bugün

anlamlarını anlayanın bildiği bir dünyada , sözlerin yetersiz kalacağını bildiğim halde neyi anlatmamı istiyorsun sana ! susmayı seçiyorum ben , sensiz geceleri , sessiz zaman kırıntılarının duvarda yankılanan seslerini , güneşin söndüğü noktadaki turuncu kırmızılığının içimde yarattığı huzuru ve denizin mavisindeki beyaz köpükleri seçiyorum ; ben her baktığım noktada ve sensizliğin melankolisinde yaratığım hayeli seni seviyorum belki ! belkide sana olan sevgimi yarattığım hayallerle besliyorum , içimdeki seni öyle avutuyorum yada sana olan sevgimi böyle anlatıyorum, anlamlarını anlayanın bildiği bir dünyada ...
(bkz: tuvalet nöbeti)