bugün

Tamburi ali Efendi'nin hüseyni makamında yürekleri dağlayan eseri. eser yürük semai usûlündedir.

takribi 1870'lerde bestelendiği tahmin edilen bu eserin güftesi 18. yüzyılda yine tamburi ali efendi'nin olduğu gibi midilli adası'nda gözlerini dünyaya açan nevres-i cedid'e ait. zaten tamburi ali efendi'nin de bu eseri memleketinde sevip de kavuşamadığı güzelin hasretiyle istanbul'da yazdığını da bilioruz. arada yüzyıllık bir zaman farkı bile olsa sözler ve beste birbiriyle belki bu nedenle bu kadar iç içe geçmiş.. geçmiş de ne olmuş sanki, yürek dağlıyor, kor ateşler içine atıyor ruhunu dinleyenin..

şarkıya ilk iki beyidi güfte olmuş bu şiirin tamamı ise şu şekilde:

senden bilirim yok bana bir fâide ey gül
gül yağını eller sürünür çatlasa bülbül
etsem de abesdir sitem-i hâre tahammül
gül yağını eller sürünür, çatlasa bülbül!

ellerle o zevk etdi ben âteşlere yandım
çektim o kadar cevr ü cefâsın ki usandım
derlerdi kabûl etmez idim, şimdi inandım
gül yağını eller sürünür, çatlasa bülbül!

senden güzelim çare bana kat'-ı emeldir
etsen dahi ülfet diyemem ellerle haleldir
ağyâr ile gezsen de gücenmem ki meseldir
gül yağını eller sürünür, çatlasa bülbül!

gördüm açılırken bu seher goncayı hâre
sordum n'ola bu cevr ü cefâ bülbül-i zâre
bir âh çekip hasret ile dedi ne çâre
gül yağını eller sürünür, çatlasa bülbül!

bîgâne-edadır bilir ol âfeti herkes
ümmîd-i visâl eyleme andan emelin kes
beyhûde yere âh u figân eyleme nevres
gül yağını eller sürünür, çatlasa bülbül...

eseri zeki müren'den dinlemek için sizi aşağıdaki youtube linkine alalım:

http://www.youtube.com/watch?v=5QnSPu0UZM8

ben mi sanat güneşinin nazar boncuğu longplayinden dinliyorum..
güncel Önemli Başlıklar