bugün

Benim lisede ki ingilizce öğretmenimdir. Kısaca kendisinden sizlere bahsedeyim;

Bir yunus polis ile evliydi, sürekli suratı asık bir yapıda idi, öğrencilere laf sokar ve bu şekilde kendisini tatmin ederdi, abuk sabuk şeyleri kafasına takar öğrenciler ile tartışırdı, sırf güldüm ve saate baktım diye beni dışarıya atmıştır bu kadın.

Kadının suratına gelecek olur isek, çok çirkin bir yapısı vardı göz kapaklarının üstüne açık renkte olan far çekerdi, sivri bir burun yapısı var idi. Hatta sınıfta öğrenciler arasında kocası bu kadınla ilgilenmiyor galiba veya adet döneminde mi bu diye söylentiler vardı.
Çocuklara yumuşak davranan salak öğretmen.
Isleyecegı dersı ogrencısının anlatmasını ısteyıp yatan ogretmen.
üniversitede ögrenim verdiği halde derse gelmeyen öğrencilere trip atarak onlara ilkokul çocugu muamelesi yapan öğretmendir.
bir soruyu yapamayınca bu da sizin ödeviniz olsun bakalım diyen öğretmendir. bunlar bilmiyorum diyemezler.
"yavru" lakaplı edebiyat öğretmenimiz, sınıfta gezinerek ders anlatırken önünü buruşturulup atılan bir kağıdı top beller ve hem "topa" vura vura gezer ve hem de ders anlatmaya devam ederdi. hadi kağıt topla oynamasını normal sayalım da, "ulan bu kağıdı neden buruşturup önüme atıyorsunuz ?" diye sormaması normal sayılamaz.
sürekli bağırıp duran, öğrenciyi dinlemeyen öğretmendir. öğretmen olmak hem anlatmayı hem anlamayı gerektiren bir meslektir vesselam. anlatma kısmını fakültede öğrenirsin de anlama kısmı yazmaz kitaplarda.
slayttan ders anlatıp, sikko tezlerle ünvan kazanmaktan başka bir işe yaramayan akademisyen/öğretmen görevlisi gibidir.
bilmedigi icin surekli yazdiran torpille ogretmen olmus kisiler.
derste öğrencileri uyutan öğretmen tipidir.