sadece şikayet ederek yapılan muhalafet

bize has muhalafet şeklidir. alternatif sunulmaksızın sadece yapılandan şikayet edilir ve çözümü yine iktidardan beklenir. iyi ya da kötü şikayete bir çözüm bulan iktidar yine alternatifsiz kalır.
sözlük ergenlerinin bir sürü ezber klişeyi de kullanarak sol framede yarattıkları üçüncü sınıf muhalafet dili iktidara yaramaktadır. zira muhataplarının ne kadar basiretsiz ve çapsız olduğunu görmektedirler. o sebeptendir rte yaşadığı sürece akp iktidar kalacaktır. sanırım bu yüzden olsa gerek rte nin hastalık haberine zil takıp oynar nitelikte başlıklar açılmaktadır. hasılı çapsızlık basiretsizlik sürekli olarak sol frameden bize el sallamaktadır. dilek ve arzu ile fikrin arasındaki fark konusunda hiçbir fikri olmayan ergen ve zihni ergen kalmışların üçüncü sınıf propagandaları ile beynimiz sikilmektedir. ama muhalif olabilen ve gerçekten yön gösterebilen akil kimseler de vardır ki onlara pek yüz verilmez bahsi geçmez. (bkz: ufuk uras)
işin ironik tarafı şudur, sözlükte yazılanlara bakarsak ak partinin yüzde 2 falan alması gerekmektedir ama durum tam aksidir peki bu nasıl olmaktadır. aslında basit bir mantıkla açıklanabilir durumdur. iktidar olmak için icraat ve emek gerekirken, türk tipi muhalafet için koca bir çene ve boş bir boğaz gerekmektedir ki sözlükte ziyadesiyle mevcuttur. yani sözlükçüler ağustos böceği misali akşamdan sabaha goygoy yaparken iktidar kanadı mensupları laf-ı güzafa itibar etmemekte ve işlerine bakmaktadırlar. bu şekilde hem sözlük hem iktidar varlıklarını ilelebet payidar kılmaktadırlar. ne zaman sözlük ak partililerle dolarsa bilin ki o gün ak parti iktidarını kaybeder.