bugün

Sabahın beşi gibisin. Çünkü sessiz, çünkü sakin ve kimsesizsin.
deniz kenarında olmak kaydıyla, sabahın 5 i iidir.
Bi yanın serinliğin içinden kopup geliyor bir yanın sıcağı alıyor koynuna. O saatte sokağa atsan kendini üşürsün ceket alsan gün içinde yanarsın.

Ama huzur gibisin de. Sakin dingin ve tüm insanlar uyurken gelen mutluluk hissi gibisin.
Sabahın beşi gibisin sessizce evden çıkmakla usulca yatağa girmek arasında gidip geliyorum hızlı hızlı. Sonra bir sigara yakıp tavanı izliyoruz beraber. Uyuyorum gün doğmuş. Uyanıyorum. Yoksun.
Huzuru çağrıştırır.
Sessizliğin, dinginliğin var olduğu saatlerdir. Huzurun olduğu...
Hayatlarımızı, sabahın beşi gibi huzur veren insanlarla geçirebilsek keşke...
Günün doğmasına sevinmekle
gecenin bitmesine uzulmek gibisin yani.

Bir varsın bir yoksun.

Hiç olmayacaklara sevinmekle
olmuslara uzulmek gibisin yani.

Arafta kalmış,
Olmamış, olamamış bir hayatın yokluğusun.
Her sabah kahvaltı ettiğim saat.

Birine böyle bir iltifat etsem sevinçten kalp krizi geçirmeli.

Yemek önemli.