bugün

bugün çok fazla "girme"li şey yazdığım için bunu da bugün paylaşmak istiyorum.

bir hamdi koç kitabıdır.
giriş kısmında karşılıklı konuşmalarla ilerlerken belki güzel bir yere bağlanır dedim ama olmadı, giderek sıkıcı bir hal aldı. hatta 81. sayfaya ezra pound'lu bölüme kadar bitirmek için okuyordum, ha.. sonrasında da birkaç bölüm dışında pek ilgimi çekmedi ve yine bitirmek için okudum. çerezlik bir kitaptır, öyle kafanızı yormaz hemen okuyup bitirebilirsiniz. aslına bakılırsa bu kitabın tek artısı küçük bölümler halinde olması ve çabuk bitmesidir.
benim açımdan bu süreç sıkıcı geçmiş olsa da yazar açısından bir emek verilmiş o yüzden burada sonlandırıyorum.