bugün

duyduk duymadık demeyin! sultan arda can han hazretlerinin emr-i fermanıdır:

bundan böyle kim sultan arda can han hazretlerine arkadaşlık isteği yollar ise kellesi alınacaktır. padişah hazretleri bir daha bu ve buna benzer bir konuda rahatsız edilmeyecek, edilenler gereken cezayı ibret-i alem için pazar meydanında çekeceklerdir. duyduk duymadık demeyin!
padişah->instagram->paylaş->"fetih keyfi..."
ve uzatılan power bank... asdsadsad
http://linkshrink.net/7vhmbE
padişahın savaş meydanından snap atması kadar ilgi çekici değildir.
vezir: hünkarım dakikanız varsa bi beş dakika yeniçeri ağasını arayabilir miyim?
padişah: senin de hiç kontörün olmaz mı be paşa!
vezir: yarın paket yenileniyor da hünkarım. yüklemedim o yüzden.
padişah: iyi al.
vezir: padişahım çok yaşa!
padişah: bre gafil! bu kendini ne zanneder! ağalar! bana derhal has odabaşını çağırın! çabuk!
has odabaşı: emredin hünkarım.
padişah: nedir bu vaziyet? söyle! sen haremimde böyle mi dirlik sağlıyorsun?
has odabaşı: hayrola hünkarım? benim bir şeyden haberim yok.
padişah: senin numarasını verdiğin cariyeye mesaj attım. görüldüğü halde cevap vermiyor! bu ne cür'et!
has odabaşı: ben icabına bakarım hünkarım.
padişah: bir daha böyle bir şey olursa kelleni alırım, haberin olsun.
vezir: emredersiniz.
padişah: şimdi çekilebilirsin.
vezir: hünkarım müsaitseniz görüntülü aramak isterim sizi.
padişah: internetim az paşa! nedir bu saatte seni böyle ayağa diken?
vezir: hünkarım... eğer arzu ederseniz yarın konuşalım, mesajda olmaz böyle. ciddi bir mesele.
padişah: hayırdır inşallah.
vezir: endişelenmeyin hünkarım, kötü bir havadis yok. müsaadeniz olursa yarın sizi rahatsız ederim.
padişah: ok.
görsel

kendininkini sarayda unutmuştur.
vezir: hünkarım venedik elçisi mesaj atmış.
padişah: ne demiş oku bakalım.
vezir: emredersiniz. "sultan arda can han hazretleri, kralım vii. david sizden gelen arkadaşlık isteğini yanlışlıkla reddetmiş olup, hatasından dolayı af dilemektedir. izniniz olursa size yeni bir arkadaşlık teklifi göndermek isterler. ayrıca affınıza mazhar olabilmek adına son 3 gönderinize like ve yorum atmayı teklif etmektedirler."
padişah: hmm.
vezir: ne cevap vereceğiz hünkarım?
padişah: tamam yaz.
vezir: emr-i ferman yüce padişahımızındır!
padişah: çekmiyo siktiğimin çölünde!
vezir: benimki çekiyor valla hünkarım.
padişah: ne ki senin hattın?
vezir: hattı ziyade ül sefa
padişah: ben de ona geçicem. kaç lira ödüyorsun sen?
vezir: 20 gümüş akçeye, her yöne 1000 dakika, 1000 mektup hünkarım.
padişah: faturalı mı?
vezir: hayır hünkarım faturasız.
padişah: iyiymiş...
xv. arda can han hazretleri, mısır seferi sırasında dinlenmek için mola verdikleri bir gün ordusuna dönüp "tiz biriniz powerbank getire" diye emir buyurmuş fakat kimseden bırakın powerbanki, iphone şarjı bile çıkmamıştır. bunun üzerine xv. arda can han, "aramızda kim bilir kim ne günah işledi de bu çileye maruz kaldık" şeklinde ordusuna öfkesini belli etmiştir.

"2003, seyfi akdoğan, deniz tarihi"