bugün

özellikle sahil kenarında yürürken balıkçıların olduğu yerde sanki oltanın bir yerinize girecekmiş gibi hissettirmesini sağlayan inanılmaz gerginlik halidir.
onun bir yerinize saplanma olasılığı terletir.
oltayı tutan kişinin beceriksiz olduğunu da gördüyseniz, adamı sıçma noktasına getiren gerginliktir.

karaköy ya da kadıköy. hangisindeydim hatırlamıyorum. ama kadıköy vapuru falan kalkıyordu galiba, liman işletmesi vardı. hah, oradaydım işte bir gün. bir amca, 3 metre önüne atabiliyordu oltayı. o an tırsmıştım. zaten "yeğenim geç hele" dedi, nereye geçeceğimi anlamadan "fire in the hole!" denmişçesine kendimi çimenlere attım. iyi kurşunu yemedim kafama.

kurşun muydu lan o? neydi onun adı?