bugün

hayatımızın 10 parmak klavye üzerine oturduğu şu sanal dünyada, düşüncelerimizin anlamlaşma sürecini ellerimizin hızlı haraketleriyle iletilere çevirmek ve dünyanın en güzel duygusu olan gülümsemeyi smileylar olarak takınmak yerine, gerçek dünyayı tercih etmektir.

Bir insanın, sevgilinin, annenin ,babanın, dostun sesini duymayı sevmektir.

hatrını sormayı borç bilmektir.

yüzünü görmek, mimiklerini seyretmek, onu anlamaya çalışmaktır.

boş bir ekrana bakmak yerine, ellerine dokunmaktır.

hayatın tam içinde olmaktır, sevdiklerine gerçek zamanlar ayırmaktır.

evet zamanın bize bir hediyeymişçesine göz kırptığı günümüz teknoloji dünyasında uzakları yakın yapmak için sıkça tercih ettiğimiz programdır msn.saatlerce bıkmadan usanmadan başında yazıştığımız, arkadaşlarımızla, sevdiklerimizle ve yakınlarımızla duygularımızı paylaştığımız yararlı gördüğümüz program.Ama farketmeyiz ki suni bir havzada yol almaktayız ve zamanla iletişim kurmaktan çok, iletişimsizleşmeye birbirimizi anlamamaya başlamışız.

Çözüm ne midir?

hayatı ıskalamaktan çok hayatın tam içinde yer almayı tercih etmektir!

bir ekran karşısında radyasyon almaktansa sevdiklerimize gerçek zamanlar ayırabilmektir!
olması gerekendir. forumda, sözlükte ve bilimum anlık olmayan platformlarda p.m.'leşmenin keyfi varken anında combo yapan bi' milyon kişinin kucağına atlamak manasızdır. ayrıca;

(bkz: windows live messenger)