bugün

tam da kendini ameliyattan çıkmış bir doktor kadar yorgun ama ağır ceza mahkemesinde halit çelenk gibi savunma vermiş bir avukat gibi kudretli hissederken üzerine kafa yorulması gereken eylem.

çok okudum. çok adamın, çok kitabını okudum. öğrendiğim yegane şey, her eylemin bir sonucu olduğuydu. başlıkta yer verilen ve tariflendirilmeyi, bekleyen konunun esas oğlanı kıvırcık kız. okuduğum kitapları beynimde çek ediyorum ama aradığım salık babam zekiden geliyor:

"istemeyi bilirsen her kadın verir ama unutma birader amı olanın imanı olmaz"

o yüzden, benim karşıma misal, çıkmaz ya hadi çıktı diyelim, kıvırcık bir karı çıksa ve dese ki, "zorba, beni sik, al ateşimi..." oradan kaçarak uzaklaşırım. bu nefis ama kıvırcık kadının sahibi olamamanın ateşi, öyle 31le falan sönmez. vacaynasını bir kase bellesen, ağzınla yüzünle o kaptan yemek yesen alacağın haz ortadayken, kaçmak ve aletini okşamak kar eder mi mirim? asla. isabetli olan, sana onu çağrıştıran ancak ona dokunup yanmadan sakinleşebileceğin bir işe, işten öte vazifeye koyulmaktır. kıvırcık kadınlar kendi hallerinden memnun değilken nefsine yenilmek akıl karı mı?

çare, marul salatası. *
http://www.maxim.com/site...eteaser.jpg?itok=5x6Q8l8A
zevklerin ve renklerin tartışılamayacağına kanıtlayan bir tercih sanırım.
einstein was here.
(bkz: wtf)
güncel Önemli Başlıklar