bugün

Hürriyet gazetesi yazarı Vahap Munyar'ın aktardığı ilginç olay...

işadamına havaalanında çeteden gözaltı; şakası

BiR sivil toplum örgütünün başkanı, yanına bazı yönetim kurulu üyelerini de alarak, bir başka kentteki toplantıya katılmak üzere yola koyuldu. Yönetim kurulu üyelerinden biri, başkana kafasındaki "hinliği" açtı:

Burada bizi ağırlayacak başkan arkadaşa bir oyun yapalım mı?

- Ne oyunu?

Buradaki savcıyı yakından tanıyorum. Rica edeyim, arkadaşımızı kısa süreliğine gözaltına alsalar. Bakalım tepkisi ne olacak?

Derken uçak inişe geçti. Başkan ve yardımcıları uçaktan indi. Havadayken, "Buradaki başkan arkadaşa bir gözaltı şakası yapsak mı" diye plan oluşturmaya çalışan işadamının yanına polisler yaklaştı:

Beyefendi, sizi burada bir süre alıkoymak durumundayız.

işadamı şaşırdı:

Neden?

- Sizin kentinizde önemli bir operasyon başladı. O çete operasyonu çerçevesinde sizi sorgulamamız gerekiyor.

işadamı, başkan ve ev sahibi işadamı arkadaşlarının şaşkın bakışları arasında havaalanında bir odaya alındı.

Aradan 15-20 dakika geçti, odadan çıkan yoktu. Sivil toplum örgütünün başkanı dayanamadı, yönetim kurulundaki arkadaşının durumunu öğrenmek için odanın kapısını açıp, içeri daldı. Sorgulanan işadamını ter basmış, rengi de atmıştı. Polisler uyardı:

Sorgu devam ediyor efendim. Lütfen dışarı çıkar mısınız?

- Ama arkadaşımızın tansiyonu yükselebilir, Allah korusun başına kötü bir şey gelmesin.

Merak etmeyin beyefendi.

Sivil toplum örgütü başkanı, kendilerini ağırlayan işadamına yöneldi:

Yahu arkadaş, bu iş şaka falansa lütfen bir son ver. Bizimki içerde fena terliyor. Başına bir iş gelirse hepimiz üzülürüz.

Ev sahibi işadamı önce renk vermemeye çalıştı:

Ben de bilmiyorum...

- Ben ciddi söylüyorum. Arkadaşımızın durumu hiç iyi görünmüyordu. Şakaysa lütfen son verelim.

Bunun üzerine ev sahibi işadamı işareti verdi, sorguya son verildi.

Sivil toplum örgütünün yönetim kurulu üyesi uçakta ev sahibi işadamına "gözaltı şakası" planlarken, aynı şaka kendisine yönelmişti.

Terini silerken, ev sahibi işadamına yüklendi:

Sen görürsün. Eğer bizim memlekete gelirsen, sağlam bir yanıt alırsın.

Hemen yaşadığı kentin emniyet müdürünü aradı, başına gelenleri aktardı. Emniyet müdürü ev sahibi işadamını telefona istedi:

Beyefendi, sizi sabırla kentimize bekliyoruz. Madem arkadaşımıza "gözaltı" şakası uygulatmışsınız, bizim de bazı sürprizlerimiz olabilir.

- Teşekkür ederim, gelmesem daha iyi olacak galiba.

Nitekim bir süre sonra "gözaltı şakası uygulatan" işadamı, söz konusu kentten davet aldı... Ancak, gitmemeyi yeğledi.

Bu olayı epey bir süre önce kahramanlarından dinlemiştim...

Ergenekon Operasyonu çerçevesinde Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün de tutuklanınca aklıma geldi... O şaka bugünlerde yapılsa, muhatap işadamının kalbi dayanır mıydı

------

üst taraf vahap munyarın yazısı
benim notum: savcılar göreve devletin polisini oyuncak gibi kullanan bu kimselerin tespit edilmesini istiyorum. tabi oyundaki emniyet müdürü ve savcının da...
laylaylom cumhuriyeti, demokrasimsi, liberalimtrak, laikane, şeriatak, hebelek, gübelek, bir memlekette gayet normal olan durumdur.