ilkokulda yildiz verirken defteri delen ogretmen

anneniz de biraz üstünüze titriyosa daha vahimdir.
eve gelir imza aldığınıza pişman olursunuz.
defterin düzenli, sağlam olması lazımya...

(bkz: sıçtın sıvadın antonyus)

hiç başıma gelmemiş hadisedir. ilkokul yılları dahil üniversiteye kadar olan öğrenim hayatımı toplamda 5 defter bile kullanmadan geçirmişimdir. hiçbiri de bir öğretmene gösterilebilecek kapasitede defterler değildi. bu durumda yıldız da alamadılar.

ilkokulda aylarca ödev yapmaz sonra defter kontrol saatinde tuvalet bahanesiyle kaçar, ders bitene kadar okulda gezinir ve ertesi hafta hasta olup rahat ederdim.

üniversite yılları dışında hayatın hiç bir döneminde defter tutulması bir gereklilik değildir. hatta gereksiz bir eylemdir.

test ile sınıflandırılan bünyelerin defter tutması kadar abes bir iş yoktur.

(bkz: davulu delen jaguar)

uniball'ın iğne uç serisini kullanıyor olması muhtemeldir.