bugün

şakirtlerin, "modernize edilmiş islâm anlayışına sahip" olduklarını höykürmelerine karşın, ismailağa'dan mahmut hoca cemaatine de ne denli öykündüklerini gösterir hadisedir.

çekinmeden buyrunuz orgazm çığlıkları için:
http://www.youtube.com/watch?v=eNVPibhuxic
o çığlıkların hangi duygularla atıldığını bilmeyen, hayatında orgazm çığlığından ve ayağına batan iğnenin verdiği acıyla attığı çığlıktan başka çığlık atmamış insanların video ya bakış açısıdır.
acayiptir. o sesler neydi lan öyle..
sene 1999 ve o zamanlar ismailağa'ya da yakın oturuyor olmanın etkisi, cemaatler ile ilgili acı gerçekleri farkedemeyecek kadar toy olmanın bir sonucu olarak birkaç arkadaşla gidiyoruz mahmut hocanın sohbetine. hakikaten çok da güzel anlatıyor hoca ve kıdemli cemaat mensupları birer birer "alllaaaaaaah" diye fırlıyor yerinden yarıbaygın bakışlarla.

bunu anlamak mümkündür bak. o an, o aşkı anlamak ve buna saygı duymak, kabil hani.

ama "uuuuuuu" ne lan? "uğuuuuuuu" ülkücüler aynısını gene duygusal bazı sebeplerle yapınca taşak konusu oluyor ya yanardöner ve sululukta sınır tanımaz ibnelerce. peki kendi tebaları yapınca neden "empati" bekleniyor?

velhasılı sapkın ibnelerdir. onlarca erkek toplanıp, bir erkeği konuşturup "uğuuuu", "öğüüüüü" diye inliyor adamlar.
04:51 de gerçekten de "uyan yiğidim uykudan" dediği yerde birisi annesini otobüs parçalamış ve o annenin bağırsakları yüzüne yapışmışçasına çığlık atmaktadır.

çok şaşırdım lan.
Toplu bir psikolojik rahatsızlık nöbeti gibi...
hep bir ağızdan onuncu yıl marşı söylemek gibidir.
hep bir ağızdan bir marş, bir ilâhi söylemeye veya bir sure okumaya benzemeyecek bir hadisedir. zira diğerlerinde öyle veya böyle bir anlam varken, bu "inileme" durumunda herhangi bir mantık belirtisi saptanamamaktadır.
onucu Yıl marşına benzetmek yanlış, çünkü orada bütün ağızlardan aynı anda anlamlı sözler çıkar, beste ve güfte bellidir, herkes aklına geldiği gibi garip çığlıklar atmaz. 10. yıl marşı, Bir nota düzeni ve disiplin içinde söylenir. Onu söyleyebilmek belli bir eğitimi gerektirir. o, müziktir. Oysa diğer çığlıklar eğitimle ilgisi olmayan, hiç bir müzisyenin müzik tanımına uyduğunu söyleyemeyeceği, gelişigüzel, kontrolsüz, disiplinsiz, bestesiz, güftesiz ve notasızdır. O çığlıklar, başka türlü tanımlanabilir. Bir coşkunun kotrolsüzce ifadesi ya da cezbe hali gibidir. Cezbe, müzik değil, aşırı coşup, kendinden geçme halidir. bir insanda cezbe durumu Sürekli hale gelirse, şizofreni olarak adlandırılır.
(bkz: müstehcenliğin dayanılmaz hafifliği)

bazı insanları sevmeseniz de asla yapmamanız gereken türden çok edepsiz bir benzetmedir.
(bkz: o yeah)
bütün konuşmasını dinledim; çığlık atmak coşkulu bir anda ve ya refleksin sonucunda ortaya çıkar, söylenen bir söze dahi atılabilir.
o değil de kuran her zaman kalbin üstünde bir yerde tutulması gerekirken adam alttan bir yerden çekiyor. 3:05 gibi.