bugün

varan 1: Hep birlikte Allah'ın ipine yapışın, fırkalara bölünüp parçalanmayın. Al-i imran, 103

1.) Bu ayette geçen fırka sözcüğünün anlamı günümüz Türkçesi itibariyle "topluluk, grup, cemaat" olarak çevrilir.

"Onlardan ki, dinlerini parçalayıp hizipler/fırkalar haline geldiler. Her hizip kendi elindekiyle sevinip övünür." Rum 32

"Dinlerini parça parça edip fırkalara, hiziplere bölünenler var ya, senin onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi Allah'a kalmıştır. Allah onlara, yapıp ettiklerini haber verecektir." Enam, 159

2.)Bu ayetlerde de net bir biçimde cemaatlere, mezheplere, tarikatlara bölünülmemesi gerektiği söyleniyor.

3.) Ayrıca ben şeyhe tapmıyorum. Sadece şeyh beni Allah'a yaklaştırıyor diyenlere de çok açık cevap:

"Gözünüzü açıp kendinize gelin! Gerçek din yalnız ve yalnız Allah'ındır! O'nun yanında birilerini daha veliler edinerek,
'Biz onlara, bizi Allah'a yaklaştırmaları dışında bir şey için kulluk etmiyoruz.' diyenlere gelince, hiç kuşkusuz, Allah onlar arasında, tartışıp durdukları konuyla ilgili hükmü verecektir. Şu bir gerçek ki, Allah, yalancı ve nankör kişiyi iyiye ve güzele kılavuzlamaz." Zümer 3
birincisi cemaatler islam üniversitesidir ikincisi kötü örnek örnek değildir.
Bu ayetlerden yola çıkarak yorum yapmak için önce herkesin "cemaat" diyerek neyi kastettiğini ifade etmesi gerekir. Cemaat, genel anlamda topluluk demektir. Benim dinde olmadığını iddia ettiğim "cemaat" kavramı katı bir şekilde belli görüşleri benimseyen ve kendi cemaatleri dışındaki kişileri aşağılayan, hor gören hatta ciddiye almayan topluluklardır. Yoksa oturup çay içilip sohbet edilen cemaatlere karşı değildir islam.

edit: Bir şeyi daha ekleyeceğim. Cemaatler bilgi alışverişi yapılan topluluklarsa da sorun teşkil etmez, ama bir şeyh varsa ve o şeyh hiçbir şekilde sorgulanamıyorsa bu cemaatin tarikattan farkı yoktur ve dinde yeri yoktur.
güncel Önemli Başlıklar