bugün

nefis bir kompozisyon tagi. fani dünyanın insan sunabileceği en görkemli görsel şovlardan birisinin öğesi.

dikey hava tünelinin sağladığı yüksek enerji nedeniyle yerden 5-6 metre havada kollarını ve bacaklarını yanlara açmış bir şekilde, ağzı ve gözleri sonuna kadar açılmış, yüzünde harika bir tebessüm olan güzel, doğal, zeki ve seksi bir kadını izlemenin verdiği keyif kesinlikle paha biçilemez. bu mudur hayatını paylaşcağın kadın? kesinlikle ve kesinlikle evet. 10 tane kadını götürsem dikey hava tüneline kesinlikle takribi 1 saatte evleneceğim kadını bulacağımdan adım gibi eminim. buldum da.

sigaramı yakıp izliyorum, görevlinin ona verdiği talimatları harfiyen ve en iyi şekilde uygulayan bir kadın. bir noktadan sonra hiç kimseye ihtiyacı olmayan bir kadın, kendi özel yetenekleri ve hırsı sayesinde başardığı en basit olayın hazzını bile vücudu ile dünyaya deklare edebilen bir kadın, bu görüntüsü sebebiyle sigara yaktırabilen bir kadın.

cıvıklık yok, yılışıklık ve kapris yok. rahat, güzel, doğal, zeki... işte kadın budur. çırılçıplak uyuduğu yatağın kenarında çay ve sigarasını içen bir erkek gerçekten mutlu bir erkektir. para, kariyer, şan, şöhret hepsi bu erkek için siktiriboktan ve ufak detaylardır. o kum rengi uzun saçlarıyla uyuyan, dikey hava tünelinden alnının akı ve maksimum noktada verdiği görsel hazla ayrılan kadın bu dünyanın en iyi scenicini oluşturmuyorsa ben de bir bok bilmiyorum, yaşamıyorum.
bi dakka, bi dakka ben bu kadını tanıyorum. marilyn monroe.

aha dikey hava tüneli, aha kadın.

görsel