bursaspor anti penaltı sayacı

1 mayıs 2010. sıradan bir ilkbahar akşamıydı. diğer günlerden farksız gibiydi. bursaspor fenerbahçenin 1 puan gerisinde son 3 haftaya girmişti. taraftarının itici desteğiyle beraber, sağlı sollu ataklarla kayserispor kalesini ablukaya almıştı. nitekim turgay bahadırın kafasından gelen golle 1-0 öne de geçmişti.
dakikalar ilerliyor bursaspor 2.golü bulup işini şansa bırakmak istemiyordu. 37.dakikada bu çabalar sonuç verdi. hakem beyaz noktayı gösterdi.

dünyada golcü kaleci unvanını alan sayılı isimlerden olan bursasporun kalecisi ivankov düdüğü duydu. sıkı bir deparla rakip ceza sahasına yöneldi. heyecanlıydı. atacağı gol belki sonucu değiştirmeyecekti ama golcü kaleciler listesinde adının yanına bir gol daha eklemek üzereydi. zirveye bir adım daha yaklaşacaktı. vurdu gol oldu.
2009-2010 sezonu bitti ve bursaspor mutlu sona ulaştı.

2010-2011 başladı ve bitti. bursaspor için 3.lük iyi bir sonuçtu. avrupa macerası devam edecekti. mutsuz olan tek isim vardı belki de. ivankov. gol hanesinin sonunda hala 1 mayıs 2010 kayserispor maçı yazıyordu. bunun nedeni bursasporun penaltı kullandığı maçlarda ivankovun oynamaması değildi. hakem seminerlerinde izletilebilecek hatalara maruz kalan bursaspor lehine penaltı veril(e)miyordu.
ivankovun canına tak etti ve 'gollerime devam istiyor ben' diyerek bursaspordan ayrıldı. haklıydı.

2011-2012 sezonu başladı. 15.hafta geride kaldı. aynı tas aynı hamam. değişen bir şey yok.

şimdi bursaspor taraftarının aklında bir soru, bir tepki tezahüratı ve bir de teşekkür var.

soru: 'sağlam' duruş dedik maç çıkışı hakemlere eleştiri yapmadık, mhk'ya sallamadık acaba yanlış mı yaptık?

tepki: belki de bir ilk. maç için ısınmaya çıkan hakemlere ''penaltı verenin...'' tezahüratı.

teşekkür: çek hakem libor kovarik'e.. bursaspor - anderlecht maçında penaltı çalmasaydın 1.5 sezon takımının penaltıcısını öğrenemeyen taraftarlar olarak tarihe geçecektik.*
1 mayıs 2010...

16 şubat 2011
penaltısız 592.gün

613. günde sıfırlanmıştır. başlangıç ve bitişin kayserispor maçlarıyla olması da ilginçtir.