bugün

90lı yılların başında ülkemizde bolca kullanılan bir ölçüttü, uçağa binen adam zengindi, kültürlüydü.. adam uçağa bir defa biner 30 eş dost muhabbetinde anlatırdı verilen yemekleri, uçağın zangır zangır titremesini, cep telefonunun uçağın radar(!) sistemlerini bozmasını..

bu çoktan görmüş pezevenkler sanki evrenin sırrını getirmiş gibi skylife ı önümüze koyarlardı.

sonradan obje değişti de, mentalite sabit kaldı bu adamlarda..
(bkz: gotu goge ermek)
ucak sahibi olan ve iskocyada satosu olan benim gibi klas kişilerin yapmayacaği cogunlukla sonradan görme züppelerin yaptiği eylemdir.

bu krolarin kücük ölcekte olanlari 90'larda cep telefonu -hakikisi olmadiğinda oyuncak telefon- hava atardi.
dağları, denizleri uçağın penceresinden görmüş olmak olsa gerek...