bugün

hayır, hiç de öyle "sucukçu muhasebecisi şunu yaptı bunu yaptı" diye uzatmayacağım. zaten yazıyorum, neyin ne olduğundan haberdarsınız.

bu yazıyı size bir soru sormak için yazdım: "türkiye'nin ab'ye üye olmasını istiyor musunuz? ülkemizin aynen ab ülkeleri gibi laik, demokratik, insan haklarına saygılı, sosyal bir hukuk devleti, bir refah devleti olmasını istiyor musunuz?".

hiç öyle "ne ab'si yea!.. bizi almazlar, zaten ben de istemem. bizim ab'ye ihtiyacımız yok" filan demeyin... akp'nin ab propagandası yaptığı dönemdeki kamuoyu yoklamalarını unutmuş değilim; durduk yerde çıkarttırmayın bana.. akp kapatılmaya çalışılırken alayınızın dilinize doladığınız "venedik kriterleri" laflarını da unutmuş değilim. velhasıl, kedi ulaşamadığı ciğere mundar dermiş ayaklarına yatmayın. ne oldu da fikriniz değişti? o zaman mı yanlıştınız, şimdi mi yanlışa düştünüz? "o zaman yanlıştık" diyorsanız öz eleştiriniz nerede?

aslında, bazı balatayı iyice sıyırmışlarınız dışında, alayınızın ifade ettiğim tür bir ülkede yaşamak istediğinizi biliyorum. peki o zaman neden akp'de ısrar ediyorsunuz? neden ön yargılarınızı kırıp, değişime bir şans tanımayı düşünmüyorsunuz? tamam, muhalefet partilerinin bu işleri beceremeyeceğini düşünüyor olabilirsiniz ama akp'nin hiç beceremediği ortada değil mi? neden muhalefet bir şans vermiyorsunuz?

"ab bizi almaz yea" türü lafları boş geçin... mesele onların bizi alıp almamasından çok ülkemizin ab standartlarında bir demokrasiye sahip olup olamadığı meselesidir. yani biz ev ödevimizi yaptık da onlar mı almadı? kaldı ki biz işimizi doğru yaptıktan sonra almasalar ne yazar?

bir çoğunuzun batı'yı az çok tanıdığını sanıyorum. bakın şu sahneler kanada'da yaşandı:

http://www.sozcu.com.tr/2...in-nasil-susturdu-968007/

biz bu durumda mıyız? değiliz elbette. öyleyse ab bizi almamakla neden haksızlık yapıyor olsun? sizce sucukçu muhasebecisinin önderliğindeki bir ülkeden demokrasi anlayışı bu seviyeye gelebilir mi? sucukçu muhasebecisinin ülkeyi mahveden gerilim politikalarının ana amacının sizleri sıkı bir saf halinde tutmak olduğunu göremiyor musunuz? bıkmadınız mı size "hedeftir" diye gösterilen yeldeğirmenleriyle savaşmaktan?

bakın, bir çoğunuz iyi niyetli olduğunuz halde, kör saplantılarınız yüzünden, farkına varmadan bu ülkeye kötülük ediyorsunuz. gelin, yapmayın, etmeyin, inatçı tutumunuzdan vazgeçin, bu seçimde şu ülkeye bir şans tanıyın... yahu sonuçta akp yine birinci parti olarak çıkacak ama hiç değilse akp'yi yönetenler koalisyon sayesinde uzlaşmayı öğrenirler. bir koalisyon iktidarı 13 yıldır sürdürülen ve ülkenin anasını ağlatan gerginlik ortamının panzehiridir.

işte bunca zahmet edip, yazdım. umarım bir kişi olur, iki kişi olur, samimiyetime inanarak, ülkemize bir şans vermeyi kabul eden yandaş çıkar...
Yanlarına koyacağız az kaldı.