bugün

TC.Anayasası'nda Yasama Dokunulmazlığı başlıklı 83.Madde 4.bendi, adeta bir suçluları koruma kollama işlevi sağlıyor. Bu adamlar adi suçlu olmakla yargılanmalarına rağmen, adeta iltica ettikleri TBMM tarafından koruma altında tutuluyorlar.

bu ülkede bakan ali devleti dolandırıp, yandaşlarına vatanı peşkeş çektiği halde yargılanamazken , işsiz ahmet aç karnını doyurmak için simit çaldığında hırsız damgası yiyerek yargılanabiliyor.

Bence önce bunları tartışmalısınız .

Ayrıca, komutanların içeri alınması olayı da kürt açılımının bir parçasıdır.
Kürt etnik kökenli insanların yaşamış olduğu kara günlere bir jesttir. Hükümet'e göre iyi niyet gösterisidir . Fakat, kaş yaparken göz çıkarılmıştır. Muhtemelen ilker Başbuğ'da bu oyunu fazla sürdürmeyelım işin boku çıktı demeye gitmiştir.

içeride olan kurmaylara, askerlere gelince TSK 'da verilen emir sorgulanamaz.
Yapılan ne olursa olsun yap denilmiştir, yapılmıştır. O anda ülkenin içinde bulunduğu durum değerlendirilerek ülke menfaatlerı göz önüne alınarak kararlar alınmış ve uygulanmıştır.
belediye başkanlığı döneminde

''elhamdülillah şeriatçıyız.'' (21.11.1994, milliyet)

''ben tekke değil dergaha gittim.''(22.1.1997, gözcü)

''ata'ya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok''(12.5.1994 ,hürriyet)

''sadece imamlar resmi nikah kıysın''(9.5.1995 milliyet)

''her 10 kasım'da yaygara kopartılıyor.(14.11.1994 hürriyet)

''ben millet meclisi'nin de dua ile açılmasından yanayım''(8.1.1996 milliyet)

''cumhurbaşkanı'nın imam hatipli olacağı günler yakındır.''(5.2.1996 akit)

''türkiye'nin kendine din olarak kemalizmi almış ve başka hiç dine hayat hakkı tanımayarak kitlelere zorla dikte ettirmiştir.''

''camiler kışla, minareler süngü, kubbeler miğfer, müminler askerimizdir.''

''refaransımız i̇slamdır. tek hedefimiz islam devletidir.''

''demokrasi bizim için tramvaydır. istediğimiz durağa gelince ineriz.''

''demokrasi bizim amaç değil, araçtır. amacımıza ulaşana kadar demokrasiye bağlıyız.''

''türkiye'nin yarınında artık kemalizme ve kemalizm benzeri rejimlere, sistemlere yor yoktur.kemalizmin yeniden kendini üretmesi söz konusu değildir. bizim için en üst belirleyici, islamın etkileridir. her şey ona göre belirlenir.''

başbakanlık döneminde

'' türkiye'yi pazarlıyorum. bizim için verilecek para önemlidir. her şeyi pazarlar satarız, parayı veren düdüğü çalar.''

''bir tutturmuşlar laiklik elden gidiyor diye, millet isterse tabi gider be.''

'' kadın nere istersen otur. sana be yaa! ayıp yaa !'' ( kıbırıs'ta akp toplantısında kadınlarla erkeklerin ayrı yerlerde oturulmasını eleştiren gazeteciye)

'' bana verilen maaş çok düşük, yetmiyor. sen ne kadar maaş alıyorsun? '' ( almanya başbakanı'na )

'' pkk cenaze töreninde bayrağını açması da, f-16'ların alçaktan uçuş yapması da yanlış. iki tarafında yapmış olduğu yanlış.''

'' suriye'yi lübnan'dan çıkardıkları gibi, bizide kıbrıs'tan çıkartırlar. birileri bize çık der, kuzu kuzu çıkarız.''

'' ben müslümanım diyenin aynı zamanda ben laikim demesi mümkün değil.''

'' yahu, bu millet kalkıp yatı size mi çalışacak.'' ( erzurum'da çiftçilere sesleniyor.)

'' efendi sen kim oluyorsun, buna mecelle (şeriat hukuku) karar verir.'' (danıştay'ın türban kararı konusunda)

'' ne konuşucam ben o kadınla yahu!'' (şehit annesine)

'' askerlik yan gelip yatma yeri değil. (şehit yakınlarına)

'' sanki maçta bağırıp çağırıyorlar., ( türkiye laiktir laik kalacak) diye, bunlar hoş şeyler değil.'' akp genel kongresi'nde)

'' abd'de özgürlük anlayışı var benim ülkemde yok.( abd gezisinde ülkesini amerikalılara şikayet ediyor.)

'' kendisine kefilim, babam gibi güveniyorum. ona kendime inandığım gibi inanıyorum. ( birleşmiş milletler tarafından tüm dünya da terörist ilan edilen ve aranan el kadı hakkında)

2002 seçimlerinden hemen önce ve başbakan olunca

'' ben gelişerek değiştim.''

''ben hiç bir zaman değişmedim. i̇slami fikirler değişmez. (başbakanlığı'nın 4. yılında)

ve diğerleri...

- şerefsizler

- kes ulan sesini.

- bizim çocuklar açmı kalsın be!

- otur ulan oturduğun yerde, her şeye burnunu sokma kadın!

edit: rte sempatizanı kaynıyor etraf. gerçekleri görmelerine rağmen inanmaya bıkmıyorlar. işte böyle insanlardan korkarım. böyle cahil insanlarla tartışılmaz da.
ayıbı değil içine sıçtıkları hukuku kurtarma paniğidir.