bugün

yanıbaşındaki tavusbaba türbesinden midir bilinmez, mistik bir havası vardır.. sabaha karşı insanı üşüten bir rüzgar eser bu tepeden.. gecenin bir yarısı olmasına aldırmaz, tırmanırsın arnavut kaldırımlı yokuşu.. ağaçların altında bir yere oturup seyretmeye başlarsın şehrin göz kırpan ışıklarını.. derken karşı dağın eteğindeki mezarlık takılır gözüne.. canından bir parçanın orada yattığını hatırlarsın birden ve gözyaşların içine akmaya başlar ilk günkü gibi.. aradan yıllar geçmesine rağmen tepeye her tırmanışında gözün takılır mezarlığa ve hep o gece aklına gelir..