bugün

YILLARDIR TÜRKiYE AB iLiŞKiLERiNi TAKiP EDEN VE BU KONUDA HAKiKATEN ARTIK SABIRLARIN TAŞTIĞINI iFADE EDEN BiR EROL MANiSALI MAKALESiDiR. -SAPINA KADAR ALINTIDIR. AYIPTIR SÖYLEMESi ALINTININ DA KRALIDIR-


1) AB ile yapılan ve Türkiye''yi bir sömürge durumuna düşüren, "iktisadi, siyasi, hukuki, tek yanlı anlaşmalar yüzünden" AB''ye karşıyım. Çünkü bu anlaşmalar demokratik, uygar ve egemenliğin millette olduğu bir devletin değil, "ancak bir sömürge toprağının işbirlikçi yönetimlerinin yapabileceği anlaşmalardır".

2) AB ile kurulan tek yanlı düzenin, Türkiye''yi yıllardır sömürmekte oluşuna karşıyım. Bu tek yanlı düzen yüzünden yerli sanayi çöküyor; çiftçi bir uydu durumuna sokuluyor; bankalar, iletişim, ulaştırma, doğal kaynaklar yabancı tekellerin eline geçiyor. Bu durumu yaratan AB''ye karşıyım.

3) AB ile kurulan ilişkilerin, "Türkiye''nin tüm dünya ülkeleri ile olan ticari ilişkilerini sınırladığı ve ipotek altına aldığı için" AB''ye karşıyım.

4) AB''nin Türkiye''yi " sıfır maliyetle kendisine bağlayıp" , bekleme odasında iğfal ettiği için ona karşıyım.

5) Türkiye''yi tam üye yapıyormuş gibi kandırarak, "adım adım özel statüye doğru götürmesine karşıyım"

6) Kürdistan, Ermenistan ve Patrikhane projeleri ile Türkiye''yi yavaş yavaş bölme politikalarını izlediği için AB''ye karşıyım. PKK ve Öcalan ''a sistemli verdiği destek; hukuk skandalları ile mahkemelerinin aldıkları kararlar, "Türkiye''yi adeta bir düşman gibi ilan etmelerine yol açtı" . Bunun için AB''ye karşıyım.

7) işçi haklarının, memura grev hakkının yerine sadece bölücü ve bireyci haklara yöneldiği için AB''ye karşıyım.

8) iktisadi, hukuki, siyasi ve dini sorunlarda, "AB''nin sürekli olarak çifte standart uygulamasına karşıyım" .

9) AB''nin Atatürk ve Atatürkçü düşünceye karşı olmasına karşıyım.

10) AB''nin içine kapanarak ,"onlar ve ben diye ayrım politikaları izlemesine karşıyım" .

11) "Türkiye''de milletin egemenliği yerine, piyasanın egemenliğini dayatmak istemesine ve sosyal devleti ortadan kaldırmasına" karşıyım.

12) Türkiye''de, "emperyalizmin maşaları olan işbirlikçilere destek vermesine" karşıyım.

13) AB''ye, işçilerimi işsiz bırakan bir sömürge düzeni yaratmaya çalıştığı için karşıyım.

14) AB''nin "işbirlikçi islamcı siyasilerle birlikte çalışarak" Lozan''ı ve Atatürkçü değerleri yıkmak istemesine karşıyım.

15) "TSK''yi bir düşman gibi görerek, islamcı ve diğer işbirlikçilerle ona saldırmalarına karşıyım." (*)

Ben, AB ile ilişkilerimizde bütün bu anormalliklere karşıyım.

Sonuçta, AB''nin Türkiye''yi yeniden sömürgeleştirmek istemesine karşıyım. Avrupa Parlamentosu''nun 1994''ten itibaren Türkiye''ye ilişkin kararları alt alta konulup okunduğunda; 17 Aralık 2004 ve 6 Ekim 2005 belgelerinin yanına Gümrük Birliği yükümlülüğünü getiren 6 Mart 1995 belgesi konulduğunda; 6 Mart 1995''ten bugüne kadar geçen sürede Türkiye-AB ilişkilerinin olumsuz sonuçları iktisadi, siyasi, hukuki ve kültürel boyutlarıyla net olarak görülmüş olur. Bu gerçeği aklı başında olan hiç kimse yadsıyamaz.

(Karşı)lar neden artıyor?
Ben AB''ye neden karşı olduğumu tek tek saydım. Bunları yıllardır söyledim ve yazdım. Aıtık bıçak kemiğe dayandı; halk görüyor, kimi iş çevreleri artık konuşuyor. Sağduyu sahibi yazarlar köşelerinde yazıyor. Meclis''tekilerin söyleyemediklerini asker söylemek zorunda kalıyor.

- işçi, AB yüzünden işsiz kaldığını; köylü, Batı tekellerinin dayatmalarının kendisini zora soktuğunu artık anladı.

- Tekstil, ilaç, demir-çelik, mobilya ve daha birçok sektör "yaşadıkları haksız rekabete" isyan etmeye başladılar. AB ile imzalanan tek yanlı anlaşmaların sonuçları ile yüzleşmeye başladılar.

Soru şu; halkın büyük çoğunluğunun gördüğü ve yaşadığını Meclis, hükümet ve siyasal partiler ne zaman görecek? Ne zaman kendi milletinin Meclisi, hükümeti ve partisi olacaklar?

- Ya da ulus, "göstermenin yolunu ve yönetimi" öyle ya da böyle bulacak...

(*) Avrupa''nın Askerle Kavgası, Truva Yay. 2006