bugün

türkiye de kar yağışı

aralık ayının başından şubat sonuna kadar, bir kısmı anahaber bültenlerinde, bir kısmı haber sonrası hava durumu bildirimlerinde, bir kısmı da gazete manşetlerinde olmak üzere, insanların devamlı devamlı karşısına sürülen, sürenleri de yalancı çıkartan meteoroloji genel müdürlüğü bahis denemeleri cümlesi.

mevzunun ana hattını hemen belirteyim: yalan olur, kar gelmez.

ayrıca kendisi hayal kırıklıkları ile herkesi umutsuzluğa iten durumlardan birine örnek olur..

ilk duyulmaya başlandığında toplum üyeleri elde olmadan hemen her yıl inanır, "aa yarın kar geliyormuş, rüzgar ondan zaten. iyi giyineyim de sabah" cümleleri döner. elbet sonuç malumdur..

sonrakilerde biraz daha temkinlilik başlar, cümle değişir: "yarın kar geliyormuş diyorlar da, yağmayabilir de. güzel olurdu yağsa dolu dolu, beyaz beyaz. ben yine de atkıyı alırım, zaten soğuk yani.". sonuç tabii ortadadır..

en sonunda temkin umudu yıkar, cümleler "hayatın sırrını çözmüş insan sarrafı ifadeli kendisinden emin kişi" tarzında duyulur: "amaaan yine kar geliyor muhabbetleri başlamış! ne kar yağar ne bir şey.. bitti bunlar, eski zamanlarda olurdu o. biz de bir nevi antalya'yız.. yağmaz işte, kısa kolluları çekerim ben yarın". evet, acı gerçek ki, haklı çıkılır.

küresel ısınma suçlu gösterilir ama kar haberleri kendisinden değildir ki suçlu olsun. meteoroloji genel müdürlüğü çalışanları kendi aralarında eğlence unsuru olarak bu kandırmacaları kullanmasalar kim bekler kış günü kar yağmasını?*

kötüdür bu umutsuzlukları oluşturmak ve suç yıkmak ancak..

adalet elbet bir gün yerini bulacaktır..