bugün

az bilinen türk devletleri

görsel
Kama Bulgarları:

Kubrat Han'ın kurduğu ilk Büyük Bulgarya Hanlığı'nın 640 yılında Hazarlar tarafından mağlub edilmesi sonucu Ön bulgarlar iki büyük kola ayrılıp karadeniz'in kuzeyinde ki eski memleketlerini terk etmişlerdir. Kubrat'in oğlu Asparuh ile güneybatıya göç eden kol Balkanlar'da kurdukları Birinci Bulgar Devleti günümüzün Bulgaristan'ının temeli olurken, Kotrak Han ile kuzeye göç edenler idil Nehri'ne bitişik bir hanlık kurarak idil Bulgarlarını oluşturmuşlardır. Ön bulgarların, Kubrat'ın diğer bir oğlu olan Batbayan'ın yanında kalan bölümü, Hazarların kontrölü altında yaşamayı kabul etmişlerdir. Bu yüzden Hazar Kağanlığı'nda kalanlara "Kara bulgar", ve idil Bulgarlarına "Ak bulgar" da denilir.

Büyük Bulgarya Hanlığı'nın parçalanması üzerine, itil bölgesine göçen Bulgar kabileleri, ilk zamanlar Hazarlarla dost geçindiler. Beş yüzyıllık tarihi ile sağlam siyasi ve askeri teşkilata sahip oldukları anlaşılmaktadır. Yerleştikleri toprakların verimli olması, ticareti iyi bilmeleri bu devlete güç kattı. Devletin başkenti olan “Bulgar” şehri, 11. ve 12. Yüzyılda Avrupa'nın en önemli ticaret şehirlerinden biriydi.

Bulgar tüccarlar Hazar ülkesinde, Müslüman tüccarlarla karşılaşmaları, itil Bulgarlarının 10. yüzyılda islam dinini benimsemelerinde etkili olmuştur. Bulgar Hakanı Almuş; 920 yılında halife El-Muktedir’den ülkesine din adamları ile mescit inşası için mimarlar göndermesini istedi. itil Bulgarları, islamiyeti kabul etmeye başladılar. Almış Han islam dinini benimsedikten sonra Cäğfär bine Ğabdulla (جعفر ابن عبدالله, Ja'afar ibn Abdullah) ismini almıştır.

idil Bulgarları'nın bağımsız bir devlet kurmaları, Rus Çarı I. Svyatoslav 966 yılında Peçenekleri mağlup edip Hazar Kağanlığı'nı da dağıtmasına kadar beklemiştir.

idil Bulgarları 922 yılında, Alamuş Han'ın (Almuş, Almas, Almış) hükümdarlığı sırasında islam'a geçmişlerdir.

Alamuş Han, bir kale yapımı içim Bağdat'taki El Muktedir halifesinden yardım istemiş, ve halife, kale mimarları ile birlikte din adamlarıda gönderip, islama geçişini kale yapımı yardımı için şart kılmıştır. Böylece idil Bulgarları, daha Karahanlılardan bile önce toplu halde islama geçerek, ilk toplu islama geçen Türk halkı olmuşlardır.[kaynak belirtilmeli] idil Bulgarlarının müslüman olmasından dolayı, daha güneyde bulunan islami halklarla iletişimleri ve alışverişleri artmış, ve böylece arap ülkelerinden Ruslara giden lüks malların ticaretini kontröl etmeye başlamışlardır.

idil Bulgarları başarılı bir tarımcılık geliştirip, Bolgar, Bilar (2'nci başkentleri), Suar (Suvar), Kaşan, Çükätav (Juketav), Aşlı (Oshel), Tuxcın (Tukçın), ibrahim (Bryakhimov) ve Tavile gibi birçok kentler kurmuşlardır. Ayrıca birçok Camii'ler ve kervansaraylar inşa etmişlerdir. 10'ncu yüzyıla kadar hala, en azından yaz aylarında tahta evleri terk edip çadırlarda oturmuş oldukları bilinir.

idil Bulgarları için en mühim komşuları, Hazar hanlığının 966 yılında yıkılmasından sonra Ruslar ve Peçenekler olmuşlardır. 11'nci yüzyılın ortalarında idil Nehrinin güneyinde yaşamış olan Peçeneklerin yerini Kipçaklar (ya da Kumanlar) almıştır.

1006 yılında idil Bulgarları, ticari amaçlardan dolayı ilk kez Ruslarla diplomatik bağlantılar kurmuşlardır. ibrahim Han döneminde (1006-1025) bu bağlantılar Horasan'a kadar uzanmışdır. 12'nci yüzyılda ama Rus prensleri Bulgar tüccarlarının yolunu kestirip onları soydurdukları ve hatta onlara işkence ettirdikleri için, Ruslar ile aralarında ciddi sorunlar yaşanmışdır. 1117 yılında Prens Yuri Dolgoruki (hükümdarlık süresi: 1125-1157) ve Kipçak Han'ı Ayepa arasında bir birleşme anlaşması gerçekleşmişdir. Bulgarlar ama Ayepa Han'ı ve diğer Prensleri zehirliyerek bu anlaşmayı dağıtmayı başarmışlardır.

Andrei Bogoljubski (hük. 1157-1174) hükümdarlık zamanında idil Bulgarlarına saldırmış ve devletlerini tekrar tehdit etmişdir. Ruslara karşı sürdürülen bu savaşların birisi Gadbulla Çelbir Han (hük. 1178-1225) zamanında gerçekleşmiş ve bundan kısa süre sonra Moğollar Kalka'yı yağmalamalarından dönüşlerinde idil Bulgarları ülkesini basmışlardır. Moğolların gücü artması devam sürdükçe idil Bulgarları devletinin sonu kaçınılmaz olmaya başlamışdır.

1236 yılının sonbaharında Batu Han gelmişdir; idil Nehri'nin civarında Ruslara karşı saldırmak için toplanan dev ordusu Bolgar kentini talan etmişdir. Böylece büyük bir katliam ile idil Bulgarları hanlığının sonu gelmişdir. Hayatta kalan idil Bulgarları Moğol ordusuna katılmaya zorunlu tutulmuşlardır. Cengiz Han'ın Altın Ordu döneminde idil Bulgarları toprakları ve inşa ettikleri kentler Cengiz Han'ın aristokratları için bir merkez haline gelmiş ve 14'ncü yüzyıla kadar bu önemini korumuşdur.

1237 yılında Moğol hükümdarı Batuhan tarafından ortadan kaldırdılar. Yüksek medeniyete sahip olan Kazan Bulgarları, Moğolların ve Altınordu Devletinin Türkleşmesine neden oldu.

1399 yılında Rus istilasına uğrayan Bulgar Devleti, Altınordu Devleti yıkılınca 1437 yılından itibaren “Kazan Hanlığı” bünyesinde varlıklarına devam ettiler.