bugün

gecenin yazdırdıkları

Gece olsun istemiyorum çünkü panik atağım nüksetti yine. Kalbim ezilirken uyanıyorum kan uykulardan. "Kan uykular" derken eski bir benzetmeyi tekrarlamıyorum. Gerçekten kanlı bir düşün havuzunda geçiyor rüyalarım.
Bir gece vakti sessizce ölmekten korkuyorum. Her an birisi amansız bir şekilde ölecekmiş gibi sanki. Her an yeniden aldatılacağım, yeniden terk edileceğim ve bildiğim bilmeye çalıştığım hiçbir şey dönüp kurtarmayacak beni.
ilaçsız bir hastalığa yakalanmaktan korkuyorum. Kimsesizlik, yalnızlık gibi bilimsel laboratuvarların asla çare bulamayacağı bir hastalıktan.

Bir gece vakti kalbim bozacak aramızdaki sözleşmeyi. Bir dakikalık da olsa ölüyor olmanın korkulu çaresizliğini yaşıyor olacağım.
Ellisine gelmeden ölmemeli insan. Nefret suçları, uçak kazaları, ebola... insana yakışır şeyler değil bunlar. Tıpkı yalnızlık gibi.

Bizim neslimiz, yürürken adımlarını eşleyeceği bir çift ayağa daha muhtaçtır.