bugün

entry'ler (406)

cesaretin var mı aşka

çocuk yaştan itibaren hayatın her türlü zorluğuna, birbirlerine belli etmedikleri sevgileri ve oynadıkları cesaret oyunuyla karşı koyan, oyunun zemin oluşturduğu ve sevginin dönüştüğü aşklarını ancak bu oyunun üstesinden gelerek yaşayabileceklerini sonradan anlamaya başlayan ama kendileri olmaktan asla ödün vermeyen böylece aşklarını masalsı ve hiç sona ermeyecek biçimde bir türlü birbirlerine kavuşamayarak içten içe yaşayan julien ve sophie'nin hikayesi. yann samuell'in yönetmeniğini yaptığı çok tatlı bir fransız filmi.*

ağlatan şarkılar

yurt gibi yakın birlikteliklerin yaşandığı bir yerdeyseniz ve o çok sevdiğiniz insanlardan ikisinin babası...
evet, öldüyse,
ne kadar zaman geçerse geçsin, herhangi bir şekilde çaldığında, beraber olunan ortamda unutup da söylenmeye başlandığında ağlatır bana bir masal anlat baba.

üç nokta

19.01.2008 22:42 tarihli bir entry idi kendileri*
demek ki anlatmak istediklerimi tam olarak anlatmıyorum, anlatamıyorum. belki de anlatmak istemediğim için sana açık kapılar bırakıyorum, istediğini seçebileceğin kapılar... geçip de doğru yolu seçtiğinde beni bulabileceğin kapılar... bir oyun değil bu ama tek noktayla kolay olmaktansa, bilirsin severim zoru, sana çok noktalı bir labirent sunuyorum. yanlış yollarım da anlatır diye beni sana, sen istedin diye beni görmeyi, sana açıyorum tüm hatalarımı...
sonra sunuyorum sana virgüllerimi dilediğince ayır diye beni, ünlemlerimle acıtman için, soru işarelerimleyse hüznü yakalaman... hepsi bir ipucu bu labirentte, ancak üç noktalarımla anlam bulan...
*

biriktirmek

(bkz: bir zamanlar iş bankası kumbaraları vardı)*

bir virus olarak dna

ya da bir dna olarak virüs.
virüs sadece dna* ile bunun etrafındaki protein kılıftan oluşan şeydir. şey diyorum çünkü hala canlı mı cansız mı olduğu hakkında fikir birliğine varılamamıştır.
canlı diyenler; organik maddelerin varlığından yola çıkarlar.
cansız savunucuları ise; virüsün yıllar boyu tuz kristali gibi* cansız ortamda yaşayabilmesinden(!) bahsederler.
ne olursa olsun, yararlı olanı yoktur bu şeylerin, türlü ve ölümcül hastalıklara sebebiyet verirler. aşı geliştirilmeye çalışılır bu varlıklara karşı ancak bu aşıların ömrü oldukça kısadır; virüslerin, yaşamsal faaliyet gösterebilmek ve çoğalabilmek için girdikleri canlı hücrenin dnasıyla kendilerininkini karıştırıp katmerlendirmelerinden dolayı.******

son moderator

yakında sinemalarda...*

sonsuzeksibir

yine sonsuza eşittir.

mutluluk tuketmektir

üretmekten alınan haz keyif ise, zevk tüketmenin verdiği hazdır.
mutluluk, ona ulaşılmak için harcanan çabalara oranla çok kısadır; pasta yemenin saniyeleriyle pasta yapmak için verilen saatlerin karşılaştırılması saçmadır.
mutluluk tüketmektir, o yüzden aşklar mutluluğu sevmezler.

yağmurda ıslanmak

şu dünyayı yaşanabilir kılan nadide olaylardan
bilerek, isteyerek, göze alarak, deli gibi belki, aklı başından atarcasına
damlaların her bir gözenekten içeri akmasına izin vererek
sel olup duyguları taşkın sularda gün ışığına çıkarmasına göz yumarak
duygu olup* o sele katarak kendini
dolu dizgin, yer yer fırtınayla karışık
durgunlaşıp, kimi zaman sağanak yağarak
akmak
akmak
akmak
sana doğru, sona doğru, belirsizliğe doğru, karmaşanın tam merkezine
doğru dosdoğru
başını sona kaldırıp içerek acı iksiri
elleri sana uzatıp yürüyerek sen gibi
saç baş dağınık pervasızca koşarak içerdeki eriyik duyguların girdabı gibi
damlalarda görerek seni rüya misali
ama kedi gibi tekir kedi, yanından geçip görmediğin beni
gözlerimi diktiğimde bulutların arkasından görünen güneş gözlerine
tekrar kaçırdığın ve sakladığın engel bulutların ile
izin vermemen gökkuşağına, boşuna aramak bu yüzden...
aslında amaç gökkuşağını bulmak olmasına rağmen gökkuşağıdır istenmeyen
içimdeki sırılsıklam söyler 'gökkuşağı bir an, sen iyisi mi yağmurda günlerce ıslan
camların puhusunda bil, öğren, duyumsa, yaşa; acısını, tatlısını, çirkini, kötüyü, hüznü, mutluluğu, 40ikiyi, muluyu...
büyü, içini doldur, her yana sal morun tonlarını, defalarca bürün sarılara, temizlen beyazla, karar siyahla
büyü, tanı içini, ışığıyla...
yıkan aşkla, yağmurda ıslan; kavuşmayı beklediğin gökkuşağı, seni sadece uyurken mutlu etsin. asıl bırak yağsın yağmur dünyana, gerçek hayallerine, doldursun kendini kendisiyle, taşmamacasına, ah minel aşkıyla...

alternatif sevgiliyle bulusma yerleri

afl sevişgenlerinin vazgeçilmez mekanı*:
(bkz: keşhane)*

edit: teknolojik okulumuz harika kameralarıyla keşhaneyi de gözetleme sınırları içine almıştır. moraller bozulmasın, koskoca orman var ne de olsa. keşhanelerin biri basılır diğeri bulunur. biraz yürümek de bacaklara iyi gelir hani.

makarnayı ekmekle yemek

yatılı kalan insanın gerçekleştirmede sakınca görmediği olaydır.
öyle ki akşam yemeklerinde salçalı patates, makarna, şehriye çorbası, ekmek menüsüne pek sık rastlanır. **

günün sözü

insan ilk önce kendisinden başka hiç kimseye güvenemeyeceğini, yalnız olduğunu, sonsuz sorumlulukların ortasında dünyada tek başına kaldığını, kendi koyduğu amaçlar dışında hiçbir amacı olamayacağını, bu dünyada kendisinin biçimlendirebileceği kaderden başka kaderi olamayacağını anlamadıkça, hiçbir şey isteme arzusunda değildir.*

mezar yazisi

*
dünyanın en kibar adamının mezar taşında şunlar yazılıydı: kusura bakmayın ayağa kalkamıyorum. *

günün sözü

bizi en çok kendimize benzediğini düşündüğümüz insanlar üzer.*

nicki sayilardan olusan yazarlar

nickine hayranım
(bkz: 40iki)

kitir

ortam güzel, müzik kalite, yer yok, kokoreçin babası var dedirten yer.
tunalı'da kuğulu manzaralı hoş bir mekanı vardır. tavsiye olunur.

günün sözü

bilmelisin ki, gerçek arkadaşlar arasına mesafe girmez. gerçek aşkların da!*

bana abla deme

travesti misin oğlum diye cevap verilesi cümle.
ay pardon kızım...

kendi vatandaşına terörist demek

teröristleri benimseyenler için;
(bkz: bizim teröristler)*

1 mart 2008 şebnem ferah ankara konseri

şebnem ferahın canlı performansının görkemini kendi gözlerimiz ve kulaklarımızla hissetmemizi sağlayan muhteşem konser.
şebnem, şarkılar arasındaki kısa esler dışında üç saat boyunca bir kez olsun mola vermemiştir. yine de sesi kısılan, yorgunluktan yıkılan dinleyiciler olmuştur.
babam oğlum şarkısı içimde ukte kalmasına rağmen şerkıları tam karardır.
canlı sesi kulaklardan daha uzun süre gitmeyecektir.