bugün
- anın görüntüsü18
- cumaya gidenlerin çok azalması17
- vatandaşlık farkı alan otel17
- bik bik'in balona binmesi31
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim14
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız10
- aleyna tilki'nin en seksi fotoğrafı8
- alınan en güzel iltifat11
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- türkiyede çok abartılan arabalar15
- futbolcu ismiyle nick almak10
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri9
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim8
- icardi190524
- artificialintelligence15
- icardi1905 silik olsun kampanyası28
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- kanınıza rengini verir misiniz11
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan15
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım28
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- integralin müfredettan kaldırılması15
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı27
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- istanbul suriyenin başkentidir9
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş8
entry'ler (48)
beni bul eski dost...
satmak isteyenlere hitaben 10 adet ekşi hesabı alınacaktır.
elinde hesap olanlar yazsın. ilgileniyorum. adetli alım yapacağım. ücret peşin.
hacivat karagöz neden öldürüldü
literatürde psikosomatik olarak adlandırılır.
öyle bir şey olmadığını biliyoruz. internetten "operation gertrud" diye arayın. hitler'in türkiye saldırı planlarını görürsünüz.
hoş sohbet, tertemiz bir arkadaşımızdır. sever sayarız.
(bkz: çakma flash tv)
üzerine sifon çekilen temel hukuk prensibidir.
beyninizi kapıda bırakın.
beşiktaş'ın sırtındaki çıban.
tuvalet kullanım talimatnamesi...
adına pkk denilen vicdansız allahsız köpeklerin katlettiği öğretmenimiz.
"Türklüğün vicdanı bir;
Dîni bir, vatanı bir;
Fakat hepsi ayrılır
Olmazsa lisanı bir."
Vefatının 94. Yılında #ZiyaGökalp'i rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz.
Ruhu şad, mekanı Cennet Olsun.
25 Ekim 1924
her diyarbakır doğumlunun "kürt" olduğu gibi bir etiketlemenin zeka düzeyinin eleştirilerine maruz kalmaktadır. ziya gökalp'in çok da...
Dîni bir, vatanı bir;
Fakat hepsi ayrılır
Olmazsa lisanı bir."
Vefatının 94. Yılında #ZiyaGökalp'i rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz.
Ruhu şad, mekanı Cennet Olsun.
25 Ekim 1924
her diyarbakır doğumlunun "kürt" olduğu gibi bir etiketlemenin zeka düzeyinin eleştirilerine maruz kalmaktadır. ziya gökalp'in çok da...
el, boyun ve bilekler önemli. bir kadının zerafetini ancak bu şekilde görebilirsiniz.
yüzde fondoten, saçlarda boya, tırnaklarda oje vs vs vs. fakat bunlar saklanamaz.
yüzde fondoten, saçlarda boya, tırnaklarda oje vs vs vs. fakat bunlar saklanamaz.
yobazlık çeşit çeşittir.
aşırı uç dindarlığın bir yobazlık olduğu gibi aşırı uç modernlik de bir o kadar yobazlıktır.
genel portre itibari ile dine sarılanlar ile atatürk'e sarılanlar mevcut:
28 şubat sürecinde memuriyet statüsündeki öğretmenlerin, askerlerin ve polislerin aşırı uç modernizm taraftarları tarafından fotokopi, temizlik gibi sırf dindar oldukları gerekçesi ile tenzil-, rütbe edildiklerini gördüm. sırf başörtülü oldukları gerekçesi ile binlerce kız, üniversite kapılarında rezil rüsva edildi ve cemaatlere terk edildi. aynı görüşteki erkeklere ise ne hikmetse dokunulmadı. yapılanların neresinin elle tutulur derseniz, hiçbir yeri. maalesef bu devlet erkini elini bulunduranlar tarafından gerçekleştirildiği için devlete bir düşmanlık doğdu.
rijit dönem sonra erdiğinde ise zulme uğrayanlar, iktidarı ele aldı. cemaatler 28 şubat ile güçlendi. 99 depremi ile de ciddi maddi güçlere ulaştı ve holdingleşmeye başladı. böylece de dış güçlerin dikkatini çekmeyi başardılar. bu dönemde mateessüf bir şekilde aşırı uç modernistlerin aşırı uç dindarlara getirdiği bütün eleştiriler bir bir gerçekleşti. yargısız infazlar yapıldı ve en önemlisi yargı siyasallaştı.
dine sarılanların bir kısmı; para hırslarını, bir yerlere gelme heveslerini, devlet düşmanlıklarını, türk ile olan kavgalarını din ile örtmeye çalıştı.
atatürk'e sarılanların bir kısmı ise devletin kaynaklarının babasının malı gibi gördü, kendi gibi düşünmeyenlere tahammül edemedi, devlet düşmanlığı ve türk ile olan kavgalarını atatürk üzerinden örtmeye çalıştı.
devlet düşmanlığı ve türk ile kavga özelliği taşıyanlar her iki dönemde de zulmeden tarafta olabilmek gibi bir başarı gösterdiler. dün malum kişiye güzellemeler yaparken bugün küfrediyor. açılım döneminde eli kanlı terör örgütüne methiyeler düzebilirken, operasyonlar başlayınca anında rota değiştiriyor, mckinsey olayında da görüleceği üzere fırıldak karakteri gösterebiliyor. maalesef türk televizyonları bu tür yavşaklarla dolu ve bol sıfırlı maaşlar alarak gazete köşelerini işgal ederek kalemşörlük yapabiliyorlar.
bu ülkede her zaman zalim ve mazlumlar var. sadece roller ve kişiler değişiyor. yapılan ise hep aynı...
ülkemizin son 80 senesinin özeti budur.
aşırı uç dindarlığın bir yobazlık olduğu gibi aşırı uç modernlik de bir o kadar yobazlıktır.
genel portre itibari ile dine sarılanlar ile atatürk'e sarılanlar mevcut:
28 şubat sürecinde memuriyet statüsündeki öğretmenlerin, askerlerin ve polislerin aşırı uç modernizm taraftarları tarafından fotokopi, temizlik gibi sırf dindar oldukları gerekçesi ile tenzil-, rütbe edildiklerini gördüm. sırf başörtülü oldukları gerekçesi ile binlerce kız, üniversite kapılarında rezil rüsva edildi ve cemaatlere terk edildi. aynı görüşteki erkeklere ise ne hikmetse dokunulmadı. yapılanların neresinin elle tutulur derseniz, hiçbir yeri. maalesef bu devlet erkini elini bulunduranlar tarafından gerçekleştirildiği için devlete bir düşmanlık doğdu.
rijit dönem sonra erdiğinde ise zulme uğrayanlar, iktidarı ele aldı. cemaatler 28 şubat ile güçlendi. 99 depremi ile de ciddi maddi güçlere ulaştı ve holdingleşmeye başladı. böylece de dış güçlerin dikkatini çekmeyi başardılar. bu dönemde mateessüf bir şekilde aşırı uç modernistlerin aşırı uç dindarlara getirdiği bütün eleştiriler bir bir gerçekleşti. yargısız infazlar yapıldı ve en önemlisi yargı siyasallaştı.
dine sarılanların bir kısmı; para hırslarını, bir yerlere gelme heveslerini, devlet düşmanlıklarını, türk ile olan kavgalarını din ile örtmeye çalıştı.
atatürk'e sarılanların bir kısmı ise devletin kaynaklarının babasının malı gibi gördü, kendi gibi düşünmeyenlere tahammül edemedi, devlet düşmanlığı ve türk ile olan kavgalarını atatürk üzerinden örtmeye çalıştı.
devlet düşmanlığı ve türk ile kavga özelliği taşıyanlar her iki dönemde de zulmeden tarafta olabilmek gibi bir başarı gösterdiler. dün malum kişiye güzellemeler yaparken bugün küfrediyor. açılım döneminde eli kanlı terör örgütüne methiyeler düzebilirken, operasyonlar başlayınca anında rota değiştiriyor, mckinsey olayında da görüleceği üzere fırıldak karakteri gösterebiliyor. maalesef türk televizyonları bu tür yavşaklarla dolu ve bol sıfırlı maaşlar alarak gazete köşelerini işgal ederek kalemşörlük yapabiliyorlar.
bu ülkede her zaman zalim ve mazlumlar var. sadece roller ve kişiler değişiyor. yapılan ise hep aynı...
ülkemizin son 80 senesinin özeti budur.
avustralya'nın sydey ve melbourne kentlerinin ardından en fazla türk'ün yaşadığı şehir. doğası harikadır. fakat türlü türlü zehirli yılan, çiyan, örümcek ve yırtıcılardan timsah gibi afrika'da var olduğunu düşündüğünüz haşerat burada zaman zaman şehir içerisinde görülebilir.
hayreddin karaman'ın şu yazısı unutulmamalı:
Kamuya (ve bu arada ümmete) ait zararı önlemek için bir şahıs, bölge veya gruba ait zarar göze alınır, sineye çekilir.
Siyasette olan selim akıl ve kalb sahiplerine de bu kuralı hatırlatıyor ve örnek olarak merhum şehid Muhsin Yazıcıoğlu"nu dua ile anıyorum.
kaynak: https://www.yenisafak.com...stlari-ve-dumanlari-44456
Kamuya (ve bu arada ümmete) ait zararı önlemek için bir şahıs, bölge veya gruba ait zarar göze alınır, sineye çekilir.
Siyasette olan selim akıl ve kalb sahiplerine de bu kuralı hatırlatıyor ve örnek olarak merhum şehid Muhsin Yazıcıoğlu"nu dua ile anıyorum.
kaynak: https://www.yenisafak.com...stlari-ve-dumanlari-44456
paranın üç kaynağı vardır:
peder
kader
kayınpeder.
ilk ikisinden şansınız gülmedi ise üçüncüsü için şansınızı zorlayın.
peder
kader
kayınpeder.
ilk ikisinden şansınız gülmedi ise üçüncüsü için şansınızı zorlayın.