bugün

entry'ler (56)

lady fantasy

latimer'in ağladığı şarkıdır. evet bildiğin ağlıyor çalarken. biz de çalarken kıçımızı yırtalım hata yapmayalım diye tey tey.

şarkıya gelince, gavurlar masterpiece derler. he işte ondan olur bu şarkı.

402 albümü olan sanatçı

muazzez ersoy'dur. en son nostalji 350'de falandı. epeydir takip etmiyorum. 500'e yaklaşmıştır tahminim.

usbgl free transfer listesi

evet erenler. bende fm dilinde kendimi arz edeyim.

mevki: atacking midfielder left right
finishing:15
long shots:15
crossing:17
dribling:19
acceleration:20
pace:20
passing:17
tackling:10
teamwork:15
natural fitness:15
flair:16
creativity:15
dirtiness:5

evet, bu özelliklerde bir kanat oyuncusunu fm'de 10 milyon £'den aşağıya alamazken, ben halısahaya gelip üzerine 10 lira para veriyorum.

örtüsüz kadın perdesiz eve benzer

güneş girmeyen eve de doktor girer. ister misiniz?

8 isviçre bankasında hesabı bulunan başbakan

(bkz: #10050084)

wikileaks org

neye ve niye şaşırıyorsunuz ki arkadaşım?

yani başbakanın zengin olduğunu belgelemek için 8 tane banka hesabı olduğunu öğrenmek mi gerekir? bana sorsanız söylerdim. bazı şeyler vardır. herkes neyin ne olduğunu bilir ancak hiçbir şey yapmaz. bunun sebebi ya bu sistemden nemalanmaktır ya da bu sistemi değiştirebileceğine olan inancını yitirmiş olmanın verdiği boşvermişlik. zaten "gemicik" muhabbetini içine sindirebilen bir toplumsak, her şeye müstahakız. hatırlatmak isterim almanya cumhurbaşkanı tarifeli uçuşlarda sadece bir kere bedava bilet kullandığı için ayaklanan bir almanya var. bir de "gemicik" vb. gibi binlerce sansasyon yaratmış şeyi sindirebilmiş bir toplum var.

bir bakan düşünün ki ithalat vergilerini oğlunun yapacağı ithalata göre peryodik olarak ayarlasın. sonra çıksın utanmadan kendi oğlunu "milyonlarca lira vergisini ödüyor benim oğlum!" diyerek savunsun. siz hala bir internet sitesinin açıkladığı belgelere şaşırın, yer yerinden oynayacak deyin. bir sikim de olmayacak. seçim geliyor göreceksiniz bunu.

örtülü ödenekten bir spor kulubüne aktarılan paralardan bahsedilmiş. evet bu var. bir de şu var. spor kulüplerinin başındaki insanların akladığı paralar örneğin.

kısacası herkesin herşeyin farkındayken hiçbirşey bilmiyormuş gibi davrandığını gösteren bir sitedir burası. haberleri çok kıymetlidir. ama zaten mevcut sistemin bu olduğunu herkes biliyor. biraz daha gözümüze sokmuştur sadece hepsi bu.

kısacası siz hala "vauv ne belgeler" diyedurun canlarım benim. bu belgelere de bir kılıf bulunacaktır ya da bi şekilde unutturulacaktır. daha da ilerisi ki belki bu bir komplo teorisidir, abd'nin istediği bir sürece girmiş bulunmaktayız. abd bu süreci kendisi yönetiyor olabilir. izleyelim, görelim.

imla: edit

football manager 2011

işten arta kalan zamanımı sömüren oyundur. nitekim yıllarımı da aynı şekilde. kazık kadar adam olduk son dakika golüyle hala ayağa sıçrıyoruz. tey tey.

napoli can'dır. aldım napoli'mi sadece simon vukcevic takviyesi ile başladım sezona. kötü de başladım aslında. ilk 10 maç sonunda inter 10'da 10 giderken benim 12 puan önümdeydi. sonra cavani açıldı, lavezzi solda oynamaya alıştı, vukcevic adapte oldu. ikinci yarı başlarken inter'in 6 puan gerisindeydim ve inanılmaz bir mücadeleye giriştik. nihayetinde son hafta catania inter'den puan almayı başardı ve şampiyon oldum. itiraf edeyim hiç beklemiyordum bu kadar başarılı bir sezon.

jose maria gutierrez hernandez

la bi durun. ispanyol gazetesinin çıkardığı bir haber bu. kaldı ki kendi medyamızın ne kadar ustalıkla yalan haber yaydığını biliyoruz. üstüne bir de ispanyol basınındaki yalan-dolan ihtimali çıktı. ben çok yalan haber okudum marca'da örneğin. artı suçluluğu kanıtlanmadan direk sapık ve orospu çocuğu yapmaya ne meraklıyız amk ya.

not:eşşeğin ziki sporluyum.

ben bu yazıyı kendime yazdım

senin kafana sıçayım ben! it!

ateistlerin bir oturuşta bir dana yemeleri

ilim adamları tarafından aydınlatılması gereken bir sorundur bu. ben şahsım adına böyle hassas bir konuda yorum yapamam. hassas konular hocam bunlar. bir bilene danışmak lazım.

sevgili zekariya beyaz hocam. geçen akşam danayı fazla kaçırmışım dinden çıkar mıyım?

sonraki sorum haydar dümen'e. sayın hocam. deveyle ters bi ilişkim oldu. deveyle düz ilişkisi olana koyayım zaten. deve lan bu. sormuyorum vaz geçtim.

ben bu yazıyı sana yazdım

zaman her şeyin ilacıymış ya hani. zaman pek bi ağır ilerliyor be gülüm burada. ama biliyorum ki orada zaman su gibi akıyor. ve bu bana acı veriyor.

arkadaşının sevgilisine asılan orospu çocuğu

(bkz: annesi iyi de kendi orospu çocuğu)

kılıçdaroğlu nun annesinin ermeni olduğu iddiası

en az herbirinizin ebesi kadar ilgilendirmiyor beni. anasını napalım ulan?

22 kasım 2010 fenerbahçe bucaspor maçı

maçın erken kopması neticesinde fenerbahçe sermiştir. yoksa öyle korkulacak bir durum mevcut değil. halı sahada bile seriyoruz böyle oldumu. çok normal görüyorum bunu. ama sezon geneline yayılan bir konsantrasyon eksikliği var. özellikle duran toplarımız bir facia. rakip takımın her duran topu tehlike. yenilen golde herkes seyretti. yobo kaç kişiyi tutmalı bilmiyorum.

ayrıca emre'nin olması elzem. kesinlikle alternatifsiz. stoch formsuz, istekli ancak verimsiz. niang güçsüz gibi görünse de klasıyla kapatıyor. alex alex zaten birşey demiyorum. topuz gayet istekli. gökhan gönül yardırmakta. baroni neden ıslıklandı anlamadım. ancak yerine birisi alınmalı. andre santos yolcu. uyuşmadı bu takımla bir türlü.

bucaspor çok çok kötüydü, onun için antreman maçı havasında bombok bi maç oldu. goller dışında güzel bir atraksyon yoktu. birde bu başlığa hagi ve diğer oyuncuları napıp edip sokmayı başaran canım kardeşlerime selam eder öperim yanaklarından. çok sevimlisiniz biliyo musunuz?

başbakanı protesto eden 18 itü lüye hapis

tekrar edilmesi durumunda hapis cezası alacakları sabitken, şu an hapse girmemeleri demokrasi olarak adlandırılacak buralarda. hatta ben bunları yazarken adlandırılmış bile olabilir.

ama hapse girmemişmişler, yaşasın demokrasi keh keh. hastanızım sizin canlarım benim.

kıbrıs ı rumlara verelim avrupa birliğine girelim

götümüzü de patrona verelim, zamlanırız falan. haydi allah bereket versin.

türkiye de adam gibi gece kulübü bulunmaması

"ankara oyun havaları" der susarım. dünya böyle birşey görmedi. standartları yeniden belirleyiniz lütfen. merak edenler youtube'a girip aratarak mutlak mutluluğa ulabilirler.

toblerone dururken ucuz çikolata yiyen insan

odun gibi çikolata lan bu. kafasına vursan bayıltır adamı. sonra içinde böyle ne olduğu belli olmayan ve her bulduğu deliğe kaçmak suretiyle insanı sinir eden tanecikler var. aslında ağzınızla yerseniz en fazla dişinizin arasına kaçar. albeni bile daha güzel yemin olsun. hiç yoktan reklamında mfö oynamıştı tey tey.

sözlük yazarlarından aforizmalar

insanlar söyledikleri kötü sözleri sinirliyken söylediklerini belirterek özür dilerler. oysa bilmezler ki sinirliyken söylenenler en samimi, en frenlenmemiş duygulardır.

akp dış politikası

ülkemiz uzunca zamandır dış politikada başarısızdır.

ancak akp'nin bu platformda rakipsiz olduğu da gerçek. neden mi? çok basit gerçeklikler var. yani görülmemesi mümkün olmayan...

abd ve ab pkk'nın destekçisidir. aksini iddia edebilecek? peki buna karşın bizim takındığımız tavır? uzunca süredir avrupa birliği masalının peşinde bu ülke. sadece akp değil, bundan önceki iktidarların bir çoğu. ancak akp'nin bunlardan ayrılan çok önemli bir tarafı var. şartsız ve koşulsuz kabul edilen yaptırımlar. şöyle bir dönüp bakınca, tarımı bitirilmiş bir ülke görüyoruz. özgürlük yaftası altında ötelenmiş, pompalanmış terörizm görüyoruz. reform adı altında karış karış satılan topraklar görüyoruz. vakıf yasasının ülkenin geleceği için nasıl bir tehdit oluşturabileceğini tahmin dahi edemessiniz. bunların hepsinin altında başarısız dış politika yatmakta. bir ihtimal daha var tabii. ihanet...

ve evet, o avrupa birliği ülkelerince tek tek kabul gören sözde ermeni soykırımı.

ülkemiz içinde bulunduğu durum gözümde şu şekilde canlanıyor. bir erkek düşünün, kendisini bir kadının cazibesine kaptırmış, genç güzel bi kadının. bu uğurda önce karısına alacağı hediyeleri, o güzel genç kadına armağan ediyor. sonra eve gelmemeye başlıyor, evine getirmesi gereken erzağı güzel genç kadının evine götürüyor. sonunda çocuklarını bile görmezden geliyor, evini barkını satıp gözünü karartıyor. siktiri yiyor sonunda bu adam, bitiyor... evet gidişat bu doğrultuda, belirteyim.

iki seçenek var. ya politikacıların zeka seviyesi bunları görmek için yetersiz ki hepimizden zekidirler eminim; ya da anlık çıkarlar için derin bir ihanet içerisindeler. alenen terörü destekleyecek, ekonomini bitirecek ve sen bu yaptırımlara karşı hala ab'ye girmeyi düşleyeceksin. herşey gün gibi ortadadır. oltadaki yem, balığı epeydir oyalamaktadır. umarım oltaya takılmadan da uyanır, herşey için çok geç olmadan...

ekonomik politika konusuna da değinmek isterdim; ancak enerjim tükendi yine. akp'yi düşününce enerji namına birşey kalmıyor.