bugün

bir üniversite öğrencisinin başına gelebilecek en kötü şeydir. Özellikle erkekler ve onların üniversite hayalleri için tam bir hayal kırıklığıdır.
lise öğrencisinden tek farkı her gün kıyafet değiştirmesi olacaktır. kendi ayaklarının üstünde durmayı öğrenemeyecek bile olabilir.
bok gibi bir şeydir.
her gün sıcak yemek, kışın sıcak bir ev, ütülü temiz kıyafetler gibi bir takım avantajları olan durumdur.
bazen güzel bazen kötüdür.

Ders çalışman için baskı görebilirsin, gece çok geç gelemezsin

artı yönleri de evde tazecik yemeğin, hep ütülü kıyafetlerin, dolabı açtığında hemen atıştıracak bir şeylerin ve alıştığın düzen..
Dışarı çıkmak için izin istemek zorunda kalması ve nereye gideceğini haber vermesi gibi hareketlere maruz kalmaktır.
akıllıca davranılırsa büyük bir antajdır. her ne kadar üni'li gencimiz birinci senenin sonlarına doğru ''sıkıldım bu şehirden uzaklara gitmek istiyorum!'' modlarına da girse aile yanı iyidir. akşama kadar gez, toz, eğlen, kafana göre takıl akşam sıcak evindesin ailen var, sıcak yatağındasın iyi bir şeydir çoğu zaman.
lisedeyken asla istenmeyen * üniversitede ise mum ile aranan olaydır.* *
anlayışlı ve modern bir aileye sahipseniz mükemmel bir olaydır. vize, final zamanları yapılan kek, böreklerin tadından yenmez. akşam eve gelince ne yemek yapacağım derdinin, temizlik, çamaşır, bulaşık, ev kirası, borç harç gibi sorunların olmadığı bir üniversite yaşamıdır.
iki sene aileden 600 kilometre uzakta okuduktan sonra insana mis gibi gelendir. ama kendiniz kirada kalmadığınızdan, ara sıra kalmak için kirada kalan bir arkadaş, tercihen karşı cins, bulursanız keyfinize değecek olmaz. üniversite okurken öğrenci evi ortamından ayrı kalmak da olmaz şimdi..
Karma rus yurdunda kalmaktan kötüdür. ayrıca ilim irfan öğrenmeye minibüsle gidilir mi azizim ?
avantajları ve dezavantajları olan durumdur. ailenizin yanında olmak sıcak bir yer sıcak yemekler düzenli bir hayat dogurur.fakat arkadaslarınızla geçirdiginiz o vakitler istediginiz zaman eve girip cıkabilmeniz biraları rahatça içtiginiz kız arkadaslarınızı getirdiginiz ögrenci evleridir ailenizin yanında bunu yapamazsınız. zaten yıllardır süre gelen aileden ayrılma istegi üniversitede kurtulcam ümidiyle kaynaşır.
eve kadın eli değiyor olması, sürekli sıcak anne yemeği, ütülü ve temiz kıyafetler, maddi sıkıntı olmayışı gibi avantajlarının yanı sıra bekar evinde kalarak alınacak derslerden geri kalak gibi de dezavantajları vardır.
her akşam lise talebesi gibi sorgulanmaktır. gece 11'de taksimden gelirsiniz, dertlenirler. "nerde kaldın evladım?" derler 23 yaşınıza basmanıza rağmen, zira onların gözü önünde bulunduğunuz için hala 15-16 yaşındaki bebesinizdir. insanı bir yere gitmeye üşendirir bu bakımdan.
artı yönleri vardır muhakkak, ama bu yönden bile kötüdür.
üniversite değil lisede okumak gibidir.
kesinlikle yapılmaması gereken eylem.
birde yemek yapan anne yoksa evde berbattır. hemen bir yurda ya da eve kaçmak lazım. gitmek değil kaçıp kurtarmak lazım.
aileniz anlayışlıysa çok rahat geçecek bir üniversite yaşamıdır. yemeğiniz ve giysileriniz her zaman hazırdır, sabah çıkıp akşam gelir sıcak yatağınızda uyursunuz. şehir dışından gelen ve öğrenci evlerinde kalan arkadaşlarınız vardır, her türlü eğlence ve alem oralarda yapılır ve kendi evinizde yaptıklarınızdan her zaman daha eğlencelidir.***
Sik gibi bir durum. bir ögrenci için en kötü sey. tek iyi yani okulu nasilsa biter zaten masrafim yok diyip istediginiz kadar uzatmak. gerçi 2. seneden sonra cilki çikiyor.
ülkemizde kız olsun, erkek olsun üniversite'lerin en önemli vasıflarından birini de özgürleşme aracı olarak gördükleri için, büyük çoğunluğun tercih etmediği seçenektir.
sırf bu şartlar sayesinde pamukkale, kamil koç gibi bilumum seyehat firmaları ihya olmaktadır.

ailesi rahat bir insan evladıysa gayet de güzel olabilecek bir durum, he ben de ailemden uzakta üniversite okudum. ama ben zaten aileme düşkün değilim ki ben napıyım, benim sorun çok farklı.