bugün

bir gün çürüyerek böcek yemi olacak yerlerine bakmayı bırakıp tanımaya çalışıldığı zaman elbet güzellikler bulunacaktır. önemli olan ruh güzelliğidir eski ve teselli edici bir yalandır. ama görselliğe önem vermeyip tanıma zahmetinde bulunulduğunda "insan" olabilen herkes güzellikler bulacaktır. ve o zaman şaşıracaktır. ben nasıl bu insana çirkin demişim diye.
(bkz: kezban roma da)
çağrıştı birden.
yazarın kafasi guzel sozluk yazari konumuna geçtiği andır.
Kız ortaokul ve lise yıllarında çirkindir,yaşıtlarına göre zayıf hatta çirozdur;yüz hatları tam oturmamıştır.Kız büyür,serpilir,yüz hatları oturmaya başlar,çiroz kız mükemmel bir fiziğe,bacaklara sahip olur.Yani çirkin ördek yavrusu artık güzel bir kızdır.Liseden ayrılınıp,üniversiteye giden ve bir süre sonra buluşan arkadaşlar şok olur,''nasıl yani?''.işte bu çirkin kızın,güzel kız olduğu andır ve an olmakla kalmaz böyle de devam edecek hatta daha da güzelleşecektir,kendini keşfedecektir.
kese kağıdı geçirdiği an.
alkolün dibine vurulduğu zaman dilimidir.
öldüğü andır.

'Ah yavruum sırma saçlım, ceylan gözlüm, selvi boylum, kalem ka..'
3 bardak viski ve 3 bardak votkadan sonraki andır. işte o dakikadan sonra çirkin kız yoktur.
herhangi bir kiza iki erkegin bakipta, birinin guzel digerinin cirkin buldugu an.
pamela anderson gibi bir yaratığa sırf göğsü için hayran olanlara bakarsak, karşısındaki kızın silikon yaptırması yeterli olacaktır.
çirkin kıza aşık olunduğu an.
sarhoş ya da aşık olduğunuz andır. veya çok mutluysanız.
kişiliğinin asil olduğu an ve anlardır...
reddettiği andır. yada terk ettiği.
Deniz akkaya'nın doktoruna her tarafını estetik ameliyat yaptırdığı andır. Siz deniz akkaya'nın eski halini bimiyorsunuz herhalde.
bu konuda söylenecek pek çok şey varken şunu eklemek isterim ki; bir kızın (genlerini ister liv tyler dan almış olsun ister ajdar dan) en güzel olduğu an kendine en çok güvendiği andır. bunu bilir bunu söylerim. saygılar sevgiler.
5. vodka bardağının dudaktan ayrıldığı andır. buhulu bir güzelliktir bu, hayal gücünün sınırlarındadır.
--spoiler--
yillar once internette bir kizla tanistim, aylar gecti bulusulmaya karar verildi. besiktas'ta oturuyormus. ben ve bir arkadasim besiktas'a gittik. daha onceden cok basimiz yandigi icin gecerken ugrayalim havasi verdik bulusmaya. cirkin cikarsa kacicaz, yas daha kemale ermemis, bildigin serefsizin onde gideniyiz.

cep telefonu ile aradik "geliyorum surada bekleyin uzerimde pembe bir kazak var tanirsiniz" dedi. oldu dedik taniriz.

aradan 3-4 dakika gecti baktim karsidan bir sey geliyor ama ne oldugu belli degil. arkadas da aydi durumu "senin allah belani versin" diyor. dedim "olm sakin ol geciyorduk ugradik unutma"

rezalet giyimli, uzerinde pembe mi ne oldugu belli degil igrenc bir kazak, tayt, insaatci cizmesi gibi cizmeler, saclar elektriklenmenin otesine gecmis etrafa kivilcimlar saciyor, aman allahim bir garabet yaklasiyor, son 10 metre. arkadas "babaanneme gidicez" diye taktik veriyor. yalanimiz yok, babaanne besiktas'ta ikamet ediyor. kapisina kadar gideriz, hatta kiza elini bile optururuz. hazirlikli geldik.

kiz kaldirimdan indi, iyice yaklasiyor, aklimdan bin tane sey geciyor. ulan yine tutmadi, ne zaman donecek sansimiz diyorum icimden. arkadasla son taktikleri gozden gecirip sahte gulumseyi yuze oturtuyorum. kizi izmir marsiyla karsilayip mehter marsiyla hemen ugurlicaz. yapicak bir sey yok.

aramizda 2 metre mesafe var, kiz adim attikca bir seyler olmaya basladi, cozunurlugu degisti kizin. bir adim daha atti... o 10 metre ilerde gordugum kiz yok, baska biri? hemen arkasina baktim, gozden kacirinca karistirdim, baskasina bakiyoruz diye ama hayir, kiz o kiz. pembe kazak, tayt, cizmeler... ama kiyatfetler bile farkli oldu yaklasinca.

merhaba dedi, el frenini cekti kiz. yani cekmis olmali cunku bir sey carpti bize. lan ben diyeyim huri sen de afet oldu kiz, hani 10 adimda guzellesme formulleri var ya, dogru onlar, 10 adimda guzellesti kiz.

"aaaa merhaba" filan toparlanmaya calisiyorum ama kiz eblehligimizi anladi tabii. "lan ne igrenc tiplermissiniz siz" diye asagiladi bizi, sarildik birbirimize agliyoruz arkadasla besiktas'ta.

yok yok, yani yapsa hak etmistik, dedim ya o donem oldukca serefsiz bi donemimiz, toptan hak ediyoruz ama yapmadi.

napiyosunuz filan gibi sorulara cevap vermek istiyorum ama kiza dalmisim, inceliyorum, "inanilmaz degisim" dedikleri bu olsa gerek. kiyafetler harika, saclar buklum buklum, yuz bebek gibi, gozler bal rengi ama nasil bir bal, sari kizin gozleri bildigin. lan ama nasil olur? anlam veremiyorum. sag beynim kizin her seyini nasil yanlis yorumlayip amigdalama kac veya savas sinyalleri gonderir.

"eee napiyoruz gencler" dedi kiz, dedim hava soguk bi taksi cevirelim surdan. baaak! az once kaciyodun picin evladi? one attim arkadasi, arkada yanyana, ince ince parfumu yayiliyor. eee anlat diyor. taksi de sicak mi ne.

dedim arkadasi az ilerde birakicaz biz devam edicez usta...

yok yok, gulduk eglendik, yedik ictik. oyle iste. olur yani normal hep bunlar.

(bkz: bu da boyle bir animdir)

10 adimda guzellesen 2-3 senede kainat guzeli olur. sabirli olun diyorum.
--spoiler--
Mezuniyet balosu olabilir. Metamorfoz geçiriyorlar yeminle. Tek gecelik ama olsun.
flick'dan foto paylaştığı an.
biraz makyaj yaptığı,kendine baktığı andır.çünkü çirkin kız yoktur,bakımlı olan her kız belki sizin için değil ama başka biri için güzeldir.
askerde olduğunuz an.
çirkin kız yoktur, bakımsız kız vardır. dünyanın en çok beğenilen, kadınlarının çoğu makyaj güzeli. makyajsız halini görün suratına bile bakmaz insanlar. saçına yüzüne giyimine sağına soluna bakmayan kızlar genelde çirkin görünüyor, fakat bakımlı oldukları zaman genelde kadın kız takımının çirkini yoktur.
Bir söz vardır, çirkin kız yoktur, az votka vardır diye.
kese kagidini kafaya gecirdigi andir.