bugün

devletin yasama organları tarafından konulan ve uyulması gereken kurallar bütünü, kanun.
gülben ergen'e ait bir parça.
sözlerini de yazayım, şarkı eşliğinde okuyun bari. *

Bir zamanlar şahindin, yükseklerdeydin indin
Ne kadar dalgalıydın rüzgarlıydın indim
Yatıştı öfkem kadir kıymet bildim sevdiğimi söylerken samimiydim
Sen beni boşver kendini dinle değişir herşey yasa böyle
Arama sorma beni aman
Yok yere kalbini yorma tamam
iyiyi kötüyü göze almadan
Sakın ha gelme

Fark edersen eğer hemen herşeyi bırak gel
Dünya işleri dursun
Ne boş telaşmış meyer
Bana sorarsan eğer her hayat bi roman
Gel sen de olma geç kalanlardan
Sen beni boşver kendini dinle değişir herşey yasa böyle
Arama sorma beni aman
Yok yere kalbini yorma tamam
iyiyi kötüyü göze almadan
Sakın ha gelme

Sevdiğimi söylerken samimiydim
yalçın sabancıya ait denizcilik firmasının adı.
yoğun deneylere dayanan evrensel hipotez.
YASA

Elmalarda diş izi
senindir bu dişlem
yapıldı hanene
gereken işlem

melekler de tanık
suçlusun
işbu yasa hükmünce
sen bir insanoğlusun

insanoğlu

MADDE BiR
dünyaya gelmelidir

MADDE iKi
sevmeli sevilmeli
dünyayı cennetin
kendisi bilmelidir

MADDE ÜÇ
yaşama sevgisinin
kökleri gönlünde
insanoğlu günün birinde
ölmelidir

dönmelidir dudaklarına
buruk bir elmanın tadı

(DÖRDÜNCÜ MADDE OKUNAMADI)

işbu yasayı
kim yürütür bilinmez
bilinmeyen ellere
karşı gelinmez

Bülent Ecevit (1954)

http://yagmur056.blogcu.com/Bulent+Ecevit/
"yaşamak" fiilinin emir kipinde çekimlenmiş hali. "yaşa"
susurluk'ta kavşakta bulunan en iyi dinlenme tesislerinden. tost ve ayranı, bir de çiğ böreği müthiştir.
bir konunun ayrıntılarını düzenler. yasalar, anayasaya, tüzükler yasalara, yönetmelikler de tüzüklere aykırı olamaz..
kanunlar hiyerarşisinde uluslararası antlaşmalar ve anayasanın hemen altında yer alır.
insan eliyle yapılmış,ülkemizde çok saçmaları bulunan insana ceza verme sebebi.
burada salçalı bir çift kaşarlı tost yemek her yiğidin harcı olmalıdır. nerde diye sorarsanız, susurluk'ta.
an itibariyle entrylerimi girebildiğim wireless hizmeti de veren susurluk'taki dinlenme tesisi.
adaleti saglamasi gerekirken en büyük haksızlıklara neden olan sey. insanın yarattığı ne kusursuzdu ki?
montaigne tanımına bakılırsa yasalar doğru oldukları için değil yasa oldukları için yürürlükte
kalırlar. Kendilerini dinletmeleri akıl dışı bir güçten gelir, başka bir
şeyden değil. Mistik olmak işlerine gelir. Yasa koyanlar da çok kez
budala, ya da eşitlik korkusuyla haksızlığa düşen kimselerdir. Nasıl
olursa olsunlar, insandırlar sonunda, her yaptıkları şey ister istemez
sudan ve değişkendir.

Yasalardan daha çok, daha ağır, daha geniş haksızlıklara yol açan ne
vardır?
türk ceza yasası italya ceza yasası örnek alınarak yasalaştırılmıştır.
"yasalar örümcek ağları gibidir; güçsüzleri, yoksulları yakalar; zenginleri, güçlüleri salıverirler."
*
sürekli slide show yapan bir monitörü vardır. gelmiş olan ünlülerin orada çekildikleri fotoğraflar döner durur orda. az bakayım dersen 15 dakika ayakta mal mal seyrettiğini farkedersin. eskiden mor ışıklı sinek öldürücü dalgalardan vardı mekanlarında. sinekler cız cız ölürdü. şimdi lcd monitörlü, gayet elit bir mekandır. susurluk denince akla gelen yerlerden. farkettiğim, sadece yoldan geçen arabaların değil, susurluk gençliğinin de aktığı bir yer. güzel susurluk kızlarını görmek hiç de zor değil yasa'da. wifi bağlantısı da var ama şifresi de vardı bağlantının. yine de overrated bir yer. ahım şahım bir şeyi yok. ama herkes iflas ederken aynı isimle, yıllarca hizmet vermek ve sürekli kendisini geliştirmesi, mekanı ünlü ve sevilen yapmıştır.
mogolca'dan dilimize geçmiş bir kelimedir.
susurluk mevkiinde mut otel'in karşısında bulunan,gece 3'te bile ağzına kadar dolu olan efsanevi dinlenme tesisi.
yasa için tatile gidenleri tanıyorum.
YaSa denizcilik. Yalcın sabancının kurduğu kuruyük bölümü kuzguncuk ta. Taker bölümü Çamlıcada olan bir firma.
"yasalar örümcek ağları gibidir; güçsüzleri, yoksulları yakalar; zenginleri, güçlüleri salıverirler." demiş anakharsis.
cengiz han tarafından yazılmış moğol imparatorluğu'nda geçerli kurallar bütünü. yasa'nın geçerli olduğu zamanlarda moğol imparatorluğu sınırları içerisinde ortamın çok güvenli olduğu zamanın seyyahları tarafından yazılmıştır. bu kurallar dinlere tolerans tanımaktadır. ancak bazı kurallarda eski moğol dininin etkisi de görülür. örneğin gök gürültüsü ile yağan yağmurda yıkanmak ya da giysileri yıkamak yasaktır. çünkü moğolların eski dininde akan su iyi değildir. bu islam'ın moğollar arasında yayılmasını da güçleştirmiştir.

türkiye'de osmanlı zamanında kullanılan "hukuk" terimi yerine kullanılmaya başlanmıştır. moğolcaya da aslında yine türkçe'den geçtiği düşünülmektedir. uygurlar'ın etkisinden olması muhtemeldir. kökü "yas-" dır.
sezar'ın eşi gibi, tüm şüphelerden arınmalıdır.
sezen aksu da söylüyormuş.

"sevdiğimi söylerken samimiydim".

http://www.youtube.com/watch?v=Np_1BB549aE
susurluk ve akçay'da bulunan dinlenme tesisi. evet.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar