bugün

yok yok bir şey ima etmeye çalışmıyorum. *

aslında herkes uzun boylu olmayı bir şey zanneder. uzun boylu vaooovvv falan efektleri kulağınızı tırmalar, sizi gören herkes ''negzel yaa uzun boylusun oralarda havalar nasıl?'' şeklinde övgü ve laf sokma arası bir şeyler yapar.

gerçekten çok kötü bir durum aslında. bu isvireli bilim adamları bu olayı yanlış biliyor. onların dedikleri gibi uzun boylu olmak iyi bir şey değil. *
ben de uzun boyluyum * çok zorluklar çektim, çok acılar gördüm, çok azar işittim ve çok dayak yedim lan! daha ötesi var mı?

ilkokul işte en zor zamanlar bunlardır abi. şimdi ben sınıfta falan kalmadım ancak o zaman boyum 1.52, kilom ise 60 olunca * okula önlükle gitmek benim için büyük bir utançtı. cünkü beni okula mavi önlükle giderken gören kimseler '' aaa eşek kadar çocuk hala ilkokula gidiyor'' şeklinde yaftalıyordu, bazıları daha ileri gidip peşimden iranaa iranaa diyordu yok lan o başka entry konusuydu. karıştı...

sonracıma mesela baska mahallede arkadaşlarla top oynadığımızda yaşlı nineler dedeler kızarlardı bize, nah bize sadece bana kızıyorlardı aq.

+olm ileri gidin burada oynamayın
-olm pas ver lan olm
+lan ileri gidinsene be!
-lan olm şut cekme aq şut çekme!
+lan sen eşek kadarsın şu arkadaşlarına söyle gitsinler ileri
/yaa teyze/amca onlar benden büyük aq en kücükleri benim, sözümü dinlemezler.

bu ve benzeri bir çok olayla karşılaşmanız elzemdir. uzun boylu olmak göt ister göt! yoksa nasıl uzun boylu olacaksınız?
çabuk kamburlaşma
toplu taşıma aracında bacakları sokacak yer bulamama
fazla efor sarfedildiğinde sırt ağrısı
boyuna uygun giyecek bulma sıkıntısı
boyuna uygun sevgili bulma sıkıntısı
kafayı sürekli bir yerlere gömme talihsizliği
perde sökme takma işleri için sürekli merdiven muamelesi görmek .
yatacak yer bulamamaktır.
(bkz: karıncaların bedduasıyla yaşamak)

(bkz: çamaşır makinesi mağduriyeti)
büyük ayaklar.
evde bütün perdeleri siz asarsınız.
anneniz sizi her daim üst raflara yetişme aparatı olarak kullanır.
yolda yürürken metrelerce uzaktan direk göze çarparsınız.
sevgiliniz kısa ise komplekse sokarsınız.
minibüse binildiğinde iki büklüm olmak.
kafanın tabelalara çarpması bir tanesidir bunların. hayır. bu zorunlu tanımdır. benim boyum 1.79 yoksa hahhah. ne uzunu anasını yiyim?

ayrıca yazarların "bakınız: ben uzun boyluyum" dediği bir tatmin şeysi olan başlıktır bu.

izliyoruz bakalım.
kendimden biliyorum yere düşerken apartmandan aşağıya atlamak gibi bişey oluyor.uzun boyluysanız eğer ayağınızın takılmasına dikkat ediniz küçük bir intihar vakası yaşatabilir size.
eğer kadınsanız ve türkiye'de yaşıyorsanız pantolon bulmakta zorlanmaktır. maximum 1.65liklere göre yapıldığından pantolonun size kapri gibi durmasıdır. sinir olmak ve alışveriş keyfinizin kaçmasıdır. kot pantolona talim etmektir. hatta kot pantolon bile bulmakta zorlanmaktır. topuklu ayakkabı giyememe mevzusuna girmek bile istememektir.
hobbitlere göre yapılmış kapı eşiklerinden geçerken kafanın muhtelif yerlerini çarpmak. bir de tarık akan'ın bir filminde vardı, ah nerede vah nerede'de galiba, yatağa yattığınızda sığmamak... bu iki olayın sürekli tekrarlanması, kurtulamamak...

not: 194.
5 dakika oturup iş yapınca aşırı ağrıyan sırt. eveet böle çekme yapıyo...
şöyle ki:

81 yıllık bir ömür düşünün. üçte biri uyku, üçte biri yeme, içme, sıçma, oturma, uzanma ve sevişme, geri kalanın üçte biri de iş yerinde oturma ve pinekleme, geri kalanın üçte birini çıkarttığınızda geri kalan 18 yıl ise yürüyerek yani ayakta geçmektedir.

81-18= 63
yani 63 yıllık devrede uzun boy bir boka yaramıyor. maalesef.
(bkz: 1 90 lık insan/#12803221)