diğer dillerden bariz biçimde farkların bulunması.
1)banana
2)bananna
3)banaa
4)muz
gibi
masum olması, şu haliyle korunmaya muhtaç olması. biz türkler ezilen şeyden taraf oluruz hep.
konuşabilmem.
yazıldığı gibi okunması.
türklerin dili olması yeterlidir.
şiirsel olaması. türk olmayan arkadaşlarımın bir kaçı bana aranızda konuşurken neden kafiyeli konuşuyorsunuz demişti. hiç biri türkçe bilmiyorlardı. duydukları kadarıyla kafiyeli bir dil olduğunu neden söylediklerini biraz düşündükten sonra izah ettim. türkçe sondan eklemeli bir dil. bizim ayşeler bize gelecekler, cümlesinde ler ekleri yabancılara kafiyeymiş gibi gelmekte. bir sona eklelen -ız ekleri dile dehşet verici bir ahenk katmakta. nasılsınız? çok iyi görünüyorsunuz. sesler o kadar ahenkli çıkıyor ki dinleyen kişi türk değilse size hayranlıkla bakıyor.

bunun yanı sıra türkçe'yi sevmenin en baş nedenlerinden biri de, dişi, erkek ayırımı olmaması. arapçaca ve fransızca'da kelimeler dahi dişi erkek olarak ayrılır, hatta bir çok dilde duruma bu şekildeyken türkçe'de sen ve ben kelimeleri iki cinsiyet içinde kullanılır, hatta dişi için veya erkek için dahi tek kelime olan o kelimesini kullanırız (he-she). türkçe'de kadınla erkek arasında ayrım yapılmaz. bir kelimeye başka bir dildeki üç dört kelimeyle söyleyemeyeceğiniz anlamı yükleyebilirsiniz. örn: istersen, yüzersen. ing: ıf you want, you can swim.

türkçe ifade yönünden çok zengin bir dildir.
(bkz: yunus emre)
rusça öğrenmeye başlamak.
kendi dilimiz olması bize ait olmasıdır en basit anlatımla.fakat yabancı özentisi insanlar türkçeyi turkhceleştirmeye çabalarlar,yani günlük yerine neden diary dersin,neden tamam yerine okey dersin,sizin gibiler yüzünden ne uğraşlar verilerek kurulan bu devletin güzide dili yozlaşıyor.türkçeyi türkçe konuşan insanlara bile artık kullanılan türkçe kelimeler garip gelebiliyorsa vay halimize.türkçeyi seviyoruz ve adam gibi kullanıyoruz.
rusça ve fransızca gibi * ota boka göre çekilmiyor olması.
(bkz: fesatlık uyandıran kelime oyunları)
güzel dil türkçe bize
başka dil gece bize
istanbul konuşması
en saf en ince bize.
dedikodu yapabilme özgürlüğüdür, yan masada konuşulanlara yorum yapabilme özgürlüğüdür.
am is are verb "-ing" kullanmadan bodozlama entry yazıyor olabilmek.
tengri kipi teg tengride bolmış türk bilge kagan bu ödke olurtum. Sabımın tüketi eşidgil. Ulayu ini yigünüm oglanım birki oguşum budunum biriye şadpıt begler otuz tatar. tokuz oguz begleri budunı bu sabımın edgüti eşid katıgdı tıngla
ilgerü kün togusıkka birigerü kün ortusıngaru kurıgaru kün batısınga yırıgaru tün ortusıngaru anda içreki budunım , kopım anga körür. Bunça budun kop itdim. ol amtı anyıg yok türk kagan ötüken yış olursar ilte bung yok.
(bkz: dudu dudu dilleri lıkkır lıkkır içmeli)
24 saatlik bir günü (tabi ya, bunun 26 saatlik olanı da bulundu) 60-70 kelimeyle geçiren bir insanın sebebi çok olabilir. belki de azdır. bize ne giriyor ki? türk dil kurmunun sözde el atarak; sal, eşke, (yerleşke gibi) tay (sayıştay gibi) gibi eklerle öztürkeleştirme ahbaplığına soyunarak koca bir dili güdükleştirme handikapından sıyrılamama cesaretinden damıtılan günümüz türkçesinin çok da sevilecek bir tarafının olduğunu düşünmüyorum. limon ver lütfen diyen hödük adam, kibar olayım niyetiyle, lütfen kelimesini emr i vaki bir cümlenin içinde öyle kullanıyor ki neresinden tutmanız gerektiğini kavrayamadan o, bir dilin öngördüğü nezaketi yerine getirmiş olmanın sağladığı orgazma peçete isteyecek kıvama erişiyor ve onu da emr i vakiyle hallediyor. günümüz türkçesi, kendisinden 50 yıl öncesine kadar kullanılan malumatfuruş kelimesini bile karşılamaktan acizken sevilecek pek bir tarafının kaldığını iddia etmesin.
(bkz: ne var ne yok)
dunyanin baska dilinde var mi bu kadar guzel bir hal hatir sorma sekli?
ve hocama gule gulenin ne demek oldugunu ve bizimin ayriliken bu soyledigimizi anlattigimda sasirdi ve sevindim, dilimi bir kez daha sevdim.
çoğu dilde olmayan gönül kelimesinin var olması.
Türk olmak.

ilk ve orta okulda, lisede ve hatta üniversitede neden bu dersin verildiğini düşünürdüm. ama yaş kemale erince anladım ki, insanlar hala imla kurallarını bilmiyor, dikkat etmiyor, sevimli olacağım diye güzel yerine "qüsel", evet yerine "efet" gibi iğrenç yazımlar kullanabiliyor. tabi herkes özgür fakat dilimi seviyorum diyenin de diline sahip çıkması gerekir. alfabemizde w, q ve x harfleri yok. türkçeyi seviyorsan ve bu harfleri kullanarak yazacaksan git o zaman başka dilde yaz.

ben dilimi bu kadar seviyorum. öyle ki sevdiğim kişilerin türkçeyi fark etmeden katlettiğini gördüğümde deliye dönüyorum. hatalı yazanları uyarıyorum, evet. bu sefer benimle internet üzerinden yazışırken herkes kasılıyor, kasıntı oluyor ama buna katlanacak kadar seviyorum dilimi.
anlatım kalitesi ve tını estetiği demek bile yeterlidir. *
(bkz: rutkay aziz) ve dedem.
lan diye bir kelimenin dilde var olması
her sesin ayrı ama tek bir harfle ifade edilmesi. böylece duyulan bir kelimenin ancak ve ancak tek bir yazımı vardır. kimdir hatırlamam, sanırım apple ceo'suydu, bu özelliğinden dolayı internete en uygun dil olduğunu söylemişti dilimizin. * *
dilimize q, w ve x'i sokmak isteyenler utansın.
(bkz: yazıldığı gibi okunması) bak bu daha güzel.
ingiliz, yazdığı gibi okumuyor, değil mi?
okunduğu gibi yazılması.
edit: yada tam tersi işte.