bugün

türkiye vatandaşı olmakla türk olmak arasındaki farkı ortaya koyan duygudur. askerlik her türk erkeğinin yerine getirmesi gereken milli görevdir. yok efendim elektriğe suya zam gelmiş, eğitim kötüymüş, devlet donuna kadar alıyormuş gibisinden bahaneler öne sürerek yapmak istenmeyecek basit bir şey değildir. zaten türklüğün başka milletlerle farkı da buradadır. aç bir oku bakalım dedelerimizin şu an üzerinde yaşamakta olduğun toprakları korumak uğruna kan döktüğü yıllarda askerlik kaç yıl yapılıyormuş. 15 ay askerlik yapmamak için ülkesini terkedecek olan bir sözde türk erkeğine de bu ülkenin ihtiyacı yoktur zaten.
(bkz: la havle vela kuvvete illa billahil aliyyul azim)
(bkz: bak şimdi bizi çok üzdün)
kürtlerle, çerkezlerle ve lazlarla aynı kafa kağıdı taşıdığı için utanan bireyler tanıyorum. yani illa vatan haini olması gerekmiyor.
(bkz: ya sev ya terket)
hiç yabancı olmadığım bir duygudur. akp, mhp, chp, kemalistler, ergenekoncular, ülkücüler, liboşlar, cemaatler, aşırı dinciler, laikler, türbanlılar, türban düşmanları gibi bir sürü nedenden dolayı hissedilecek duygudur.
(bkz: ziker misin sabaha mı bırakırsın)
cahillikte son nokta! bazı ezikler Türk Vatandaşıyım demeye bile gocunuyor da türkiye vatandaşı kavramını bir yerinden yumurtluyor. halbuki (bkz: anayasa), (bkz: 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı kanunu). Yaranız nerenizde??
(gelen eksiler üzerine yapılan ekleme: ne oldu eziklerim, gerçekler acıttı mı?)
türk'lükten utanmaktır ki türk olduğunu göğsünü gere gere söyleyememektir. yediği kaba tükürmek, içtiği suyu lanetlemek. yaşadığı yeri istememektir. türk olmaktan utanılmaz. gurur duyulur. ancak yönetimden, iktidardan utanılabilir. çünkü seni utandıran türklük değil, yönetim şeklidir. neyden utanacağını bilmen gerekir.
vize almak için konsolosluk önünde beklerken, barış gelinine ülkemde tecavüz edilirken, özürlü gence 19 kişinin tecavüz ettiğini öğrendiğimde, depremde ölü soyanları gördüğümde, hissetiğim duygudur.
bu kadar şehit verilirken , %47nin oyunu almış (en az %20 si kürt oyu) başbakan pkknın bir numaralı yalakası ahmet kaya ya iyi sanatçıydı diyerek övgüler düzüyorsa bu halka mensup olmaktan utanırım arkadaş. deveye diken insana s...n.
ecdanının yaptıklarını unutup üç beş çabulcuların oyununa gelip ülkesini sevmemektir.
bana hep utanmam gerektiği gerçeği dayatıldı.

ırkından utanmak, doğduğun yerden utanmak...

kıçını öptüğünüz ingilizler ile siyasi münakaşaya girdiğimde aşağılanıyorum arkadaşım. bana sen türksün, sus; senin kafan basmaz diyorlar. ben onların gözünde lise partilerinde eğlenenlere bakıp iç geçirirken etrafı toplamak zorunda olan ayak takımındanım.

ingiltere dediğin, yüzyıllar önce sırf deri renkleri koyu diye 60 kişilik gemilere 200 kişiyi balıkistifi yerleştirdikten sonra sağ kalanlarını satıp; köpek gibi çalıştırıp işleri bitince ölüme terkeden bir ülke. köle ticareti sayesinde dünyanın servetini kazandı, yüzyıllarca ekonomik sıkıntı çekmedi hayvan herifler.

amerika kıtasına gönderdiği vatandaşlarına bile köle gibi davrandı. iliklerini kuruttu. ağızlarına sıçtı. sömürdü. kendi vatandaşlarına yaptı bunu, aklında bulunsun.

şu an ağzımıza sıçanlar da onlar değil mi? sadece bir ülkeyi suçlamak yanlış tabii ama söz konusu sömürülmekse; sömüren yalnızca bir kişi değildir.

bazı şeylere kafan bassın sonra utanırsın türkiye vatandaşı olmaktan...

tanım: türkiye vatandaşı olmaktan utanmak kavramıdır.
(bkz: bsg)
"yediğin ekmek içtiğin su haram zıkkım olsun" denilesi bir durumdur.
türkiye vatandaşı olmaktan utanan, türklükten de utanan kişidir. insan ırkını kendi seçemez. bu yüzden içine doğduğu kültürü yüceltmeye çalışır insan. bunu yapacak cesareti olmayan insan basiretsiz cahil insandır.
türk olmak doğmak; pişman olunacak bir şey değil, öte yandan gurur duyulacak bir şey de değil.

insan kendi yapıp ettikleri ile guru duyar ya da pişman olur.

türk olmuş olmak insanın kendi yapıp etmesi değildir. random bir algoritma bile yok bırak türk olmayı kadın erkek olurken bile.

aynı şekilde x ülkesinin vatandaşı olmak da benzer bir şey. şans bir anlamda.

ama vageçilebilir değiştirilebilir bir şey. o sebeple gidersin başka ülkeye vatandaş olursun. ha zordur elbette. abd ingiltere kovalamak ama utanç çok ise kosta rika bile uygundur sonuçta işlemler de iki dakika sürmez herhalde.
daha çok türk vatandaşlığına karşı olmayı görüyorum duyuyorum. türkiye vatandaşlığı ile türk vatandaşı olmayı birbirine karıştıran zihniyet kanımca bunu bilinçli yapmaktadır. karşı koyuş türkiye vatandaşlığına değildir, 'türk vatandaşlığına' dır.
atalarının bu tporaklar için verdiği mücadeleyi hiçe sayıp, bu ülkenin devamlılığının umursamayan zihniyetin alternatif kaçış planıdır. amacına akıl sır ermez. bu zihniyetin atası olduğunu düşünmüyorum ama bizim atalarımız bu topraklara vergisini kan olarak ödemiş, gerekirse şehit, gerekirse gazi olmuş, el uzatanı öldürmüştür. bu asil ruhun kemiklerinin sızladığından adım gibi eminim. ayni asil ruh bu zihniyetin damarlarında da dolaşıyor olsaydı böyle bir söylem ortaya çıkmazdı. tamam refah seviyede yaşamak bizim de hayalimizdir ancak, yıllarca ekmeğini yediğimiz yere ihanet edip, yeşil beyaz kırmızı sözde bayrağın altında nöbet tutma hayali kuruyorsak ekmeği yediğimiz yerden kurşunu da yiyeceğimizden şüphemiz olmasın. sen zaten bu zihniyetteysen, emin ol şanlı türk ordusun senin kardeşinin askerliğine ihtiyacı yoktur. bil ki türk silahlı kuvvetleri vatanını seven, bayrağını seven, vatanı için canını tereddütsüz verebilecek vatan evlatlarından oluşan yüce bir kurumdur. bu ülkeyi asker kurmuştur, senin zihniyetindeki insancıkların dil uzatacağı, uzatabileceği bir topluluk değildir. tavsiyem bir an önce kimliğindeki türkiye cumhuriyeti ibaresini sildirmendir. (bkz: ya sev ya terket)
bu başlığa bu kadar boş, gereksiz milliyetçi entry girenleri gördükçe utancım tazelendi.
utancını'da alıp gitmesi gereken yalar söylemi. faşistliği istediği kılıfa uydurabilen, ben saldırıyorum haklıyım, sen saldırırsan faşistsin diyen, ülkeyi ortadan ikiye cart diye ayırınca cennetten bir bahçede yaşacağını sanan yalarların bu ülkeyi haketmedikleri belli zaten. umarım dimyada pirince giderken evdeki bulgurdan olursunda, götün tekrar eski yerine döner. *
kiev de yaşayıp türkiyeyi begenmeyen vatandaşların eylemidir.
şimdi otur bir sigara yak sonra düşün hayatında utanılcak okadar çok şey varken kalkıp böyle ahkam kesmeler sana yakıştı mı ? onu da geçtim hangi ülke de zam yok, vergi yok söyle hep beraber gidelim.* en nihayetin ingiltere de oturmuş senin gelmeni beklemiyordu.
zamanında türkiye cumhuriyeti kurulurken amerikan mandasında direnen zihniyetin 2010 yansımasıdır.
ameller niyetlere göredir mirim. şimdi diyorum ki ben, malım ve gelip sözlükte başlık açabiliyorum. o zaman ben mal dediğinin uludağ sözlükte yazar olarak vücut bulmuş haliyim.

başlığı ve altındaki entarileri okuyorum da, keyfim yerine geldi anasını satayım. tam da istediğim kıvamda ilerliyor, biraz iktidara, biraz siyasete, ehh ordunun canı can değil mi diyerek biraz da orduya giydireyim, en sonunda da kucağından yeni indiğim, halbuse yüzyıllardır gözü milletimizin götümüzde olan elin gavurunun sıcacık bıraktığım kucağına geri gideyim. olmayacaktır büyük ihtimalle ya ben en iyisi esas niyetim olan pkk sempatizanlığını, daha doğrusu türk ve türkiye düşmanı olarak vazifemi yerine getirip insanların damarına iyice bi basayım tam olsun. gerçi ben hafiften gerizekalı olduğum için idrak edemiyorum. yoklama kağıdı gelen adamı sittinsene yurtdışına çıkartamazsın devlet izni olmadıkça, olur da çıksan da, sonrasında 355 ayrı ülkenin vatandaşı da olsa kazara türkiye'ye dönüş yaparsa sike sike askerlik yaptırırlar kardeşime ama ben gerizekalı olduğum için bunu idrak edemiyorum, olsun bana giren çıkan olmaz. sonra da alayım ingiliz birasını oturayım yerime seyredeyim cümbüşü. gerçi ben kucak severim ama elin ingilizi kabul etmiyordu doğru ya. neyse, allahtan uludağ sözlük var mirim. bunları söyleyebileceğim başka bir yer yok ki. çıkıp uluorta bir mecliste söylemeye niyetlensem gemide filmi gelir aklıma ve vazgeçerim. ondan kelli iyi ki var uludağ sözlük. sıçıp sıçıp gidebiliyorum kafama göre.

başlığı tanımlamak gerekirse eğer, tahminen sonradan türkiye cumhuriyeti tabiyetine geçerek türk vatandaşı sıfatına haiz olan kimselerin yaşayabileceği durumdur. bu durumun oluşmasına çeşitli sebepler etken olabilir.