çok tartışılacak ve üzerinde kafa yorulacak bir konudur.

buz gibi sulardan gelen edit : başlık aylar sonra başa kalmış.
Tartisilmasi gerekli olan bir konudur, baslik on ayak olmak icin acilmistir efenim!
(bkz: hanım koş polemik var)
"hiç de bile" yanıtı vereceğim fikirdir. talas savaşı bizim bu topraklarda tutunmamızın ilk adımıdır. yoksa hala ötükende kıl çadırlarda oturup kımız içiyorduk. bu da kötü birşey değil ama pek ilerleme sayılmaz.
ama şimdi de ahirette çok ileride olacağız şeklinde cevaplandırılabilitesi yüksek önerme.
dogru bir önermedir.

açalım;

türkler araplar ile tanışmasaydı şayet; islamiyetle tanışma olmayacaktı. bu durumda göktanrı inancı veya mani dinine inancımız devam ediyor olacaktı.

bu durumda bizler şu anda ya http://www.nihalatsiz.org veyahut da turan sozlukde yazmaya devam ediyor olacaktık.

nasıl hoşuna gitti mi?

yürü be koçum kim tutar sizi!
anadolu'da çin kültürü görülecep akşama köpek yiyecektik.
islamiyeti insanlara yobazlık olarak tanıtan ve kendine gerçek müslümanlar adını veren kişilerin , insanlar üzerinde oluşturduğu sanrıdır.
din ve devlet işleri birbirine girdiği zaman asla kaçılamayacak sonuçlardan biridir.
çok rahat hatırlanabilecek örneklerden biri de ; matbaabının osmanlı imparatorluğuna 400 yıl kadar geç girmesidir. * bunun sebebi de kendisine dindar diyen din adamlarıdır.ne acıdırki matbaayı şeytan icadı olarak adlandırmışlardır.

ama bundan da acısı ; bu olayın hala günümüzde de yaşanmasıdır. birçok yenilik günah adı altında eleştirilmekte ve din adamları tarafından halka yanlış anlatılmaktadır.

yakın tarihten örnek verilecek olursa ; batmanda bez bebek yapan bir esnafın bu işi yapması imamlar ve din adamları tarafından allah'a eş koşmak , puta tapmak olarak tanımlanıp engellenmiştir.bir bez bebekle dahi zoru olan bu insanların ağlayan bebeklere yapacağı muamele düşünülesi bir durum değildir.

ancak tekrarlamak gerekirse ; islamiyet kesinlikle gelişime engel olmayan inançlar bütünüdür. hangi inançsız millet bir adım atabilmiştir merak ederim?

önemli olan sonuç değil o sonuca götüren sebeblerdir , eğer sonuç bir sorun olarak karşınızıa çıkıyorsa o sorunu çözmeye sebeblerden başlayınız.
bilgiziliği ve komikliği gözler önüne seren başlıktır. islamiyetin bilimi ve ilerlemeyi emrettiğini bilmeyen insan sözüdür. osmanlının nasıl 600 yıl dünyanın patronu olduğunu bilmeyen, avrupanın o tarihlerde saray penceresinden def-i hacet yaptıklarını bilmeyenlerin sözüdür. müslüman bilim adamlarının tarihini hiç mi hiç okumamış olması muhtemeldir. hatta genel olarak, tarih bilgisi zayıf olanların söyleyip tartışabileceği bir konudur.
e tabi birde misyonerlerin hristiyanlaştırdığı bazı afrika ülkelerine bakmak lazımdır,

evet birileri din faktörünü otoritesini güçlendirmek veya sıfırdan kurmak için kullanmaktadır mütemadiyen,

fakat bu islam' la sınırlı değildir,

hatta gerikalmış ülkelerle de sınırlı değildir , (bkz: george bush)

mühim olan dini skolastik kalıplara oturtmamak, baskı ve statüko aracı olarak kullanmamaktır,

bunu başaran batı, son 500 yılda islam uygarlığıyla rol değiştirmiştir.
(bkz: baslik aciyorum bilgisiz oldugumu gosteriyorum)
türkler ile arapların tanışması kanaatimce araplara büyük yararlar sağlamıştır. söyle ki, türkler göçebe bir millet oldukları için islamiyeti bir çok millete tanıtmışlardır, gittikleri yerlere islamiyeti de götürmüşlerdir. bu da diğer milletlerde -ki özellikle türk milletinde- gelişecek olan arap emperyalizmine ön ayak olmuştur. bu durumu en büyük kanıtı ise, osmanlıların vergi sistemlerinde uyguladıkları yöntemdir. müslimler ve gayrı müslimler olarak ikiye ayırırlar halkı. yani bir fransız bile olsanız müslüman olduğunuz takdirde sizin diğer müslüman türklerden bir farkınız kalmayacaktır. bu da osmanlı nın daha çok emperyal bir kimlikle ortaya çıktığını vurgular.

edit: bu arada hala osmanlı nın bir ulus devleti olduğunu zanneden milliyetçi arkadaşlara bir sözüm var;

he la milliyetçi la, tamam la öyle.
(bkz: islamiyetin turklere etkileri)
(bkz: islamiyetin yayilma sekli)
(bkz: orgazmdan sonraki ilk cumle)
Simdi efenim, talas savasinda baslayan turk - arap yakinlasmasi, bu savastan once yok denilecek bir durumdaydi soyle ki araplarin islamiyeti turk kabilelerine kabul ettirmek icin* turklerle yaptiklari ilk savas 712'de Semerkant'ta, 716'da Batı Türkistan'da, 737'de Hazar başkenti itil'de Arapların Türkler'e Müslümanlığı kabul ettirme savaşlarını yazıyor tarihler! ama tarihin bir sakasi gibi talas ovasinda yapilan arap cin savasinda turkler stratejik bir karar vererek kendi cikarlarina daha uygun secenek olan araplara yardim ederek cin gelismesini durdurmuslardir(bir tartisma da turklerin cinlilere yaptiklari yamuktur, bazi kaynaklar yanlis hatirlamiyorsam cin ordusu icindeki karluk turkleri bunlari bi guzel satmistir demektedir,sen gec arap tarafina yen sonra tabi cinlileri *), amma velakin bu sefer de arap kultur emperyalizmi altina girmislerdir akabinde takip eden yıllar icinde de topluca** muslumanliga gecisler gorulur! Gerileme arap kultur emperyalizmine giristen sonra baslamaktadir, ilk olarak kadinin yeri toplumda hizla yer degistirir, ahlaki kisitlamalar getirilir turk toplumuna! yani tabandan baslayan bir arap kultur emperyalizmine maruz kalinilan uzun yillar sonucunda devlet yonetimine kadar cikmayi basarabilmis bir islami yonetim gorulmektedir! sonrasi malumunuzdur, avrupanin bilem ilerisindeyuk vallah!
simdilik yuzeysel bir ozetle yetinelim efenim!
edit : abowww eksi rekoru kırıyorum!*
(bkz: eksi aliyorum mutlu oluyorum)
türklerin talas savaşı ile değil kılıç zoruyla esir edilerek, kanları dökülerek islamiyeti kabul ettikleri gerçeği göz önüne alınırsa geçerliğini kaybeden önerme...
gereksiz amacı polemik yaratmak olan başlık...
zamanda geriye gidemeyeceğimize göre sadece "keşke"dir.

fakat şu belirgindir: talas savaşı olmasaydı, öztürkçe konuşan bir millet ve daha özgün bir edebiyatın sahibi olurduk. bundan kastım osmanlıca gibi yapay bir dille kaybettiğimiz zaman, taklit ettiğimiz arap ve fars edebiyatı, ayrıca osmanlı zamanında halkın dilden ötürü kültüre yabancılaşması, cahil kalmasıdır.

bir diğer belirgin gerçek de eski türklerde -kımız içiyor denilerek aşağılanan atalarımızda yani- kadına daha çok değer verildiğidir. kurultayda eşinin yanında oturan ve söz alan hatunları düşünecek olursak...
(bkz: arap kultur emperyalizminin turkleri yozlastirmasi)
talas savaşı'ndan sonra araplaştırıldığımızı düşünenler, eğer bu savaş olmasaydı çinlileştirileceğimizi de düşünsünler. küçük penisli, kısa boylu, çekik gözlü, bayanların orası burası kıllı, geyşa çocuğu, hiroşimi ma masuka.
bir türlü mantık çerçevesine sokamadığım bir önerme, talas savaşı olmasaydı nasıl çok daha ileride olurduk bunu açıklayabilecek olan var mı ? elbette ki yok sadece senaryolar üzerinden bir şey üretilmeye çalışılıyor;yok efendim araplarla yakınlaşma olmazdı,gök tanrıya tapıp özümüze daha bağlı olabilirdikte, çinlileşebilirdikte,avrupalılaşabilirdikte,şu an ki rusyanın topraklarına yerleşebilirdikte,budizmi benimseyebilirdikte vs vs.bu ülkenin cumhurbaşkanlığı forsunda 16 yıldız var. hangi şartların altından nasıl tekrar ayağa kalkabileceğimizi kimse bilemez.ne olacağını bilmek imkansız zaten.bu da ne kadar mantıksız bir önerme olduğunu ortaya koyuyor ancak zaman içinde topluma yerleşmiş arap kültürüne tepki ve arap kültürüne verilmek istenen bir ayar göze çarpıyor.coğrafyadaki arap namelerinden elbette ki bende rahatsızım, bende isterdim ki daha özgün bir toplum yapımız olsun ancak tarihi ve sosyolojik şartlar bu şekilde gelişmiş,bu konuda da çoğu kimsenin yapabileceği birşey yok. demek istediğim " olmuş bitmiş şeylerin yerine olabilecek, bitebilecek şeylerin üzerine kafa yorun-ki aynı hatayı iki kez tekrarlamayın "
Kişide, BSG şeklinde entry girme isteği uyandıran başlık.
(bkz: sallamakta sınır tanımamak)
günümüz orta asya'sı ile, şuan ki türkiye'yi karşılaştırmamız sanırım polemiği çözer.