bugün

elleri, kolları çeşitli pozisyonlara sokup yinede bir türlü ulaşılamayan noktada olan kaşıntıdır.
kaşınıyordur, kaşımak lazım.
(bkz: yalnızlığın en çok hissedildiği anlar)
iğrenç birşeydir ya. etrafında uzun araç aramasına neden olur.
Yanindaki butun uzun aletleri kasinan bolgeye ulasmak icin kullanacagimiz an.
derhal bir ağaç bulunmalıdır ve oval haraketler ile sırt ağaca sürtünerek kaşınmalıdır.
en yakın kapıya sürtünülerek giderilebilir.
cinnet geçirmek için en büyük sebebtir.
öyle bir yer yok. * *
işkencedir, zulümdür.

yapma sırt, hainsin sırt. zalimsin. kaşıyamayacağımı bile bile en diye kaşıntı tutarsın orda.
böyle egzotik malzemeler, hediyelik eşya vb. şeyler satan dükkanlarda bu durumla ilgili bir aparat vardı. böyle tahta bir sopanın ucunu el gibi yapmışlar, tutuyorsun sopayı, tatlı tatlı kaşıyorsun.
kapı köşesinin belkide hayatı boyunca tek fayda sağladığı andır.
duvar, askılık falan varsa bir nebze de olsa giderilebilir.
insanı düşüncelere iteceğine delalettir. tam ortası mı az daha yukarda mı acaba sırtın tam ortası.
kaşıyacak biri varsa dert olmayan durumdur..
sıkıntıdır.
kilolu insanlarda sorun yapan kaşıntıdır, normal bir insanın elleri sırtın her noktasına ulaşabilir.
canın dayak istediğine işarettir. anneme göre.