bugün

biliyorum bir gün tekrar karşılaşacağız.

her şeyi unutup sarılacağız sıkısıkı, eskisinden daha sıkı hatta.

sen benim ilk limanımsın ve ben senden bir gün dahi demir almayacağım.

ne olursa olsun yine gel.

senin için doğmuşum, hep seninim.
Yarin duragan ve sıkıcı hayatıma son veriyorum. Ayrica burdan ayni anda 10 kiza mesaj atinca duyulmiycagini falan mi saniyorsunuz? Yavas amk yavas ac ayi gibi herkese ayni anda saldirmayin amk.
insanların genel olarka yaptıklarının hiç biri umrumda değil. ki zaten cogu gereksiz gözümde. ve hiç yoktan 3-4 milyar insan ölmeli ki dünya nefes alabilsin.
yapın istediğinizi yapın edin, hiç sorun değil ama insanların duygularıyla oynamayın .
Üst üste 5 gündür insan görüyorum, az kaldı kusacağım.

Cuma günü yaptığım 4 (dört) telefon görüşmesinin yorgunluğunu atamıyorum. Nasıl itici "hayır" diyorsam Bunlardan birinin çok kısa ve yüzeysel olmasından ötürü 2 gündür surat ekşitiyorum. Annem yaka paça düğüne götürüp göbek atmamı bekliyor. 1 haftadır sınav teslim okuldayım. Ebesinin hörekesindeki genel müdürlüğe gidip staj için toplu mülakata giriyorum. Doktorumdan nefret ediyorum. Şöyle Tasasız gürültüsüz Yalnız kalıp kahve içmeyeli 2 haftayı geçiyor.

Tempolu günlere, iş trafiğine evet fakat kendimle. ilgi odağı olmaya evet ama ertesi gün unutulmak şartı ile. sorulara, tepkilere evet ama kısa olmaması ve tekrarlanmaması şartı ile. Diyaloğa, telefon görüşmelerine evet ama aramadığım vakit aranılmamak şartı ile.

Introvert, dear.
Ben kıymet bilmez koca bir salagim.
Anlatmak istersin, fakat yorgunsundur. anlatmadan anlaşılmak istersin, mecalin yoktur. Sonra boşver dersin. Bırak kim ne düşünürse düşünsün.
her sabah uykusuzluktan ve bilgisayardan başım ağrıyor. buna rağmen hiçbir gece ikisini de bırakamıyorum.
Canım ameliyat olacak birazdan sozluk. Dua et iyi olsun. Içim kiyiliyor biliyor musun. Ben olsam onun yerine diyorum. Öyle güzel ki o, kılına zarar gelsin istemiyorum ama rahatlayacak inşallah. Yoksa yatırır miydim bıçak altına. Allah cümle hastalara şifa versin.
Nedeni yok ama kendimi yalnız hissediyorum.
Canımın sıkılmasından sıkıldım.
sıkıntıdan hunharca temizlik yaptım yetmedi spor yaptım yetmedi yemek yaptım aq daha da geçmezse kolumu bacağımı kescem değişiklik olur diye.
Yerde miyim gökte mi bilmiyorum. Kime ne hissediyorum onu da bilmiyorum. Kim ne kadar önem taşıyor bilmiyorum. Artık neyi sevdiğimi bile bilmiyorum. Ne yapmayı sevdiğimi, beni neyin hoşnut ettiğini? En kötüsü bilmemek. Dipsiz bi kuyuda gibiyim.düştükçe düşüyorum. Sonu yok.
Taştan bi kalbim var . kimseyi sevemiyorum. Ve bu durum hayatimi bombok ediyor.
evet sözlük nasıl başlayacağım bilemiyorum. bu sefer bir arkadaşımla ilgili yazacaklarım. kimseye anlatmadım , kimseyle de fikirlerimi paylaşmadım bir senle paylaşıyorum. iki yakın arkadaşım birbirlerinden hoşlanıyordu. doğrusunu söylemek gerekirse çocuk buna önce yeşil ışık yakmış işte mesajlaşmalar, şarkılar ,şiirler anlayacağın baya romantik şeyler. kız da nasıl bir tip olduğunu merak edebilirsin kimsenin etlisine sütlüsüne karışmayan , lan bile demeyen , her şeyi alttan alan uyumlu bir tip. kız ben istediğim kişiyi zaten bulamam felsefesinde hayatını sürdürürken karşısına bu çocuk çıkıyor. ama gel gelelim çocuğunda boşluğuna geliyor kızla tanışması. çocuk da hem yakışıklı hem de çok saygılı bir tip. kendi arkadaşım diye demiyorum nadir bulunan cinsten. ama tabi burda olan kıza oluyor. çünkü erkek olan arkadaşım baya duygusal , romantik şeyler paylaşıyor. kız kendini kaptırıyor. haklı da.o çocuk kime öyle şeyler yazsa herkes 1 hafta mal gibi gezer ortalıkta. şimdi sözlükcüğüm bu çocuğu da amma abarttın diyebilirsin. ama valla öyle. boylu poslu bir şeyde. koridorda beraber yürüyoruz kantine gidiyoruz mesela tüm kızlar çocuğa bakıyor. ben önce çocuğu tanıyordum. kız olan şu an ki yakın arkadaşımla sonradan tanıştık. biz kızla yakınlaşırken bana sorduklarından davranışlarından bir de gözlemlerimden ona aşık olduğunu anlamıştım. sonra ben kız arkadaşımın güvenini kazandıktan sonra kız her şeyi bana anlattı tabi. mesajlaşmalardı , konuşmalardı , ses kayıtlarıydı derken bende de yerine oturmaya başladı her şey. sonra erkek olan arkadaşım yavaş yavaş kendini çekmeye başladı. ortada bir sebep yokken. kendi çapında problemleri , sorunları vardı tabi. kız gözümün önünde acayip acı çekmeye başladı. çünkü çocuk onu kişiliği olarak baya etkiledi. kendi çapımda onları birleştirecek tekrar aynı muhabbeti yakalatmak için ortamlar oluşturdum , planlar yaptım. kız için hayatının en güzel dakikaları oldu. sevdiği çocukla ilk defa böyle ortamlara girdi , ilk defa cesareti ona iyi şeyler yaptırdı. ama çocuk için sıradan zamanlar olmaya başlamıştı. çünkü başkasını seviyordu her zaman. dediğim gibi kız onun sadece boşluğuna denk gelmişti. burda yine arkadaşım diye söylemiyorum ama kimsenin duygusuyla oynayan bir tip olarak algılanmasın, hepimiz çoğu zaman yaparız. hepimizin sevgimizi paylaşacağımız birini bulduğumuzda kendimizden bir parça veririz. o da ona sözlerini vermişti işte. kız ona onu sevdiğini güz dönemi başı söylemişti. çocuk bunu anlamıştı zaten onu olgunlukla karşılamıştı. onunla sevgili olmayı o da istemiş bir dönem ama sonunu göremediği için hiç bulaşmamış bu olaya. ona istediği zaman ona yazabileceğini , istediği zaman onunla buluşup konuşabileceğini ve onun her zaman yanında olacağını söylemişti. ama ötesi olamaz demek istedi kibarca. kız gözümün önünde yıkıldı , psikolojik olarak çok yormuştu bu olay onu. hissettiği duygular o kadar içtendi ki. tamam kendimi kapatıyorum dediği zaman çocuk önüne çıkmıştı. sonra da hayatından bir anda çekip gitmişti. unutamayacağını sanıyordu. kafasını bile kaldırmıyordu yürürken.ben dakikada 65874878 çocuk keserken yanımda yürüyordu sadece. çocuk kendi problemlerinden başını kaldıramıyordu ki arkadaşıyla ilgilensin. artık iyice kopmuştu ipler. üzerinden baya zaman geçti tabi. günün birinde kız arkadaşım biriyle konuşmaya başladı. bana sordu konuşsam mı konuşmasam mı diye.ben de ne kadar üzüldüğünü gördüğümden biraz da erkek olan arkadaşımı unutması için konuş tabi dedim.yoksa psikolojik olarak kötü olup içine kapanacaktı.neyse bunlar konuşmaya,mesajlaşmaya buluşmaya başladı derken baya ilerlediler.aylardır mesaj atmayan çocuk bunlar mesajlaşırken arada şarkı söyleyip ses atmalar ,instagramda yorum yapmalar falan kızın duygusal anlamda yine tuz buz etti.neyse ki şimdi flört dönemi başlamış diğer çocukla. geçen hafta buluştuklarında ne yaptıklarını anlattı bugün yemekhanede. ben baya şaşırdım anlattıklarına. abes şeyler değil , her flört çiftin yaptığı şeyler. arkadaşımın mutlu olmasını çok istiyorum hatta bunu yapması için konuş diye ben teşvik ettim. ama bir türlü çok sevdiği insanı ,erkek olan arkadaşımı, bu kadar çabuk unutmasını ben kabul edemedim arkadaş. buna hakkım yok tabi ama kız da neler çekti. onu o kadar severken şu an başkasıyla bir o kadar mutlu olması, şu günlerden aklına bile gelmemesi , itiraf ediyorum bana koydu sözlük. ama gel gelelim bunu arkadaşıma söyleyemeyeceğim.zaten şu zamana kadar bir sevgilisi olmamış,böyle şeyler yaşamamış. şu an o kadar mutlu ki. çünkü diğer çocuk sevgisine karşılık veriyor.onu ona hissettiriyor,yaşatıyor.masalda gibi şu an.eğer bunları ona söylersem mutluluğuna çomak sokan biri olarak hatırlanacağım.şimdi tekrar üçümüz bir araya geldiğimizde kim kime nasıl davranacak artık nasıl konuşulacak, keyifle yemekhanemizde yemek yerken espriler döndürebilecek miyiz,fakültemizin kapısında gırgır yapacak mıyız, kısacası eskisi gibi olacak mıyız merak ediyorum sözlük. burada da ortada kaldım. burada da dağıldık yine. hepimizi başka tarafa savurdu hayat.
Seni seviyorum!
"kendime geldim, baktım ki bende kimse yok.
sonra koştum, sana geldim, sende de sen yok.

anladım ki herkes başkasında kalıyor."
Bu kadar yakın olup konuşamayacak kadar uzak olmak bana bu hayattaki en büyük acılardan biri . Onu çok özlüyorum.
Hayatın bana öğrettigi. Artik kapali namaz kilan Allah kitap diyen kizlardan uzak durulmasi gerektigi. Ne cektiysem onlardan cektim. Vefa insanlik adina bir sey yok. Hic birine de hakkimi helal etmiyorum.
itiraf edip uyuyacağım iyi okuyun.
Ortak ders aliyoruz cocuk seker falan neyse ortak noktalarda var telefon numarasi falan aldik ettik derken cocugun wp durumu iliski tarihi yillardir suren bi iliskisi varmis. Allah bozmasin deyip 3 hayirla ugurluyorum. Sonrasinda ayriliyorlar yeniden konusuyoruz kiskanclik yapiyorum instada likeladigi kizlara takiyorum. Mesela biri benimle ayni sinifta olan kasarin onde gideni bi kiz. Yok diyor o kiz benim arkadasim. La kiz bunu geri takip etmiyor bile. Bu embesil her fotosunu likeliyor. Yapma diyorum yapiyor surekli tartisiyoruz. Kiza taktim ben. Kizin fotoraflar full meme. Neyse baya sogutuyor bu hareketleri sallamiyorum neredeyse o kizi takipten cikarmadigi icin bitiyor iliski.

az once bir seyler bakarken rastgele birine denk geldim. Ama cok alakasiz biyerde denk geldim. Neyse bakiyorum hmm ne guzel cocuk yav falan diyorum instasindayim cocugun. Sonra bi bakiyorum ki o nefret ettigim kizla cocugun boy boy fotoraflari... ayni sehirde bile yasamiyorum hicbiriyle amk. Istenmeyen ot dibinde biterin direk ornegi.
Kiz guzel.. salak falan ama guzel boylu poslu.

Hayat beni neden yoruyosun... hadi eyv.
Çiçeklerimle ilgileneceğim diye her gün en az yarım saat bahçeyle uğraşıyorum. Ne bileyim zararlı otları yolup hava alsınlar diye etrafındaki toprağı eşiyorum hafifçe.

Sinirim stresim varsa, bir şey canımı sıkmışsa ayakkabılarımı çıkarıp çimenlerin üzerine oturuyorum.

Başımın belası civcivleri bahçeye salınca kedilerimiz yemesin diye dört gözle kolluyorum etrafı.

iki günde sinirim stresim kalmadı sözlük şeker gibi bir insan oldum. Arada sırada birilerine tırnaklarımı çıkarıp kafa göz yolmak istesem de bence bu da bir gelişmedir.

En azından artık boğazlarına yapışmak istemiyorum.

Şunların güzelliğine baksanıza..

görsel
Yine sikindirik itiraflarınızı okumadığım başlık.
Bazen kendimi gerçekten bu dünyada yapayalnız hissediyorum. Başıma bir şey geldiğinde, anlık daraldığımda sıkıntı bastığında ailem hariç anlatabileceğim kimse yokmuş gibi sanki Arkadaşlarım var çok samimi olduğum ama kendi dertlerimle bunaltmak istemiyorum. Bana katlanmak durumunda kalmasınlar istiyorum.

Eğer her ne olursa olsun kapısını çalabileceğiniz, hiç tereddütsüz dertleşebileceğiniz, başınızı omzuna yaslayabileceğiniz birileri varsa çok şanslısınız demektir. Bana bu aralar lüks olarak görünüyor çünkü. Kıymetini bilin ve şükredin.
Ben kimim, neredeyim, ne yapıyor neden ve nasıl yaşıyorum... Hiçbir şeyin farkında değilim. Nasıl biri olduğumu bile bilmiyorum ya da ne istediğimi... Kendime bunu neden yapıyorum...
Aşırı alaycıyım fakat insanlar onları ciddiye aldığıma inanıyor. Banane emenike.
Büyüdükçe birseylere daha kolay alisilir sanılıyor, öldürmeyen güçlendirir deniyor, tecrubeliyiz ya atlatilir sanıyoruz, hepsi yalan. Idare ediyoruz mecburen ama yaşlandıkça gucsuzlesiyoruz. Daha kirilganlasip korumasız hale geliyoruz. 30 yaşındayım ama bazı şeylere eskisi kadar direnç gosteremiyourm. Gucum bitiyor. Ne varmış ki dediğim seyler kolumu kanadimi kırıyor. Memleketteyim, çok mutluyum. Istanbul a gitmeyi hiç istemiyorum. Düşüncesi bile fena yapıyor. Ne zaman biter askerligimiz hiç bilmiyorum. Sonrası nerde nasıl olur bilmiyorum. Geleceğe dair hiç birşey bilmiyorum. YalnıZca burdan gitmek istemediğinden eminim. Oysa ben memleketinden uzakta kalmaktan etkilenmeyecek, sevdiği adamla her yerde yaşayabilecek bir kadindim. Değilmişim anladım. Hem anam babam memleketim hem de kocami istiyorum. Uzaklık tam olarak bitsin isterim ama onun da memleketi var. Bilmiyourm nasıl olacak ne olacak ama uzakliklar bitsin. Azalsin sozluk. Gurbetlik çekmek istemiyorum artık. Bu beni herşeyden daha çok yoruyor.
Off yine bi mutsuzluk, tatminsizlik... sikiyim ruh halimi.