bugün

sınırları olan bir insana acının getirdiği, en getirebildiği şey sigara. ya da gelmesine izin verdiğim tek bağımlılık sigara. umuda bağımlılık mı dedim kendime, yoksa sigaraya mı? sigara oldu seçimim. bu da benim umuda karşı dik duran güçlü ruveyda hallerim. ne kadar ironik. biri beni durdursa diye bekliyorum. kim durdurabilir diyorum sonra. sonra kapılar umuda çıkıyor. lanet umut.
Feridun amca herşey çok saçma
Yaşam geliyordu üstüme hiç yer yoktu kaçmaya...
ne yapmak istiyorsun bi bilsem amk.
gülen yüz yapınca swh çıktığını kısa zaman önce öğrendim *
şu dakika babamla karşılıklı oturmuş kız isteme provası yapıyoruz sözlük. *
erkek kardeşimiz yok, kuzenime kız isteyecek yarın akşam *.
aha şimdi de google a "kız isteme yöntemleri yazdı" okuyor. * yarın gelin ve damat adayı kadar heyecanlı olacak tek kişi sanırım babam uyku tutmadı adamı.
icimden trolluk bile yapmak gelmiyor, asiri mutsuzum.
penceremi kapatıp, twitter'a girmeyerek bütün gün sadece güreş izleyerek geçiresim var. dayanmak zor geliyor artık. başbakan her mitinge çıktığında benim hakkımda konuşuyor çünkü. kendi yaptığı her kötülüğü ben yapmışım gibi gösteriyor. ben ve benim gibi düşünen herkes kötüymüş gibi.

gezi olayları patladıktan 3 gün sonra ananem vefat etmişti ve ben hem onun yasını tutmak hem de ailemin yasına destek olmak için debelenirken bu kadar koymamıştı. tabii o üç gün yediğim dayağın ve sonrasında twitter başında arkadaşlarımın başına bir şey gelmesin diye dua edişim asla aklımdan çıkmadı. ama kısa sürmüştü. bu kez öyle bir şansım da yok. bu adam ne dese, bana, bize nasıl sövse anında haberdarım. çok koyuyor artık.

30 mart'ta oy kullanmak için izmir'e gideceğim, boynumun borcu. ama ondan da tırsıyorum. ben babamla aynı şehirde oy kullanmayacağımızı sanıyordum, meğersem öyleymiş. böyle bir seçim döneminde çok sevdiğim o adamla yan yana olmak çok kötü sonuçlar doğuracak. adam hardcore ak partili, tayyip'e tapanlardan. bakalım o birkaç günü nasıl atlatacağım. herhalde oy verdikten sonra girer mutfağa paso kurabiye yaparım.

yeterince şey duydum, gördüm, yaşadım. 30 mart'a kadar kendimi bir yere kapatsam bir şey kaybetmem, üzerine ruh sağlığımı kazanırım diye düşünüyorum. benim için en iyi kaçma yolu güreş izlemekti. son raw'daki #occupyraw meselesi onu da bozdu.

bana her yol bozuk bir kafa.
itiraf edecek kadar bişeyim yok galiba mutlu da değilim mutsuz da nasıl adam oldum ben. Asosyal bi çare boş beleş yaşayan. Ama en çok sevdiğim ayın 15 oluşu ve benim cebimin para görmesi .
Inanılmaz mutlu, inanılmaz enerjik, fazlasıyla umut yüklü bir insanım. Gülmek için yaratılmış gibiyim. Herkes gülsün diye.

Kalp çarpıntısından sürekli kusuyorum. Yine çarpıntıyla uyandım. BAzen o kadar çarpıyor ki düşüncelerimi bile duyamıyorum.

Babam hasta. Bayağı hasta. Ama dün kapıyı açtı. Önce anahtarımla eve girmediğin için pişman olup özür diledim. Sonra bu zevki çok fazla yaşamayacağımı farkettim, o koridorda yürürken arkasından bakınca. Keyfini çıkarmaya Karar verdim bu yüzden.

Dans Kursu'nda biri spor çantamın cebine tadımca koymuş Antep fıstıklı. En sevdiğimden. Cesaretini toplayıp gelsin nikahı basacam.

Genç kız gibi değil de genç bir kadın gibi hissetmeye başladığımdan beri kadın ve anne olma duyguları üzerinde fazla hassaslaştım. Ve yıllardır babam diye iddia ettiğim önceliğimin aslında annem olduğunu farkettim.

Annem bu hayatta başıma gelen en güzel şey. Onu kırdığı için abimi bıçakladım hiç de pişman değilim.

Anneme anneanne olmak ne de güzel yakışır. Bir çocuk doğurmak ve onu annemin terbiyesinde büyütmek istiyorum.

Her şey mükemmel olmasa bile mükkemmel görünsün isterim. Yaptığım bir şeyin yetersiz ya da yanlış olduğunun söylenmesinden nefret ederim. Bu sebepten adam öldürebilirim.

iş yerindeki bir çocuktan nefret ediyorum. Görünce sinirlerim çok bozuluyor ve çarpıntım çok artıyor. Geçen gün yine ota boka pürüz çıkarttı. Sıratının ortasına yumruk atmak istedim.

Sürekli sanal alışveriş sitelerinden alışveriş yapıyorum. Paket geldiğinde içinde ne olduğunu bilmeme rağmen heyecanlanıyorum. Rahatsız mıyım neyim?

Sevdiğim adam beni haketmiyor. Aramızda kilometrelerce hüzün var. O utancından yüzüme bakamıyor ben kıyamadığımdan. Onu çekip almak istiyorum. Adamı cebimde taşıyasım var.

Yarın çok önemli bir gün. Başarmam gerek. Başaramazsam gökyüzü üstüme çöker. Bana başarmak yakışır. Çok dua istiyorum.
itiraf ediyorum ;
artık ablama karşı hiçbir şey hissetmiyorum.

hacettepe yazabilecekken o istanbulda okuyor ve yurtta kalmaktan bıkmış diye dış baskılarla istanbul üni yazdım. ev tuttuk.

2.senemizde dağınık olduğum için bağırdı. kendimi düzelttim. konuşmamaya başladık.

sonra 4saatlik bulaşıktan bıraktığım makyaj çantasına kadar insan öldürmüşüm gibi bağırmaya başladı bana. her seferinde hakaretler etti. 8-10 tanesine ağzımı açmadım. sadece kendi kendimi üzdüm.

banyoda şampuan devrilmiş haberim yok. yine adam öldürdüm galiba dedirtecek bir bağırış duydum. ilk defa cevap verdim. üstüme saldırdı hümanist sosyalist ablam. bi tokat yedim tutmaktan başka hiçbir şey yapmadım. halbuki ne garip yıllarca ailem ve çevrem böyle saldırgan şeyleri hep benden beklerdi, çetin cevizdim ya. kimseye derdimi anlatmaz sessizce ağlardım. insanın ne yaşadığı ağlayışından belli olurdu bana göre. ablam bağırarak ağlardı. anneme ağlardı. bense annemden kaçar ağlardım duymasın diye sessizce.
gel gelelim ablam bize gelen paraları annemin babamın parası ilan etmiş fakat burdan mantık kuramamış olsa gerek ki tartışmadan burası benim evim diye bağırmış bulundu. teknik olarak benim sayemde burda yaşıyor ve ben senin yüzünden daha az kaliteli bir eğitim alıyorum.
yurda çıkmak için babamı arıyorum. babam kovulduğumu anlamak istemiyor. evden ayrılmak istediğimi düşünüyor. çünkü kavgaları hep lutesyumunsimgesi çıkarır.
evden çıkacağımı duyan abla mesaj atıyor. "özür dilerim bi daha olmayacak bari giderken iyi olalım " yaaa sözlük. abla zaten göndermek için iki aydır psikolojimi bozuyormuş. ne planı var bilemiyorum tabi. ama kafamda iyi biri olarak kalmayacak artık eminim. haa yetim çocuklara yuva olacaksa tamam.

evden ayrılıyorum bugün yarın. belgelerim tamam nerdeyse. öyle ya insan ailesinin olmadığı yerde nasıl daha mutlu olabilir diye bile düşünmüyorum. gideyimde çöp kovasına gireyim, o derece!

umarım bundan sonrası bari iyi gitsin. dua edin olur mu benim için?
ilk gerçek itirafımı 2010 yılında (#6622330) yapabilmiştim ve 27 yıllık hayatımda bunun kadar ne acı yaşanmışlıklarım var ki, yazsam neler düşünürsünüz acaba.
dershaneye yarım saat erken geldm sözlük. kafam çok karışık. anayasa dersinde uyusam mı?
itiraf ediyorum az önce bu başlığı önce "sözlük yazarlarının iltifatları" sonra da "sözlük yazarlarının iftiraları" okudum.

günaydın.
Gidenim, cok buyuk hata yaptin.
artık onu özlemiyorum sözlük, bugün farkettim kaç gündür ne yapıyor acaba diye düşünmüyorum. fakat iyi mi kötü mü işte bunu bilmiyorum. iyice hissizleştim.
Günler yetmiyor, bitmiyor. Keşkem 24 saat değil de temizinden bir 40 saat olsaydı bir gün. Çalışıcam ama bakmışım ki sabah olmuş, vizit başlamış, hastalar akın akın başka yer yok gibi servise yatmış hobaa ama haftaya da sınav vardı? Böyle zamanlarda kendimi kopyalamak istiyorum, aynı anda 5-6 işi bir arada yapabileyim.
Aslında o kadar yazacak çok şey var ki ama bir şey diyemiyorum artık gücüm kalmadı hazirandan beri umutluydum ama artık bir umudum kalmadı ben bu olanlar için direnirken gaz yerken dayak yerken direnirken babam berkin için alevi dedi.
Ondan gerçekten nefret ediyorum.
yanlış dolmuşa binip kayboldum sonra dolmuşla geldiğim yolu götüm götüm geri döndüm tanıdık bir yer bulana kadar yurda geldiğimde ayakkabılarım ayağıma vurmuştu.
bugün doğum günüm ve her geçen sene daha bir hüzünlü yaşıyorum. geçmiş senede kaybettiğim, hayatımdan çıkan insanlara bakıyorum. hepsini özlüyorum, hepsiyle geçen günlerimi. iyi bir insan değilim. iyi bir insan değilim ama bugün doğum günüm, nice senelere amına koyuyum.
Dün ne kadar ictiysem, eve nasil geldigimi hatirlamiyorum. O degil ustumu de degistirmisim. Allahtan bobrek yerinde.
Ohaa gozumu kapadigimda hala basim dönüyo.
Aşırı şekilde hastayım. Nefes almaya halim yok haftaya sınava girmem gerekiyor yarindan itibaren 6 gün boyunca deneme sınavlarına gircem. Ölüyorum ya şu gribi en kısa yoldan nasıl atlatabilirim...
Bende şans olsa zaten... of of.
Bazen birinden soğumam o kadar an meselesi oluyor ki.
bir insanın aslında diğerleri gibi olduğunu anladığım an her şey geçiyor.
Bütün takıntım bitiyor.
otuzbir çekmekten çıldırdım.
bu sabah uyandığımda ereksiyon olmuşum. götüm başım dağınık, gözüm yarım yamalak açık, saçlarım sik gibi kalkık bir vaziyette salona gittim. birazda kanepeye atacaktım kendimi. amına koyim. bir girdim salona benim yaşımdaki kızlarla annem var. gülüşüp kek yiyorlar. çok utandım. amk yaa
Çünkü doğru sandığın kişi hayatında verdiğin en salak kararın ta kendisi.
güncel Önemli Başlıklar