bugün

vakti gelince o biletleri elime alıp vay be ne günlerdi diye gülümsemek için bir yıldır yaptığımdır.
ufakken yaptigim eylemdi. buyuk britannica'nin bir cildinin arasina saklardim hatta.

neden yaptigimi bilmiyorum.

sakladigim biletler arasinda van helsing, catwoman gibi filmler vardi. oyle iste.
görsel

Bundan birkaç ay önce taksim'deki Fransız kültür merkezinde bir film gösterimine gitmiştim. Onun biletini saklıyorum.
istemsiz yaptığım olaydı aslında. gerekli gereksiz elime geçen kağıt parçalarını ya çantama ya cebime attığım için birikiyor bi şekilde. ama sorsanız nerde saklıyosun diye ben bile bilemem. bir bakıma kendileri saklanıyorlar. konser biletlerini saklamak candır asıl.
sevdiğin kıza önem verdiğini göstermen için yapılan eylemdir.
anısı olan bir bileti saklamaktır. onun elinin ilk defa tutulduğu anı barındırır filmden bir sahne belki de.
yılları biriktirmektir. alınan hediyelerin paketlerini bile saklayan biri olarak bu da yapmış olduğum bir şeydir.
lisedeyken çok fena yaptığım eylemdir. yüz kadar biletim olmuştu. sonra attım tabi devamı gelmeyince.
senin hakkında konuşuyorlar dediler geldim.

yüzlercesini saklayarak benim de gerçekleştirdiğim eylemdir.
29.03.2002 tarihinde a beautiful mind'ın biletinden başlamak üzere günümüze kadar izlediğim tüm filmlerin biletlerini saklıyorum. arkasına not aldıklarım olmuş. arada bir çıkarıp yad ediyorum geçmiş günleri. uzun vadede çok dokunaklı oluyor.
eskiden sinema olmayan şehirlerde uzun süre kalıp ankaraya muğlaya üniversitelere giden ablam ve abimin sinema betimlemelerinde çok etkilenip izmire taşındıktan son her sinemaya gittiğimde yaptığım eylem. mutemelen hala bir kutumda saklı duruyordur.
saklama manyakları için gayet masum, normal kişiler için haddinden fazla gereksiz.
güzel bir anıdır, hatıradır, özlemdir... gereksiz değildir.
sonradan bakıp bakıp tatlı bir tebessüme neden olan, gerekli olay.
kızlara özgü bir davranış biçimidir.kadınlara demiyorum bakın kızlara özgüdür.herşeye anlam yüklemek için yanıp tutuşan bünyeye ilaç gibi gelir.bu devirde sinemaya gidilebilecek kaç kişi kaldı ki zaten.
yapılması hoşa giden eylemdir, zamanla silikleşmeye başlar yazıları zaten okuyamazsın ama yine de güzeldir. yaşadığı günü unutmayıp, ölümsüzleştirmeyi fotoğraf yerine bu tarz şeyler yaparak mutlu olmanın bir çeşididir. yaşadığı günün değerini saklamakta olabilir aslında.
(bkz: anı)
bir çeşit koleksiyondur. sinema bileti saklayan insan bir tek onunla yetinmez o koleksiyona tiyatro konser vb. gibi aktiviteleri de katmadan duramaz.
sevgiliyle gidilen seansların biletleri saklanır genelde kızlar yapar ayrılık durumunda acı verir.
evlendikten seneler sonra fotoğraf albümüne bakarken, aradan çıkıp yaşanılan nostaljiye başka bir lezzet katan en kıymetli bilettir.
bunu yapan kişi çoğunlukla aşıktır. şöyle ki, çiftimiz sosyal olma telaşıyla sinemaya gider ve çıkışta genellikle er kişi yanındaki dişiye '' al aşkım sakla bunu'' diyerek bu çılgınlığı başlatmış olur. aradan zaman geçer, gidilen sinema, tiyatro, konser vb. aktivitelerden arta kalan biletler dişinin elinde biriktikçe birikerek ''anı'' olur. çiftimiz ayrıldığında ise bu anılar dişi kişiye görsel bir hatırlatıcı görevi görerek daha fazla acı çekmesine sebep olur. o yüzden yapmayalım bunu. hatta yapanları uyaralım.
maç bileti koleksiyonu yapmanın diğer bir çeşitidir.
hatırası olan filmin biletini saklamaktır. sevilen arkadaşlarla güzel bir yaz akşamı seyredilen bir inception biletini saklamak unutulduğu anda gördüğünüzde eski bir hatırayı canlandrması bakımından iyidir.
(bkz: sevgiliden ayrıldıktan sonra yakılacaklar)
gerekli bir eylem olabılır dogru bı ılişkıde.
Can sıkıntısından ne yapcağını şaşırmaktır.