bugün
- ilkokuldaki sevgilinizle yaptığınız çılgınlıklar8
- sinovac mı biontech mı12
- hadise'nin külotla marş söylemesi26
- albay kemal13
- bu gece intihar edeceğim9
- bütün pitbullar uyutulmalı14
- sözlük yazarlarına acı ama gerçek bir şey söyle9
- son 22 yılın özeti10
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni8
- allah neye benzer8
- okan buruk'un rakiplerine küfür etmesi19
- kulaklığını paylaşan erkek cuckold mudur8
- keyiflenmek için ne yapıyorsun9
- fettullah gülen'in ölmesi26
- kılıçdaroğlu'nun yeniden aday olacağım demesi19
- anın görüntüsü9
- ateist ve deistler bunu açıklasın12
- fenerbahçe23
- karısının onlyfans açmasına izin veren erkek11
- sözlük abazanları kız bulduğu zaman olacaklar8
- galatasaray29
- allah intikam sahibidir15
- fenerbahçe amblemindeki ot11
- kur an çevirisi yapmanın haram olması34
- mauro icardi23
- ülkemde başı açık tavuk is te mi yo rum8
- fransız kızın üzerine işeyen göçmen15
- dilan dere ile evlenmek11
- müslümanların anadili arapçadır13
- ali koç9
- sevgiliyle uyumak13
- kadın vücudunun olağanüstü bir tasarım olması8
- emre belözoğlu15
- sözlüğün en iyi yazarı olmak11
- mert hakan yandaş16
- abberrline9
- 2023 2024 sezonu süper lig şampiyonu galatasaray17
- israil'in refahta sivil çadırlarını vurmasi27
- online 28 yazar şu an ne yapıyor9
- fenerbahçe'nin gs'nin balonunu patlatmış olması20
- icardi190511
- astrolog meral güven20
- galatasaray ın verilmeyen penaltısı9
- hamas9
- para bok huzur yok10
- galatasaray'ın hakemleri kutlamalara çağırması11
- neden yazarlık yapıyorsunuz11
- true karı mı9
- satrançta oyuna beyazın başlaması8
- 195 lik erkek olarak 150 lik kızla çıkmak12
1.Element veya başka maddeleri bir araya getirerek yapay olarak bileşik cisimler oluşturm,bireşim.
2.Yalından karmaşık olana,külliden cüziye,zorunludan olasıya,ilkeden onun uygulanmasına,genel yasadan bireysel duruma,nedenden etkiye,öncülden varılan sonuca giden düşünme biçimi,bireşim,terkip.
2.Yalından karmaşık olana,külliden cüziye,zorunludan olasıya,ilkeden onun uygulanmasına,genel yasadan bireysel duruma,nedenden etkiye,öncülden varılan sonuca giden düşünme biçimi,bireşim,terkip.
Ateş Benice'nin 1983 Antalya Film Şenliği'nde Altın Portakal Ödülü'nü de kazanan 35 milimetrelik çizgi filminin adı..
ece ayhan şiiri.
şu taşbasması
işkence usülleri kitabı
nerede basma iş
babil'de
babil'de bir çocuk demek
bizi kullanıp kullanıp duruyormuş
ama biz bu değiliz ki
daha ilk sayfalarda
karşımıza çıkıveriyor
başkasının gözleri
başkasının ağızları dudakları
babil'de basılmış
birer birer açılan
hayatımıza.
şu taşbasması
işkence usülleri kitabı
nerede basma iş
babil'de
babil'de bir çocuk demek
bizi kullanıp kullanıp duruyormuş
ama biz bu değiliz ki
daha ilk sayfalarda
karşımıza çıkıveriyor
başkasının gözleri
başkasının ağızları dudakları
babil'de basılmış
birer birer açılan
hayatımıza.
hegel'in diyalektik felsefesinin ürünüdür.
birden fazla öğeyi bir araya getirme. Karşıtı çözümlemedir.
mehmet eymür'ün son dönemlerdeki gelişmeleri belgeleriyle, düşünceleriyle anlattığı ikinci kitabı..
iki farklı maddenin birleşerek kendi özelliklerini kaybedip yeni özellikte bir madde meydana getirmesi olayı.
çeşitli ögeleri bir araya getirme, bir bütün içinde birleştirme. bu birleşmenin sonucu. karşıtı çözümleme'dir.
türkiye'de, bilhassa istanbul'da, başta tekstil firmaları olmak üzere, birçok firmanın kullandığı programlar grubu. en ünlüsü tekstil yönetimi üzerine olan versiyonudur. nasıl bu kadar ünlü olduğunu anlamak güçtür, zira içi boş ve kullanışsız bir programdır. bugüne kadar ipliğinin pazara çıkmamış oluşu türk tekstil sektörünün bilinçsizliğine bağlanabilir.
Ortaya sunulmuş olan Tez'in zıttı olan senteziyle birlikte tepkimeye girerek Hegel'in Diyalektik mantığının işleyişi sonucu ortaya sunulan sonuç.
kullanımı en rahat muhasebe programı. özellikle banka işlemlerini muhasebeden nefret eden bana bile sevdirebilmiş tek programdır. eta ve sıkıcı logo' dan çok daha iyidir.
Tam adı Sentez birleşik basım sanayi ve Tic. Ltd. Şti. olan yayınevi.
Düşüncenin ayrı öğelerini, ya da ayrı düşünce veya ideolojileri mantıksal bir tarzda eytişimleştirerek bir araya getirme işlemi sonucunda meydana gelen şey.
(bkz: tez sentez antitez)
Diyalektik kavramı, kelime kökü diyalog ve etik kurallı bir şekilde tez ve antitezin ortaya konulmasıyla belli bir konu üzerinden ortak değerlerin inşası anlamına gelir, yani tartışılmış bir şekilde tezden senteze geçmiş, farkında olunmadan tekrar tartışılmasında gene aynı soru ve olası varsayımsal cevaplara ulaşılacak kavram değerlerine verilen genel adlandırmadır.
Başlangıçta tartışma sanatı ya da çelişkili yollardan muhataplarını ikna etme sanatı anlamına gelmektedir. Karşıtlıkları kullanarak gerçekleştirilen akıl yürütme biçimidir, diyalektik ve Sokratik yöntem, tartışma ve düşünme sanatı olarak diyalektiğin Antik Çağ'daki en yetkin halidir. Değişimin ve hareketin sürekliliği düşüncesi bu aşamada diyalektik olarak ifade edilmiştir. Bir fikirden ya da ilkeden içerdiği olumlu ve olumsuz bütün düşünceleri çıkarma yöntemine diyalektik denilmekteydi.
Platoncu anlayışta fikirler, gerçek anlamına geldiklerinden diyalektik, fikirlerin diyalektiğidir. Ama başka yönlerde, duyulur olandan nesnelerin fikirlerine ulaşma ve giderek bu nesnelerin ve bilgilerin saf değişmez ilkelerini ya da yasalarını bulgulama anlayışı olarak da ortaya çıktığı görülür. Heraklitos'un "aynı ırmakta iki kez yıkanılmaz" sözü diyalektiğin başlangıç halindeki açık tanımını göstermektedir. Diyalektik üzerine bütün çalışmaların başlangıç noktası burasıdır. Oluş ve değişim kavramları bu noktada diyalektik anlayışın temel kavramları olarak belirirler. ilk Çağ filozoflarının birbirine zıt yönlerde de olsalar diyalektikçi oldukları söylenebilir. Sokrates'te ve Sofistler'de diyalektik yöntemin belirli şekillerde kullanıldığı bilinmektedir. Aristoteles, diyalektiğin babası olarak Heraklitos'u değil Elealı Zenon'u gösterir. Zenon'un diyalektiği bir tür özdeşlik düşüncesine dayanır. Zenon, diyalektik yöntemi kullanarak hareketin olanaksızlığını gösterir bir dizi paradoksla. Ona göre evrende görülen çokluk ve çeşitlilik yanıltıcıdır, tıpkı hareketin yanıltıcı bir görünüm olması gibi.
Hegel'e gelindiğinde ise tam bir felsefi çalışmayla ortaya konulur diyalektik. Bir yöntem olarak içerimleri kuramsal bir açıklamayla ortaya konur. Buna göre diyalektik, Mutlak Fikir'in tez-antitez-sentez diyalektik üçlü hareketiyle gerçekleşmesi ve bunun bu şekilde anlaşılması yöntemi olarak değerlendirilir. Hegel, düşüncenin hareketinden sezinlediği diyalektiği, evrenin hareketine yöneltmiştir; çünkü Hegel evreni "maddeleşmiş bir fikir" olarak görürdü. Başka bir açıdan Hegel'e göre düşünce ve varlık özdeştirler aslında. Burada diyalektik, bütün düşüncenin ve varlığın gelişim sürecidir.
Marx, bu düşünüş sürecini tersine çevirir, Hegel'in yolundan giderek diyalektiği maddeci bir temelde değerlendirir. Diyalektikte hareket başlangıcından itibaren, çelişki kavramıyla ve dolayısıyla karşıtlık kavramıyla bağlantılı olarak açıklanmaktadır; Marx maddenin hareketinin diyalektik iç çelişkilerinin ürünü olduğunu ileri sürer ve düşüncenin diyalektiği de bu noktada maddenin hareketinin bilince yansıması olarak değerlendirilir. Bu nedenle Marksist felsefe diyalektik materyalizm olarak ifade edilecektir. Böyle algılandığı için de diyalektik yöntem, giderek diyalektik hareketin bilimi haline gelmiştir. Marx ve Engels ile diyalektik artık tamamen neredeyse bugünkü anlamına kavuşur. Bunun en doğru ve akılcı tarifini Engels vermiştir: Diyalektik, 'dış dünyada ve insan düşüncesindeki hareketin genel yasalarını inceleyen bilimdir'. Bu tarif ile diyalektiğin gelişmesinin tamamen bilimlerin gelişmesine bağlı olduğu söylenebilir
Diyalektik kavramı, kelime kökü diyalog ve etik kurallı bir şekilde tez ve antitezin ortaya konulmasıyla belli bir konu üzerinden ortak değerlerin inşası anlamına gelir, yani tartışılmış bir şekilde tezden senteze geçmiş, farkında olunmadan tekrar tartışılmasında gene aynı soru ve olası varsayımsal cevaplara ulaşılacak kavram değerlerine verilen genel adlandırmadır.
Başlangıçta tartışma sanatı ya da çelişkili yollardan muhataplarını ikna etme sanatı anlamına gelmektedir. Karşıtlıkları kullanarak gerçekleştirilen akıl yürütme biçimidir, diyalektik ve Sokratik yöntem, tartışma ve düşünme sanatı olarak diyalektiğin Antik Çağ'daki en yetkin halidir. Değişimin ve hareketin sürekliliği düşüncesi bu aşamada diyalektik olarak ifade edilmiştir. Bir fikirden ya da ilkeden içerdiği olumlu ve olumsuz bütün düşünceleri çıkarma yöntemine diyalektik denilmekteydi.
Platoncu anlayışta fikirler, gerçek anlamına geldiklerinden diyalektik, fikirlerin diyalektiğidir. Ama başka yönlerde, duyulur olandan nesnelerin fikirlerine ulaşma ve giderek bu nesnelerin ve bilgilerin saf değişmez ilkelerini ya da yasalarını bulgulama anlayışı olarak da ortaya çıktığı görülür. Heraklitos'un "aynı ırmakta iki kez yıkanılmaz" sözü diyalektiğin başlangıç halindeki açık tanımını göstermektedir. Diyalektik üzerine bütün çalışmaların başlangıç noktası burasıdır. Oluş ve değişim kavramları bu noktada diyalektik anlayışın temel kavramları olarak belirirler. ilk Çağ filozoflarının birbirine zıt yönlerde de olsalar diyalektikçi oldukları söylenebilir. Sokrates'te ve Sofistler'de diyalektik yöntemin belirli şekillerde kullanıldığı bilinmektedir. Aristoteles, diyalektiğin babası olarak Heraklitos'u değil Elealı Zenon'u gösterir. Zenon'un diyalektiği bir tür özdeşlik düşüncesine dayanır. Zenon, diyalektik yöntemi kullanarak hareketin olanaksızlığını gösterir bir dizi paradoksla. Ona göre evrende görülen çokluk ve çeşitlilik yanıltıcıdır, tıpkı hareketin yanıltıcı bir görünüm olması gibi.
Hegel'e gelindiğinde ise tam bir felsefi çalışmayla ortaya konulur diyalektik. Bir yöntem olarak içerimleri kuramsal bir açıklamayla ortaya konur. Buna göre diyalektik, Mutlak Fikir'in tez-antitez-sentez diyalektik üçlü hareketiyle gerçekleşmesi ve bunun bu şekilde anlaşılması yöntemi olarak değerlendirilir. Hegel, düşüncenin hareketinden sezinlediği diyalektiği, evrenin hareketine yöneltmiştir; çünkü Hegel evreni "maddeleşmiş bir fikir" olarak görürdü. Başka bir açıdan Hegel'e göre düşünce ve varlık özdeştirler aslında. Burada diyalektik, bütün düşüncenin ve varlığın gelişim sürecidir.
Marx, bu düşünüş sürecini tersine çevirir, Hegel'in yolundan giderek diyalektiği maddeci bir temelde değerlendirir. Diyalektikte hareket başlangıcından itibaren, çelişki kavramıyla ve dolayısıyla karşıtlık kavramıyla bağlantılı olarak açıklanmaktadır; Marx maddenin hareketinin diyalektik iç çelişkilerinin ürünü olduğunu ileri sürer ve düşüncenin diyalektiği de bu noktada maddenin hareketinin bilince yansıması olarak değerlendirilir. Bu nedenle Marksist felsefe diyalektik materyalizm olarak ifade edilecektir. Böyle algılandığı için de diyalektik yöntem, giderek diyalektik hareketin bilimi haline gelmiştir. Marx ve Engels ile diyalektik artık tamamen neredeyse bugünkü anlamına kavuşur. Bunun en doğru ve akılcı tarifini Engels vermiştir: Diyalektik, 'dış dünyada ve insan düşüncesindeki hareketin genel yasalarını inceleyen bilimdir'. Bu tarif ile diyalektiğin gelişmesinin tamamen bilimlerin gelişmesine bağlı olduğu söylenebilir
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar