senden önce ben

senden önce ben, yine bendim.

ne zaman ki sen kendini, beni bir mütemmim cüz ün olarak gördün,

o zaman ben senden sonra ben e dönüşü verdim.

bu bir erkeklik gurur meselesi gibi yaşandı 6000 yıldır.

bizim yaşadığımız bir yenilik değildi, ey sen!

(bkz: senden sonra ben)

(bkz: me before you)

aşk kitaplarıyla tanınan jojo moyes'in sinemaya da uyarlanan romanı.

(bkz: emilia clarke)

(bkz: sam claflin)

Şu an okumayı bitirdiğim ve son yirmi sayfasına yakınında göz yaşlarımdan sayfayı göremediğim kitaptır. Spoi vermek istemiyorum ama her an yanlışlıkla ağzımdan bir spoi çıkabilir, bunu risk alarak cümlemin devamını okuyun. Will adında zengin, zeki ve kültürlü, cesur bir adam var. Bir gün kaza geçiriyor ve sadece bir elini kısmen oynatabilecek konuma geliyor. Aklında hep ölmek var. Yaşamaya değer görmüyor artık hayatını. Bir gün bakıcısı Lou çıkageliyor ve enerjisi, zekası ve azmiyle onu değiştirmeye başlıyor.Aşk vardır ona inanmaktan vazgeçme diyordu kitap. Buna güvenip will in ötenaziden vazgeçeceğini sandım.400 küsür sayfayı bu umutla okudum saatlerce ama olmadı. belki de gerçek aşk buydu da birçoğumuz bilmiyordu. Bilmiyorum üzgün ve kızgınım şu an hayata karşı.

Jojo Moyes'un sinemaya uyarlanmış inanılmaz kitabıdır. Son sayfalarda burnunuz sızlamaya başlayabilir.

Guzel film. Insan bir turk filmi mucizesi aramiyor degil lan merdivenden dussun de kendine gelsin hiaminakoyim seklinde tabi.

jojo moyes un me before you adlı kitabından uyarlama film. az önce izledim ve filmi çok çok beğendim. kitabını da okumuştum ama kitap gereksiz uzun geldi bana. ayrıntılara fazla girilmiş bu tarz ayrıntılar kitapta sıkabiliyor. ama film gerçekten çok güzeldi. will için de louisa için de daha yetenekli cuk oturan oyuncu bulamazlardı, uyumlu olmuş

filmde ed sheeranın fark edebildiğim 2 şarkısını ( thinking out loud ve photograph) kullanmışlar. içinde aşk barındıran bir filme ed sheeran'dan daha iyi birinin şarkısı bulunamazdı zaten.

uzun lafın kısası, filmin sonunu bilmeme rağmen çok merakla ve üzüntüyle izledim filmi. başarılı da buldum. içinde aşk olan ama sonu klişe olmayan bir film istiyorsanız buyrunuz izleyiniz.

Okuduğum ama filmini izlemediğim yapıt. Filmi izlersem kafamda kurduğum luisa ve will karakterleri sanki yok olacakmış gibi geliyor. Kitap okurken canlandırdığım o güzel saf hikaye bitecekmiş gibi...

Hem param da yok, siktir et.

Filmini daha bitirmedim* lakin kitabı kat kat kat kaaat daha iyiydi. Ayrıca kitapta olan yerler filmde ya değişmiş ya da kesilmişti. Olay örgüsünde farklılık yapmışlar eh tabi sığdıramadılar herhalde ama louisa rolündeki kıza ve kıyafetlerine bayıldım!! Will de iyiydi yani kısaca oyuncu seçimleri iyi olmuş bence. Sadece kitap gibi olmaması üzdü ama o kadar da olur. Zaten çoğu kitap uyarlaması film böyle olabiliyor. Yanlız kitaptaki duygu bana geçmedi. Yani kitabını okurken ve bittikten sonra haftalarca aklıma geldikçe ağlamıştım. Filmde olmadı. Kısıtlı zamandan dolayı olayları hızlı ele aldıklarından olsa gerek. Ama gene böyle konulu kitap olsa gene okurum. Karakterlerin hayatını özleyeceğim bir kitap daha.

Çok satsın kitabı . Çok değerli arkadaşım hediye etmese okumaZdım bile .ergenler okuyup ağlasın bakalım.

40. Dakkadayım sonunu söyleyebilirim. Öyle basit bi film. Bi de sil baştan'la karşılaştırıyolardı.

Pek ağlamadığım kitap. Fakat hayatın her anını değerlendirmemizi beynimize yerleştiren film ya da kitaplardan biri.
Ağlanır mı ? hüngür hüngür de ağlanabilir. Şu an taze olduğu için tam bir çözümleme yapamıyorum.

Fazla övülen, ve benimde hediye olarak rafım giren kitaptır. Ayrıca filmi çekilmiştir.

khaleesi'nin oyunculuğuyla göz doldurduğu film.

kardesler arasında mahalle macından sonra eve dogru kosarken kucuk kardesın buyuk kardese soyledıgı cumledir.

Kitabı kadar etkileyici olmamış o zengin kitaptan çıkarılan senaryo buysa pek birsey denmiyor. Ayrıca yıllar önce çekilen guzaarish filmini anımsatan hikayeye sahip Jojo Moyes bu filmden etkilenmiş olabilir .

jojo moyes'i sevdirip 'okurum ben bu yazarı sonuna kadar!' dedirten kitabı. adı biraz (bkz: egoist) olsa da konusu hoş.

aşık olmaktan çok aşk hikayeleri dinlemeyi yada okumayı tercih eden bir insanım. senden önce ben'i 2 günde çevreme sel bastırarak bitirdim. 3 gün Will'in yasını tuttum. ancak senden sonra ben maalesef beklediğim kadar hoş çıkmadı. belki sonunda bir bomba patlar * bilemiyorum ancak geçtiğim 225 sayfa bir kaç yer dışında tam anlamıyla karahindiba çiçeği gibi.

çok akıcı, pek beynin çalışmasını sağlamayan kolay bir olay örgüsü bulunan tatlı bir kızın 6 ayını ve felç olmanın zorluklarını anlatır. ben okudum o kadar da ağlanacak bir şey görmedim ama engelli olmanın nasıl bir şey olduğunu çok daha iyi anladım, okunacak bir kitap.

Kitabını okuyalı çok olmuştu. Filmi de pazar günü akşam üstü aktivitesi olarak seçtim. Çok duygusalım bu ara herhalde. Ya herşeyi beğeniyorum ya da herşeye ağlıyorum.

sıradan popülist bir kitaptır, bir hata olarak okumuştum ve jojo moyes'in diğer 37272828 kitabı ile aynı konuya sahiptir. plaj kitabı olarak okunmak dışında elinde bu kitabı gördüğünüz insandan hızla uzaklaşmanızı tavsiye ederim.

Aslında bir film. Güzel de bir film. Fakat ben senden öncesini hatırlayamıyorum. Nasıl gülüyordum, nasıl eğleniyordum, neler yapıyordum hatırlayamıyorum. Bir fikrim yok bu konuda. Gülmeyi unutmuşum, tebessüm edince tuhaf geliyor. Adın bile doğru değildi seni tanıdığımda , ama çok sevdim o adı. Yer etti içimde. Unutamadım sonrasında. Benimdi çünkü. Gülüşümdü o isim. Öyle şirin öylesine masumdu ki konuşmaya doyamaz özlerdim sesini. Şimdi sadece arada resmine bakarak özlem gidermekle yetinmek zorundayım. O da cesaretimi toplayarak numaranı yazma yüzsüzlüğünü gösterebilirsem. Attığım her adımda iç sesimle kavgayı bırakıp ta özlemine yenik düştüğüm anlarda. Nereden nereye. Sabah günaydın dediğinde aydınlanan günümden, sen iyi geceler demeden iyi olmayan gecelerden, sadece çevrimiçi oluşlarını seyretmek ağır geliyor doğrusu. Duyduğum sevgi mi daha büyük çektiğim acı mı ayırt edemiyorum bazen. Her nefes alışta kanayan kalbim , her sesini duyduğumda titreyen içim, çözüm üretemeyen aklım...
Senden önce ben nasıldım bilmiyorum. Bir fikrim yok, olsun da istemiyorum açıkçası. Acım ne zaman diner , yaram ne zaman kabul bağlar ya da bağlamalı mı inan bilmiyorum. Sesini , kokunu , çocukluklarını , gülen yüzünü çok özledim sadece.
Aramalı mıyım, hayır. Arar mıyım hayır. Hayatını düzene sokmaya çalıştığın , bensiz bir dünya kurduğun , hayallerinin peşinden gittiğin bu sürece çomak sokamam. Ama özlüyorum deli gibi hem de .

filmini de kitabını da bilmiyorum bana daha çok bir teklif gibi geldi.

Genelde olduğu gibi kitabı filminden daha güzel gelmişti. Fakat söylemek isterim ki filmi de oldukça güzeldi. Tarafımca tavsiye edilir.

Bir kitap. Hiç beğenmemiştim. Bir yerden sonra o kadar sıkıcı oluyordu ki okuyamamıştım. Yarım bıraktığım nadir kitaplardandır.