bugün

sezarın uşağı brutusun sezarı sırtından bıçaklaması anında sezarın brutusu görüp sarfettiği ünlü cümledir.
latincesi "Et tu Brute" dir.
sezarın üvey oğlu brutusun, sezarı bıcaklaması sırasında sezarın sarfettiğin sandığımız meshur cümle.

sezar esasen tu* sana brutus demistir.
Sezar'ın kendini öldürmeye çalışanların arasında Brütüsü görünce sarfettiği cümle.Aynı zamanda az önce yanımda uyuyan çocukluk arkadaşımın, uykuda sayıkladığı pek bi komik olan cümle.
de takısının ayrı yazılmasının ne denli önemli olduğunu anlamamızı sağlayan cümledir kendisi.

şayet sen de mi brütüs yerine sende mi brutus yazarsak tarihi ne hale sokarız, deneyip bi görelim:

-sende mi brutus?
-abi valla bende diil. az önce kazanciyus geldiydi, ona şeyettim götürsün diye... yeminle bak...

---

-sende mi brutus?
-evet bende... ama aha yazıyorum şuraya, poseidon şahidimdir bi daldan fazla içmedim sezar abi.

---

-sende mi brutus?
-ulan tamam bende zeusun cezası... amma kıymetli bıçağın varmış be...

örnekler çoğaltılabilir. hepiniz evde benzer yüz dialog oluşturup yarın sözlüğe gelirken getiriyosunuz...
hadi şimdi daalın bakiim.
emrah ablak'ın karikatürlerinden birinde brütüs sezar'ı arkadan bıçaklar. sezar döner ve şu sözleri söyler.

s:senin taaa..nuna goyim ben brütüs.
b:...

daha sonra brütüs'e sezar'ın son sözleri sorulduğunda şu diyalog geçer:

x:peki son sözleri ne oldu?
b:rahmetli çok içerledi, sen de mi brütüs dedi.
sezar'ın en akılda kalan sözü, kendisini arkasından bıçaklayan Brütüs'e sarfettiğidir; sen de mi brütüs! der koca imparatorluğun sezar'ı, kanlar içinde yere yığılırken.
-sende mi brütüs?
-ne bende mi?
-bak salak numarası yapma bana, adam gibi cevap ver! sende mi brütüs?
-valla ayak yapmıyom kadir abi, ne bende mi? anlamadım!!
-bana bak brütüs, adam olacaksın, kimseyi arkadan vurmayacaksın, yarından tezi yok (bkz: sezar) ı da alıp yanıma gelip elimi öpeceksin, racona ters yapmayacaksın. anladın mı üleynnnn, yıkıl hadi!!
sen de mi brütüs ?

tarihin en büyük imparatorlarından biriydi sezar, hala öyle. tamam biraz baskıcıydı ama sezar'ın hakkı sezar'a şimdi.hayatı boyunca ihanetlere uğramıştır kendisi, gerek devleti düşünenler tarafından, gerekse devlet düşmanları tarafından. ama üvey oğlunun, hayatta en güvendiği insanın bunu yapması...

acı.
brutusun oldugu her yerde sezar olmeye mahkumdur.
brutus'ün pis bir kahkaha atarak 'ne belledin tarraaam' şeklinde cevap verdiği sitem, soru.
bunu söyledikten sonra sezar şöyle devam etmiştir, "öyleyse yıkıl sezar"...

edit 2008: (bkz: shakespeare nin köpeğiyim)
sezar'ın aslında söylemediği sözdür. Ama sezar Brutus'e "sen de mi oğlum?" diye haykırışta bulunmuştur.
sözü sezar* söylememiştir.. shakespeare uydurmuştur. eserine öyle yansıtmıştır daha doğrusu.
- sen de mi brütüs?
+ eee yeter lan sktirtme brütüsünü. yüzyıllardır aynı şey.
sezar tarafından brütüs'e sitem amaçlı söylenen cümledir.*
(bkz: hepimiz brutus)
yiğit özgürün yaptığı şahane bi espiri vardır.
s:sezar
b:brütüs
sezar bıçağını aramaktadır ve brütüs elinde bıçak sezarın arkasındadır.

-s: bıçağam burdaydı sende mi brütüs?
-b: de ayrı yazılır laannn...
(bkz: yigit ozgur esprileri/#2602340)
soylenmemis bir kelimedir. sezar yaninda ozel kalem mudurumu tasiyordu ki her agzindan cikan kelimeyi not etsindir.
okuduğum bir karikatürden alıntı:
(kapının önünde modern bir insan arkadasında roma lı bizim brütüs)
- sendemi brütüs?
+ ney?
- anahtar diyorum.sende mi?
+ he yok abi.
sezar'ın karısının hergün başkasıyla yattığı varsayıldığında sezarın brütüs'ü karısıyla yakalaması durumunda söyleyeceği sözdür.
sözlüğe hoşgelmiş yeni yazardır. öğrenmesi gereken çok şey vardır, ancak bunu yeteneği ile kapatacaktır.
shakespeare'den:

you too brutus
and ceaser felt down
lise 2 de sınıfın en az kopya çeken, öğretmenler tarafından güvenilir öğrenci olarak kabul edilen ben, bir gün kopya çekmeye karar vermiştim. iyi hatırlıyorum, ders ingilizce'ydi. sınavdan önce sıraya yazdığım bazı deyim vb kopyaları hazırlamış, kağıtların dağıtılmasını bekliyordum. kağıtlar dağıtıldı ve sınav başladı. yabancı dil ağırlıklı (süper) lisede okumama rağmen ben dahil kimsenin inglizce'den anladığı yoktu. mecburdum kopya çekmeye. bu düşüncelerden sonra çaktırmadan önce hocayı süzdüm, sırası gelince de kopyalarıma baktım. ulan bir insan kendi yazısını okuyamaz mı anasını. inceledim, uzun uzun baktım. bi türlü okuyamadım. tam yazıları çözmeye çalışırken arkamdan gelen, aslında sadece benim duyduğum, kalbimde hala acısını taşıdığım, 6 hecelik, o soru anlamlı cümle öğretmenimin ağzından döküldü 'sen de mi brutus?'. kan beynime sıçramıştı. yakalanmıştım. belki de en önemlisi karizmayı çizdirmiştim. sınav bitince öğretmenler odasında ' artık sınavlarda kimseye güven kalmadı' konulu konuşmalar olacaktı ve bu konuşmaların baş kahramanı da ben olacaktım... amaaann çok ta s.kmdeydi sanki. ilerleyen sınavlarda da kopya çekmeye devam ettim zaten. en son 6. sınıfta aldığım matematikten 5'i kopya sayesinde lise 3'ün son sınavında aldım.