Genelde kel ve top sakallı tekel büfecisidir, arkasında 20 tane yeni rakı şişesi dizili olduğu halde tezgahın arkasında oturur, Dükkana girersiniz mal gibi bodoslama konuya girmeyeyim diye insanlık gereği bir selamünaleyküm dediyseniz suratınıza öküz gibi bakan birini görmek olasıdır ya da somurtuk bir ifadeyle söyle kardeşim ne istiyorsun gibi tuhaf bir karşılanma yaşarsınız. insan demeden edemiyor, yani dindar ol olma hiç alakası yok ki Allah'ın selamının verilmesi, alınmasından bu denli rahatsız olur mu bir insan diyorsunuz kendi kendinize.

Geçenlerde gene böyle bir olaya şahit oldum bizzat. sanırım cep telefonum arızalanmıştı, bulvar üzerinde aşağı doğru ineyim göstereyim bir tamirciye dedim. Sıradaki telefonculara sorarak inerim aşağıya doru, uygun bir yerde de tamir ettiririm diye düşündüm. Çok gitmeden caddenin solunda ki ilk gördüğüm telefoncuya girdim, daha önce alışveriş yapmışlığım yoktu yani dükkanı da dükkan sahibini de defa görüyorum. Kapıyı açtım ve diyaloğa yumuşak bir giriş olsun amaçlı selamünaleyküm hayırlı işler dedim. Ancak adam tam bir Hıncal uluç klonuydu. Allah'ım ya o ne tuhaf bir tip 50'li yaşlarında ki bir alkoliği temsil ediyordu görünüşü. Kel kafalı beyaz top sakallı meymenetsiz bir çehresi vardı. Neyse aradan zaman geçirmeden devam ettim sanırım beni duymadı diye. Telefon tamiri yapıyor musunuz dedim birinciye nazaran yüksek bir sesle. Adam o esnada önündeki laptopta bir şeylere bakmakla meşguldü ki ikinci cümlemde bana cevap verecek oldu neydi dedi modeli ve ben cebimden çıkarıp verdim. O benim emektarı incelerken kendi kendime düşündüm bir an yau sentinel premie, adamın niye günahını alıyorsun olm beklide duymadı ondan selam almadı dedim ki o an gözüme bir şey takıldı...

Keltoş abimiz, hemen oturduğu masanın üstüne yakın bir zamanda çekildiği belli olan bir içki âlemi resmini asmış ki hem de ne resim. Böle kendi gibi olan tiplerle on on beş kişi, aynı masada demleniyorlar. Düşüncemde yanılmadığımı anladım ve kısa bir tebessüm belirdi yüzümde E tabi saygı duyarım o ayrı istediğini yapsın beni ilgilendirmez. Zaten fazla sürmedi bunu biz yapamayız istersen başka yere bir baktır dedi. Aldım aleti çıktım. Bu antipatinin ve garip yüz ifadesinin nedenini bir bulsam feraha erecem yani. Adam hal diliyle sanki bana selam verme kardeşim der gibi yüzüme bakmıştı, komik bir durum...
Selam Allah için verilir derler.Adamın allahla işi yoksa vermemek gerekir.
Esnafın genç olanları da vardır ki, siz dükkana girince başını bilgisayardan kaldırır. Size donmuş gözlerle bakar ve beden diliyle "hadi git, çabuk ol işim var, neden geldin " der. Siz daha kapıdan çıkmadan bilgisayara gömülmüştür bile.
yıllar sonra dükkanına ilk kez müşteri gelmiş gibi şaşırmıştır herhalde. alışveriş bitmiştir insanlık gereği kolay gelsin dersin, adam seni tınlamaz kafasını aşağıya eğip bulmaca çözer. * sonra esnaf niye kan ağlıyor.
yanlış bir şey mi söyledim acaba diye anlık düşündürür. tamam selam alıp vermeyebilirsin ama karşındaki seni adam yerine koymuş, yapmacık da olsa selamını alabilirsin.
Gitiikçe daha kötüye gittiğine inandığım günümüz Türkiye şartlarında alışılmamış duruma verilen tepki.
Esnaflar insanlarla muhabbet etmeyi o kadar da çok sevmiyor bence ama insanlarda engellenemeyen bir esnaf sevdası, samimiyet isteği var…
Esnafları bir salın ya gerçekten.
hödüğün tekidir. var bizim mahallede de bir rize ayısı...

adam tam kazma.. hanımı çok daha naif, sevecen ama adam da bir o kadar öküz..

iyi akşamlar abi diyorsun cevap vermiyor.. zikerim senin belanı. bir kere derim iki kere derim üçüncüye nah derim...
sürekli yaptığım eylemdir. abartmıyorum, ekonomik bir buhran yaşadığımız için kimsenin doğru düzgün yüzü gülmediği için tanısam tanımasam her esnafa selam vermeye, hayırlı işler dilemeye çalışırım denk gelirsem. evet, çoğunlukla yüzlerde bir bıkmışlık, pes etmişlik ifadesi oluyor maalesef.
Kim bilir ne saçmalık isteyecek diye düşünen esnaftır.
bu tip kişilerle muhatap olmamak için elimden geldiğince kurumsal firmalardan alışveriş yapıyorum. bu tür kişiler insanın enerjisini sömürüyor. hem dükkanda fiyat da yazmıyor. acaba kazıklanıyor muyum diye düşünmeden edemiyor insan.
Eğer acelem yoksa kendi selamımı geri alıp o dükkanı alış veriş yapmadan terkederim. Kendi dükkanında sigara içtiğini görürsem, kendi çalışanını azarladığını görürsem o esnaftan alışveriş yapmam.
Kendileri ağır öküz olduğu için medeniyete bünyeleri alışık olmuyor.
selam verince de güzelce alanlar da var.
ben kasiyerlerden şikayetçiyim. fırında böyke bir suratsız var simit alıyorum her sabah elemana kolay gelsin diyorum yapram oralı bile olmuyor.

kız kasiyerlerde vir değişik kolaygelsin günaydın falan bön bön bakıyor sanki çıkma teklifi ettik. medeniyetten nasibini alamamışlar var.

ha arada iyi insanlar var mesela fırındaki teyze günaydın hoşgeldin bugün neli açma istersin diye soruyor çok mutlu oluyorum.
Zalbert in dükkanına uğramamış yazar beyanıdır. Gelen müşterinin Açsa karnını doyururum, çaylar kahveler muhabbetler vay anam vay hizmete bak amk. Çabuk yaşlanacam bu gidişle.