bugün

uzun yıllardır dikkatimi celbeden bir mevzudur.

şimdi herhalde kimse domates, portakal, patates, ıspanak, mandalina, greyfurt gibi meyve ve sebze isimlerinin öz türkçe olduğunu falan iddia etmeyecek sanırım.

bu isimler, genelde ülke isimlerinde de olduğu gibi ispanyolca söylenişleri baz alınarak dilimize uyarlanmış, aynı zamanda portekizce, italyanca ve hatta ingilizce de hemen hemen aynı şekilde kullanılan isimler.

hepsi de ülkemiz coğrafyasında bulunan, tüketilen, bilinen ürünler.

e kardeşim bunlara biz 150 sene önce ne diyorduk o zaman deli etmesenize insanı...

hangi ara değiştirdiniz bunların ismini?

hadi greyfurt u falan geçtim de patates denen şeyi herhalde ertuğrul gazi de evde (ketçapsız da olsa) yemiştir.

neden kimsenin bir fikri yok bu bakliyat hakkında?

yoksa, yoksa???
patates
anavatanı: amerika, amerikanın keşfinden önce bilinmiyordu

greyfurt

anavatanı: çin-hindistan

domates

anavatanı: güney-kuzey amerika

bu liste böyle uzar gider. bugün ülkemizde yeni bilinen kavun benzeri pepino diye bir meyve var, birileri getirip önümüze böyle koydukları için biz ona başka bir isim bile düşünmüyoruz.

kaldı ki; yoğurt gibi türk nimetleri de dünya da youghurt adıyla nam salmıştır. bu işlerde çıkış noktası mühimdir. milliyetçilik yapmak için yanlış yerdir.

canınız illa ki; türkçe'yi korumak istiyorsa bilimsel terimleri türkçeleştirin.eğilim demek yerine fransızca kökenli tandans kelimesini kullanan birinin bunlar düşünmesinin çelişkisini de açıklayabilirsiniz.
(bkz: bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak)
güncel Önemli Başlıklar