bugün

yüz uzuvlarından ağza hoş görünüm verme amacıyla kullanılan dudak boyasıdır.

Ama bu demek değildir ki; -sözüm ergenlere- kıpkırmızı veya mosmor (koyu tonlarda) ruju al, taşma derecesine kadar sür, 333 de. Değildir yani, şahsen itici buluyorum.
harika birşeydir ama lütfen ince dudaklı olanlar kırmızı ruj sürmesinler bi boka benzemiyorler gerçekten.
aynaya yazı yazma amacını karşılayan üründür.
Üniversiteden sonra kızların kullanması taraftarı olduğum kozmetik ürünü. Lisede de sürmeyin ya o ne öyle gerçekten.
Hayatimda ilk defa bugun bordosuna sahip oldugum gecen haftalarda surmeye basladigim kozmetik urunu. Simdilik surerken zorlaniyorum ama alisicam eminim. Kendime ust dudak yapabilmeyi ogrendigim gun usta olucam.
Eger rengin abartili bir sekilde dudaklariniza gelmesini istemiyor ve daha dogal durmasini istiyor iseniz, ozaman hafif noktalar gibi vurup cekin. Renk dudagin daha da icine isliyor boylelikle.
kapalı hatunlara yakışmayıp bazı küpeli havalı hatunlara müthiş yakışan makyaj türü.
öpüşülecekse asla kullanılmamalıdır. aslında hiç kullanılmasa en güzeli, bol bol öpüşün o renklendirir zaten dudakları ohş.
herkesin en sevdiği tonunu yazdığı makyaj malzemesidir. asıl soru şu bize ne hangi rengi sevdiğinizden? bir ara(bkz: sadece yazarı ilgilendirecek derecede subjektif entry) denen bir şey vardı ona ne oldu acaba?
kirmizisi makbuldur. tabi dudakta onemli.
Spor giyinip, bıyıklarını almadan kırmızı ruj süren kızlardan sonra insan kırmızı ruj sürmekten tiksiniyor.

Ten rengi olanı çok güzeldir bronz allık ile beraber tavsiye edilir günlük kullanımda.
Kirmizi olaninin güzel görünmesinin sebebi karsi cinse " sevismek istiyorum" u simgeleyip erkek de bir takim dürtülerin calismasina sebeb oldugu icindir.
Fushia rengi neden var hiç bilmiyorum. Keşke olmasa.

(bkz: esmer tendeki parlak fushia rujun iticiliği)
görsel

görsel

görsel

görsel
kırmızıya doğru gittiğinde efsane bir durum açan makyaj malzemesi.
koyu kırmızı olursa tadından yenmez.
pek severim onsuz dışarı çıkmam. farzı misal çıktım ilk iş yenisi alınır. güzelce dudaklar boyanır gerisini koyver gitsin.
lezzetli olanları mevcuttur.
En lezzetlisi sevgilinin dudaklarında yenir.
havaların soğumasıyla birlikte koyu renklilerinin dudakları süsleyeceği makyaj malzemesi.
bazi kizlarda, agiz yapisindan dolayi, yemek artigi bulasmis gorunumu veren makyaj altemsi. agzini sil be diyesi gelir insanin.
Ruj, dudağa renk vermesi için kullanılan ve içinde pigmentler, yağlar, balmumu ve yumuşatıcı maddeler içeren bir kozmetik ürünüdür. Çeşitli renklerde, ışıltılı, simli olabilir. Makyaj ürünlerinin en çok tercih edilen ürünüdür. Ruj kelimesi Fransızcada "kırmızı" anlamına gelen "rouge" kelimesinden gelmektedir.[1][2] Rujun içinde ozokerit, lanolin ve ceserin mumları, balmumu, kastor yağı, beyaz mineral yağı, lanolin yağı, hidrolenmiş bitkisel yağlar, oleil alkol ve bromo asitler bulunmaktadır.[3] Dünyada her üç kadından biri ruj kullanmaktadır ve hayatı boyunca bir kadın ortalama altı gram ruj yutmaktadır.[3]
Tarihi[değiştir | kaynağı değiştir]

Antik Mezopotamyalı kadınlar, büyük ihtimalle ruju icat eden ve kullanan ilk kişilerdi. Yarı değerli mücevherleri öğüterek dudaklarını boyamak için bunları kullandılar.[4] Antik indus Vadisi Uygarlığı, yüz boyamada ruju dudaklarına sürdüler.[5] Antik Mısırlılar, karıştırdıkları çeşitli bitki ve hayvan yağlarını kızıl kurşun ve demir oksitle renklendirip dudaklarına sürdüler. Karışımdaki pas kokusunu gidermek için kullandıkları malzemeyse doğal malzemelerdi.[3]
islam'ın Altın Çağı'nda Arap Endülüs kozmetikçisi Abu al-Qasim al-Zahrawi, katı rujları buldu. Ortaçağ Avrupasında, ruj kilise tarafından yasaklandı ve "şeytanın cisimlenmiş hali" olarak düşünüldü,[6] kozmetikler fahişeler için ayrıldı. 18. yüzyılda ruj erkekler arasında da yaygınlaştı ve Fransız mahkemelerinde yüzlerini öne çıkarmak isteyen görevliler dudaklarını boyarlardı.[3]
19. yüzyılda Amerika Birleşik Devletleri'nde ruj, kırmızı boya ile renklendirildi.
dudağa sürülen makyaj malzemesidir. olmadığında allık niyetine de kullanılabilir.

ortaçağ'da kilise tarafından şeytanın cisimleşmiş hali olarak ilan edilmiş ve sadece fahişelerin sürebileceği bir kozmetik ürünü haline gelmiştir.
M.ö 3000 yılında mezopotamya'da ilk kez kullanilmistir. Orta çağda klise tarafindan yasaklanmis, ilk kez ticari olarak 1884 yilinda fransizlar piyasaya sürmüş. Dunyada her 3 kadindan biri ruj kullanirken, dunya kadin nufusunun yuzde 10 u ruj ile hiç tanismamis.
kezban işi genelde zenginlerde çok kullanır ama çok çekici değil bence.