bugün

orhan veli'nin biraz abartılmış olması akabininde görmezden gelinen durumdur.
şiir kitabının yarısından fazlası saçma şiirlerle doludur ayrıca.kaldı ki edip cansever'le turgut uyar'la aynı kefeye dahi konulamaz.

örneğin ;

istanbul’dan ayva da gelir, nar gelir
Döndüm baktım, bir edalı yar gelir,
Gelir desen dar gelir;
Gün aşırı alacaklılar gelir.
Anam
Dayanamam,
Bu iş bana zor gelir.
--spoiler--
- dünyayı mahveden nükleer savaş neden çıkmıştı biliyor musun?
+ neden?
- insanlar fazla ciddiydi de ondan.
--spoiler--
(bkz: dünyayı kurtaran adam)
yaşadığı dönem itibariyle , o döneme nazaran şiirleri normal.. adam tüp kuyruğundayken,sigara kuyrugundayken aşk şiirleri yazacak hali yokya...
(bkz: adam şiirden anlamıyor beyler)

(bkz: Anlatamıyorum)
(bkz: Davet)
(bkz: ayrılış)
(bkz: intihar)
(bkz: Lakırdılarım)
ergen sözlük yazarları için gayet normal bir durumdur, çoluk çocuğa cep telefonu vermeyin onların beyni daha yeni gelişiyor diyen uzmanlar maalesef haklı.
çok kötü bir şairdir. en iyileri özdemir asaf'tır. zekaya hitap eder kimse bilmez o yüzden.
Çünkü şiirlerini " iş olsun" diye yazmış ve hep bunun sıkıntısını yaşamıştır.
Özdemir asaf olamadığı içindir.
Garip akımına laf eden bizi karşısında bulur.

Orhan veli şiirleri hayattır, riyakar aşk meşk yanlama söZlerinden ibaret değildir.

Oha 300 kez dinlemişsiniz arkadaşlar naaptınız.

Yazık oldu süleyman efendiye.
https://clyp.it/mvvijowh
orhan veli'nin 3 satırlık şiiriyle cevap verilecek düşüncedir. düşünmesini bilen için bazen ağlatır bu şiir.

AYRILIŞ

Baka kalırım giden geminin ardından;
Atamam kendimi denize, dünya güzel;
Serde erkeklik var, ağlayamam.

ayrıca turgut uyar ve edip cansever ile aynı kefeye zaten koyulamaz çünkü onlar ikinci yeni şarileridir ve şiire bakışları farklıdır. orhan veli ise garip akımının öncülerindendir:

"Türk şiirinde o güne kadar yer etmiş kalıp ve anlayışlardan kurtulmak gerektiğini savunur ve biçimciliğe, duygusallığa karşı çıkıp, söyleyiş güzelliğini esas alır. 1941'de Orhan Veli, M. Cevdet Anday ve Oktay Rifat üçlüsü, şiirde var olan aşırı duygusallığa, şairaneliğe, basmakalıp söyleyişe başkaldıran şiirlerini Garip adıyla bir kitapta topladılar. Kitaba koyulan Garip adı zamanla hem üç şairi yansıtan bir kimlik kazandı hem de Türk şiirinde yeni başlayan akımı yansıttı.

Şiirde her türlü kurala ve önceden belirlenmiş kalıplara karşı çıkıp kuralsızlığı kural edindiler. Şiirin ölçü, uyak ve dörtlükle ilgisiz olduğunu, özgür yazılması gerektiğini savundular ve şiirin konularını genişlettiler. O güne kadar "seçkin" bir tür sayılan şiirin her konuda yazılabileceğini savundular. Konuşma dilini şiire dahil ettiler; "nasır" gibi bayağı bir sözcüğün de şiirde kullanılabileceğini gösterdiler. Halk deyişlerini şiire aktardılar. Bütün bu aykırı özellikleriyle şiir gibi görünmeyen ve Türk Edebiyatı içinde tepki toplayan Garip Akımı, ancak günümüzde anlaşılabildi."

yani cevabı garip akımı'nda gizli. şairlerin ya da yazarların eserlerini "off çok saçma" diye değerlendirmeyip yazıldığı dönemi ve koşullarını araştırıp öyle değerlendirilmesi gerekir.