bugün

çağırmak,çağrı.
ayrıca sezen aksunun çok güzel yorumladığı parça.

gel en sevap günah, gel canımın canı
sevdaya adanmış esmer yasak hırsızı

ah ateşten gömlek, ah oynaşın kurdu
aşkla ağulanmış güzellikler yurdu

tutuşan tenime zülüflerini sür
asi, hırçın, hür
arka bahçelerde dişlediğim mür
gel çıplak ve pür

gel en sevap günah, gel canımın canı
sevdaya adanmış esmer yasak hırsızı

ah ateşten gömlek, ah oynaşın kurdu
aşkla ağulanmış güzellikler yurdu

tutuşan tenime zülüflerini sür
asi, hırçın, hür
arka bahçelerde dişlediğim mür
gel çıplak ve pür

çıplağına sar beni, toprağına kar beni
kaynağından dökül gürül gürül
çoğalt ki kendini
dağları seller alsın, selleri yangın sarsın
bozulsun bahçe bağ
dalda üzüm sarhoş ben tarumar
çıplağına sar beni, toprağına kar beni
kaynağından dökül gürül gürül
çoğalt ki kendini
dağları seller alsın, selleri yangın sarsın
bozulsun bahçe bağ
dalda üzüm sarhoş ben tarumar
kimden geldiği çok önemlidir.
Bir Nazım Hikmet Ran şiiri

Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdenize bir kısrak başı gibi uzanan
bu memleket bizim.

Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benziyen toprak,
bu cehennem, bu cennet bizim.

Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
yok edin insanın insana kulluğunu,
bu davet bizim...

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim...
Dürüst olalım beyler
ilk adım sizden
Sökün savaş gemilerinden
Can simitlerini. *
sol framede gorunce "allahım nolur coverlanmamıs olsun" dediğim anısı cok, meze yada sarkı.*
(bkz: sezen aksu)
kurz und schmerzlos filminde duydugunuz vakit yonetmenin * filmi ustune kurdugundan suphelendiginiz sarkı.
Birden bire sanki çıplak
Bir oyunuyla hafızanın
Bir kuş sesi çırpınarak
Düştü bağrına hazanın.

Her bahçenin yabancısı
Ve her ümidin üstüne
Bir ses ki, sonsuz acısı
Güllerin üzüntüsünde.

Araştırdı bir baharın
Unutulmuş kokusunu.
Ay ışığında dalların
Rüya dolu uykusunu.

Bir akşamın beyaz fecre
Gönderdiği kanlı haber:
Herkes ömründe bir kere
Bu zalim davetle titrer.

ahmet hamdi tanpınar
bir orhan veli şiirinin de adıdır.

"istanbul için" üst başlığıyla

bekliyorum
öyle bir havada gel ki,
vazgeçmek mümkün olmasın.

nisan 1940, orhan veli
ışık doğudan yükselir albümünde yer alan bu şarkıyı atilla özdemiroğlu bestelemiştir.
süper bir nazım hikmet şiiri...
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim...
dizeleri ile herşeyi özetlemiş şiirdir.
sözleri sezen aksu ve yelda karataş'a, bestesi atilla özdemiroğlu'na ait 1995 tarihli ışık doğudan yükselir albümünden bir şarkı.

(bkz: çıplağına sar beni toprağına kar beni)
icabet gerektiren durum.
Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdenize bir kısrak başı gibi uzanan
Bu memleket bizim!
Bilekler kan içinde, dişler kenetli
ayaklar çıplak
Ve ipek bir halıya benzeyen toprak
Bu cehennem, bu cennet bizim!
Kapansın el kapıları bir daha açılmasın
yok edin insanın insana kulluğunu
Bu davet bizim!
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardeşçesine
Bu hasret bizim! *
barışa olan hasretliğe dem vurmuş bir şiir.barışa davet eder hür akılları.. vatan,millet dediğimiz kalabalıklara.
ve...
nazım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hala..
Yöneticilerimizin okuması gereken şiir. Okulda okuyup öğretmenlerle papaz oldum o ayrı.
nazım hikmet'in en güzel şiirlerinden biridir. özellikle son 3 dizesiyle vurur.
--spoiler--
Bekliyorum
Öyle bir havada gel ki,
vazgeçmek mümkün olmasın!
--spoiler--
sezen aksu'nun ismi ile müsemma şarkısıdır. ışık doğudan yükselir albümünde yer alır.
"yaşamak, bir ağaç gibi tek ve hür,
ve bir orman gibi kardeşçesine."
dizeleriyle beni benden alan nazım hikmet ran şiiri.
islami koşullar altında yapılması gerekeni farzdır. diğer adı ise tebliğdir. tebliğ, dinimizin ölçülerince olmalıdır. o ölçüler ilim, nezaket, sabır, sahih bir gaye, o maksada giden yola koyulma ve çağrısı yapılan hayat prensiplerini amele dökmedir.
hayatını komünizmle mücadeleye adayan milliyetçi hareket partisi'nin başbuğu alparslan türkeş 1994'teki parti kongresinde ilginç şekilde komünist şair nazım hikmet'e ait olan bu şiiri okumuştur.
(bkz: can yücel)

şunları bir araya toplayayım.
Bir güzel muhabbet edelim" diye düşündüm.
Mutfak işinden de anlarım.
Donattım sofrayı.
Bayağı uğraştım.
Hepsinin, ayrı ayrı ne
yemekten, ne içmekten
hoşlandığını iyi bilirim.
Bayağı da para gitti.

Birinin yediğini öbürü yemez.
Ötekinin içtiğini beriki içmez.
Dört kişilik sofra kurdum.
Mumları da yaktım.
Bak hepsi, Erick Satie severdi.
Hatırladım.
Müziği de ayarladım.
Geldiler.
20 yaşında ben,
35 yaşımda ben,
40 yaşımda ben ve
bugünkü ben dördümüz.
Birden yirmi yaşımı, otuz beş yaşımın karşısına oturttum.
Kırk yaşımın karşısına da, ben geçtim.
Yirmi yaşım, otuz beş yaşımı tutucu buldu.
Kırk yaşım ikisinin de salak olduğunu söyledi.

Yatıştırayım dedim.
"Sen karışma moruk" dediler. Büyük hır çıktı.
Komşular alttan üstten duvarlara vurdular.
Yirmi yaşım kırk yaşıma bardak attı.
Evin de içine ettiler.
Bende kabahat.

Ne çağırıyorsun tanımadığın adamları evine ...
Şunları bir araya toplayayım.
Bir güzel muhabbet edelim diye düşündüm.

Mutfak işinden de anlarım.
Donattım sofrayı.
Bayağı uğraştım.
Hepsinin, ayrı ayrı ne yemekten, ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim.
Bayağı da para gitti.

Birinin yediğini öbürü yemez.
Ötekinin içtiğini beriki içmez.
Dört kişilik sofra kurdum.

Mumları da yaktım.
Bak hepsi, Erick Satie severdi.
Hatırladım.
Müziği de ayarladım.

Geldiler.

20 yaşımda ben,
35 yaşımda ben,
40 yaşımda ben ve
bugünkü ben dördümüz.

Birden 20 yaşımı, 35 yaşımın karşısına oturttum.
40 yaşımın karşısına da, ben geçtim.
yirmi yaşım, otuz beş yaşımı tutucu buldu.
Kırk yaşım ikisinin de salak olduğunu söyledi.

Yatıştırayım dedim.
Sen karışma moruk dediler. Büyük hır çıktı.
Komşular alttan üstten duvarlara vurdular.
Yirmi yaşım kırk yaşıma bardak attı.

Evin de içine ettiler.

Bende kabahat.
Ne çağırıyorsun tanımadığın adamları evine ...
Atina'dan kayınbiraderim çağırdı arkadaşlar. Üzüm toplama sezonu gelmiş bana müsaade.
güncel Önemli Başlıklar