bugün

sınav gününden önce deliler gibi çalşılmasının bu yüzden bazen hayattan soyutlanmanın, sınav sonuçları okunurken duyulan heyecanın, kötü bir not alındığı takdirde keşke hiç bitmese eve hiç gitmesem denildiği, iyi not halinde bir an önce evin yolunun gözlenildiği, aşkın, hayal kırıklıklarının, üzüntünün, mutluluğun, şamatanın bir arada yaşanıldığı eğitim yuvasıdır okul.
Çeşitli derecelerde toplu bir şekilde, genel veya özel öğrenim yapılan kurum.. Felsefî, edebî, iktisadî bir doktrine bağlananların bütünü veya bir doktrinin kendisi..fransızca écoleden dilimize geçmiştir..osmanlı'da metkep olarak bilinirdi ve 1935'te okul olarak değiştirilmiştir..
Taylan biraderler filmidir. Film izlenebilecek en kötü Türk filmi oma özelliğini de içinde barındırır. Korku olarak ayrıca değerlendirmek gerekmez. Hepsinin içinde en kötüsüdür.
ülkemizde eğitim yuvası olmaktan çok rant kapısı olarak görülür.
(bkz: sevişmek için liseye kayıt yaptırmak)
eğitim sevgi ve sefkatin yanında ödev quiz ve yazılı yuvası olan yer.
mektep. argoda; genelev, kerane.
(bkz: mektep)
kimileri için evden sonra gelen sıcak yuva, kimileri içinse yarı açık veya kapalı cezaevidir.
ikinci evimizdir.
ilk sosyal çevremizdir.

ha bir de sırayla yıkanan ve masadan her defasında kayan sıranın örtüsüdür.
fiş demektir.
sınıfın en arkasında çağları ve mevsimleri gösteren tablodur.
ali, ipek, ışık, ömer gibi isimlerin hep birlikte oynadığı yerdir.
askerde, genelev anlamında da kullanılır.
(bkz: tertip bu haftasonu mektepe gidelim mi)
ana sınıfına başladığınız anda devamı gelen, hayatın en güzel, genç yıllarının geçtiği yer. devlet okullarının iyi eğitim verenleri ilköğretimden sonra sınavsız öğrenci almaz olmuştur. hayattaki tek amacınız sınav olsun diye yönlendiren yerlerdir genellikle. bir de bunların özel versiyonları vardır. tek ayrıcalıkları lüks olmalarıdır. zira çalışan her yerde başarılı olur. yapmak isteyen yol, yapmak istemeyen bahane bulur.
çağdaş ibadet evi.
bireyin, toplumca beğenilen ve talep edilen hangi şeyleri yapabildiğini tespit eden yer. bu şekilde, bireyin toplum içinde görev almasını, değerli hissetmesini, karnının doymasını sağlar.
Dün akşamki trt1 gösteriminde en ufak argo* kelimenin bile sansürlenmiş,ama en son küfürlü sahnesinin * sansürünün unutulmuş olmasıyla beni dumura ugratmıs film. Bakalım rtük cnbc-e ye sık sık uyguladığı ceza sistemini trt1 e de uygulayacakmı?
ilk okulda öğrencilerin hocaları kral zannettiği
orta okulda bazı hocaların o kadar abartılacak bir şey olmadığının anlaşıldığı
lisede hocaların kendini kral olarak kabul ettirmek isteyipte öğrencinin sallamadığı
üniversitede öğrencilerin deli misali hocaların suyuna gittiği yerdir.
trt sayesinde hugonun a.q. muş film.

http://www.milliyet.com.t...&ver=06&reftype=2
yerini bulmak için söylenmesinden çekinildiğinden dolayı,erkeler arasında genelev yerine kullanılır.
devlet inek üretme çiftliği.
eğitim yapmak amacıyla kurulmuş ama eğitim haricinde herşeyin bulunduğu kalabalık kuruluş.
bu yaziyi onceden eziksozluk te yazmistim ve okul ile ilgili dusuncelerimi bundan daha iyi aciklayacak bir yazi yazamayacagim icin buraya onu kopyala yapistir yapmayi tercih ettim.bu tip seyler cogu kisi tarafindan pek hos karsilanmasa da bu konuyla ilgili baska yazi yazmak istemedim.

garip yerdir.ozellikle bana ogretmenler cok garip gelmistir.gorevleri ders anlatmak,soru sordugunda bilen ogrencilere soz vermek,sinav yapmak,sinifin huzurunu saglamak olan bu kisiler nedense kendilerine hep oyuncak aramaktadirlar.sozluye hep bilmeyen birisini kaldirmak icin can atarlar ve o ogrencinin psikolojisi onun o ogrenciyi kotu duruma dusurdugu icin tatmin olmasindan daha onemli degildir.hic ses cikarmamasi halde sirf derse katilmadigi icin ogrenciye takilan garip kisilerdir.lisede ise is daha da cigirindan cikar.sozel bolum ogrencileri matematik yapmak,sayisal ogrencileri turkce yapmak icin zorlanirlar.o ogrenciler sevdikleri dersi yapabilmek ve sevmedikleri dersi yapamadiklari icin o bolumleri secmislerdir ama egitim gorevlilerine gore ogrencinin tercihi degil sistem onemlidir.o yuzden neden bolumler vardir hala anlasilmaz.gariptir yani.bir de secmeli ders kavrami vardir.bu dersleri kim secer hangi ogrencilere fikri sorulur anlamak mumkun degildir.ogrenciler secmeyecekse adlari neden secmeli derstir bilinmez.cok cok gariptir okul.ogrenciye belirli sayida gelmeme izni verilmistir ama bu izni kullanip gelmeyince sanki suc islemissiniz gibi sorguya cekerler sizi.ogretmenler ise bizim bile her gun geldigimiz yere siz kim oluyorsunuz da gelmiyorsunuz demeleri onlarin oraya geldikleri icin para almalariyla ve ogrencilerin ise aksine ustune para vermeleriyle aciklanir ama suc yine asi ogrenciye aittir.gariptir.
saçma sapan bilgi yumağı.
konuları hep farazidir.

d1,d2 yoğunluğunda iki sıvı eşit hacimde ve türdeş karışım oluşturuluyor.
ne dir bunlar ya. delinin biri kuyuya bir taş atar, kırk akıllı zor çıkarır.
yeri geldiğinde kendi koydukları sistemi itin götüne sokarlar.(efendim işte sayılar yoktur. sayı, tebeşirin tahtaya bıraktığı izdir. hebele hübele...) yeri geldiğinde göklere çıkarırlar.
insanı köleleştiren bir kurumdur okul.
o yaşta bir çocuğun kalkıp sayılarla uğraşması ne kadar saçma. çocuk işte, bırak çocukluğunu yaşasın...
insanoğlunu köleleştiren kurumdur.
farazi yada gerçekçi bilgi pek az olduğu gibi öğrettiği birşeyde yoktur.
farazi bilgilerdir hep içindeki.
işte avogadro sayısı diye bir sayı bulmuş adamın biri, biz bunu size ilerde soracaz bilmezseniz nanaylardasınız.
dilimize fransızcadan girmiş bir sözcüktür.
gençliğimin en güzel çağlarında, dört duvar arasına tıkıldığım ve reel dünyada işime yarayacak hiçbir bilgi öğrenemediğim yer. 8 yaşından 18 yaşına kadar tam on sene boyunca bir mahkumdan farksız, özgürlük kavramından uzak, sürekli bize bağırıp çağıran üzerimizde mutlak otoriteye sahip kültürsüz ve bilgisiz öğretmenlerin elinde adeta terbiye edilmeye çalışılan hayvanlar gibi eğitildiğimiz sözde modern eğitim kurumu. Özgürlüğümüzü ve insani haklarımızı kısıtlayan bu eski eğitim methodunun, bir an önce değiştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Çocuklarımızı ayda 1000-1500 ytl maaş alan dayakçı,kitap okuyamayan,bilgisiz ve kültürsüz insanların eline nasıl bırakırız? Fakat bundan önce sorulması gereken soru şudur: nasıl olurda bir devlet, öğretmenlerine bu kadar az maaş vererek onların bilgiyi alma ve aktarma eylemlerini engeller? peki esas suç kimde? Tabikide Platon'un academia'yı kurmasından beri devam eden, akılcılıktan uzak,öğrencinin zihninin köreltilip kölleleştirilmesini sağlayan okul sisteminde .