bugün

Kibarlıklarıyla tanınan burjuva sınıfına ait barışçı egemenlerin terör döneminde kana susamış fanatiklere dönüştüğünü görürüz.

(bkz: devrim psikolojisi).
Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin

(bkz: kürk mantolu madonna)
Gerçekten birine aşık olur muyuz?
Yoksa o birinin düşüncelerimizdeki haline mi aşık oluruz?
bilir misiniz, eskiden hanımlar her yere yelpazeyle giderlermiş. eğer sağ elinizde yüzünüzü kapatacak şekilde tutarsanız, bu 'peşimden gel' demekmiş, eğer aynı şeyi sol elinizde tutarak yaparsanız, 'peşimi bırak'.
eğer göğsünüzün üzerinde genişçe açarsanız 'aşığım' demekmiş, güle güle kullanın. *
anlamaktan sonra gelen bir hal vardı: Kavramak. Anladığının bütün ağırlığını beyninde duymak, ellerinde, kollarında, damarlarında duymak.

Ada-Bilge Karasu
seninle ben bir ve beraber olamasak bile; aynı hedefi döven bir çift kurşun gibi; bir namluda, sırt sırta yatabilseydik keşke.

(bkz: sier nacobi)
Aşk mücadelesi uzun sürerse mücadele aşkına dönüşür.

Peyami SAFA-Yalnızız
hiç bir yerde erinç bulamadım, bir kitap ile altına oturduğum ağaç dışında.

(bkz: simyacı)
bu çizdiğiniz cümleleri not etmek paha biçilemezdir.
püro içen şapkalı adam, bazen sadece püro içen şapkalı bir adamdır.

-sigmund freud-
yazarların okuduğu kitaplarda derinden etkilendiği vurucu ve bir o kadar da çarpıcı cümlelerdir.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar