bugün

(bkz: belgeli kanıtlı bozdum şahitlerim var)
--spoiler--
sen gelme.

-mevlana.
--spoiler--

bir varsayım.
--spoiler--
ne olursan ol yine gel. Beni inkar etsende gel.

mevlana
--spoiler--
serbest çağrışım.
(bkz: elimde belgeler var)
itiraz ettiğim önerme. belge ve kanıtları merak ettim.
sırf belgeleri görmek için bile itiraz edilebilecek önerme...
iskender pala demişse ciddi düşünülebilecek savdır.
http://zainabmirei.blogcu...san-ol-gel-demedi/6460986
ne olursan ol "gene" gel sözü mevlana nın değildir tespitine katılıyorum, çünkü;
"Yine gel, yine gel, her ne olursan ol yine gel
ister kafir, ateşe tapan, putperest ol yine gel
Bizim bu dergahımız ümitsizlik dergahı değildir
Yüz defa tövbeni bozmuş olsunda yine gel."
mısraları mevlana celaleddin rumi nindir.
sırf iskender pala dedi diye 10 defa daha fazla araştırılması gereken mevzudur...
yazıyı okuyunca doğru mu lan acaba dediğim önerme.
(bkz: sen gelme lan ayı).

tanım: kanıtları merak edilen tez.
ömer tuğrul inançer'le yapılan bir mülakattan:

-hz. mevlana ne olursan ol gel dedi mi?

Ö.T.i: bu sözler mevlanaya ait değildir. bu konuları son devirde şefik can en iyi şekilde açıklamıştır.

tasavvuf öğretisinde islam algılaması;

islam şarhoşun düşmanı değildir, şarhoşluğun düşmanıdır. hırsızın düşmanı değildir, hırsızlığın düşmanıdır. hırsız tevbe eder kardeşimiz olur.

"come" ingilizce’de, gel demek. "return" ise, u dönüşü yap gel demektir. tercümeler üzerine yorum yapma hastalığımız sebebi ile afedersiniz "ne olursan ol pisliğinle gel burayı da kokut" demek değildir, ümitsizliğe düşmeden gel ama geri dönmemek üzere gel demektir.

http://lamazi.blogcu.com/...er-ile-hz-mevlana/6589586

Bizim Aile dergisinin Aralık 2007 yılında yer alan, Mevlânâ üzerine vukufiyeti üzerine tanınan Ömer Tuğrul inançer’le Fatma Yılmaz’ın gerçekleştirmiş olduğu söyleşiden alıntı:

Bu söz Mevlânâ’ya ait bir söz değildir. Kazvinî isimli bir şaire aittir. Ancak çok güzel sözlerdir, Hz. Mevlânâ’nın fikirlerine uygundur. Hiçbir eski eserinde yoktur. Sadece 1925’ten sonra Mevlânâ Kütüphanesi elden geçerken kendisine ait bir kitabın, yani kendisinin yazdığı değil, bir Divan-ı Kebir nüshasının kabında, bir başka yazıyla yazılmış çok güzel bir rubaidir. En son icazetli mesnevîhanı Şefik Can, Mevlânâ’ya ait olmadığını ispat etti. Ayrıca ‘baza’ kelimesiyle başlıyor bu rubai, yani Farsça “Dön!” demek. Sen aslına dön, diyor. Çünkü insanlar sıfat-ı islâmiye ile yaratılırlar. Sonra nefislerinin tesiriyle yanlış yola giderler. “Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin” âyetinin bizim anlayacağımız şekilde bir açıklamasıdır. “Benim dergâhım ümitsizlik dergâhı değil” diyor. Burada kastedilen, “Gel, sen aslına dön. Ben seni küfre düşürmem” diyor. Yoksa şimdiki bazı insanların anlamak istediği gibi, “Pisliğinle gel, bizi de pislet!” demiyor.

ömer tuğrul inançer