bugün

karşıdaki kişinin halini hatrını sormak için söylenen soru.
karsınızdaki kişi ile daha resmi bi ifade ile konuyorsanız !nasılsınız! diye ifade edilen hal hatır merakını giderme isteğini belirdir tek kelimelik soru.
"kötü şükür" şeklinde cevaplanabilesı mmuhtemel sorudur. *
"iç güveysinden hallice" şeklinde de cevap verilebilen soru cümlesi.
iyi günlerimde çok eller uzanır ellerime,
resmimi baş köşeye asarlar...
fakat demir kapıların her kapanışında üzerime,
ardında taş duvarların her kaldığım zaman,
ne arayan beni, ne soran...

eeeehhhh, daha iyi be bunun böyle olduğu...
minnetim ve borçluluğum yalnız sana kalsın.
iyi günlerimde benim unuttuğum insan eli
nasılsın? *
-selam
-selam
-nasılsın?
-iyiyim sen nasılsın?
-ben de iyiyim neler yapıyosun?
-hiç işte uğraşıp duruyorum sen ne yapıyosun?
-ben de aynı uğraşıyorum
-...
-...
-eee daha daha nasılsın?
(gider bu)

türü diyalogları döngüye sokan soru.
samimi olunan birine asla ve asla sadece iyiyim diye cevap verilmemelidir. daha spesifik cevaplar gereklidir. yoksa diyaloğunuz bir süre sonra yukardakine döner.
çok komik insanlar tarafından sanane doktor musun diye cevaplanan soru
iyidir sen ve türevleriyle motora bağlanan eğlem ya da eylem.
sadece "iyi" diye cevapladığınızda karşı tarafı uyuz eden, sinirlendiren hatta bu sinirini aynen yansıtan sorudur. keza bu soru nasıl bir sorudur ki; soran kişi aynı soruyu karşılık olarak bekler. "nasılsın?" sorusuna, "iyiyim sen nasılsın*", yada "siz nasılsınız?" gibi cevap vermek pek huyu olmayan kişiler için bu soruya cevap verdikten sonraki süreç ızdıraptır, hele ki; soran kişi şahıstan büyükse mahçubiyetten kaynaklanan sebeplerden ötürü kısa ve öz cevap verme ve durumdan kaytarmaya çalışılan bir sorudur (bkz: paleface)

-nasılsın paleface?
*iyilik zehra abla
sessizlik
-insan bir sen nasılsın diye sorar...
numara başlar, terlersiniz, mahçbiyetiniz artar, durumdan yırtmaya çalışırsınız
*ya abla kafamda bi şey vardı da, dalgındım..
-ben ne zaman sana hal hatır sorsam zaten kafan dalgın oluyor ne hikmetse...
*ya abla vallahi öyle değil.. uff

+naber paleface?
*iyi.
+sadece iyi öyle mi? öyle olsun bakalım... hal hatır sormak yok tabi..
*ya ne alakası var?

ancak ideal diyaloglar da yok değildir. bir nasılsın sorusu en az 3-4 defa sorulur.
=naber paleface?
*allah'a şükür iyiyiz ibrahim amca siz nasılsınız?
=biz de iyiyiz be oğlum. fahriye teyzenin biraz beli ağrıyor bu aralar, fahriye tanıdın mı çocuğu?
/tanımaz mıyım ya?
*geçmiş olsun, cem abi nasıl?
=o da iyi nasıl olsun...
*allah iyilik versin ibrahim amcacım...
=babanlar nasıl emekli olmadı değil mi daha baban?
*yok ibrahim amca, okulu bitirmemi bekliyo.
=e ben seni çalışıyor diye duydum bitmedi mi okul?
*yok, okul uzadı benim de bir yanda da çalışmaya başladım... bir fırsat çıktı ben de değerlendirdim...
=aferin amcam aferin...
*neyse ibrahim amca cem abi'ye selamlar.
=başüstüne güzelim... fahriye bu paleface'i çok seviyorum, çok hatırşinas çocuk...
- nasılsın?
+ kısa buruşuk sola yatık
- hı...
* nasılsın ?
- ne yapacaksın? doktor musun? kötüyüm desem derdime derman mı olacaksın?
* evet ben doktorum. öksürün lütfen.
-nasılsın?
-ne demek istedin şimdi?
-yani nasılsın, kendini nasıl hissediyorsun, bizi getirip bıraktıkları bu garip dünya nın içinde herkes harala hürele bir şeyler yaşarken, sen neler yaşıyorsun, yaşadıklarını nasıl tarifliyorsun kendi iç sesinle kendine?

yani ne hissediyorsun? hüznün, kederin, sevincin, utancın ne alemlerdeler? beni dinlerken neden gözlerini kısıyorsun? duvarlar örmekteki marifetini iyi sergilemişsin, sözümüz yok, ama hani, o duvarların arkasında bizden gizli neler yapıyorsun? sadece senin başına geldiğini sandığın şeyleri yaşarken, aslında o şeyleri benim, bizim, hepimizin de yaşadığını sana hatırlatarak tekrar soruyorum, nasılsın?

dilinin ucuna gelip de " anlamaz ki " diyerek geri çevirdiğin o kelimeler var ya; hani şu kısık gözlerinin ardındaki parlak yansımada sanki böyle belli belirsiz görünüp kayboluyorlar, işte onları ben belki de sana biraz daha yaklaşırsam görebileceğim, hepsini okuyabileceğim belki ama anlasana;

benim senin kelimelerini okumak gibi bir derdim yok ki; ben bütün onları senin dilinden dinlemek istiyorum...

n'olur sadece " iyiyim sen?" diyerek geçiştirdiğimiz milyonlarca " nasılsın" dan birisine çevirme bu seferkini. ben kendi ruhumdan senin ruhuna giden, sadece ikimizin görebileceği bir köprünün başındayken soruyorum sana bunu.

n'olur bir kaç adım da sen gel, bıktım artık seni anlamak için, gözlem yaparak, senin adına konuşup düşünerek, "evet şu anda bunu hissediyor olmalı" diye varsayımlar üretmekten..

n'olur " iyiyim sen " deme bu sefer, geçiştirme, gerçekten ne hissettiğini merak ediyorum, çünkü seni; önemsiyorum...

-nasılsın?

-şimdi daha iyiyim.
tatarca da (bkz: aruvmusun ketesin)
nasılsın ın cevabı önemli.soru değil.
'nasıl' değilim, 'neden'im. bazen 'çünkü' diye seslendikleri de oluyor.
yorgun görünüyorsun..

biraz uzan istersen..
(bkz: nasılım)
-nasılsın?
-tadilat nedeniyle kapalıyım!..
(bkz: sen nasılsın)
- nasılsın?
+ iyiyim ya da iyi diyelim iyi olalım...

+ yok lan ne iyisi, kafam taş gibi ağır geliyor omuzlarıma... bu ağırlık yüzünden omuzlarıma bağlı kollarım halsizleşiyor... yine aynı ağırlık yüzünden iç organlarım sızlıyor... titrediklerini hissediyorum... kalbim sıkışıyor ve aşırı hızlı atıyor garip bir şekilde... karnıma sancılar girip midemi bulandırıyor... sırtım ise soguk terler akıtmakta durmaksızın... ayaklarımı hissetmiyorum bile çekilen acı aşırı ağır geliyor onlara sızlıyorlar sanırım...

iyi değilim, çektiğim aci tüm vucudumu kaplamış bir şekilde yaşıyorum bu günlerde... aslında hiç olmaması gereken bir zamanda olan bir gidişe... dur gitme diye çırpındıkça boguluyorum, sanırım geçici olsada hücrelerimi ve onla dirilttiğim şeyleri şimdi yeniden tek tek öldürüyorum...

- ...

+ kısacası canım acıyor!...
+ nasılsın?
- içinde kasılsın muhahaha

şeklinde diyaloglara bir dönem meze olmuş soru.
-nasılsın
-tadilat nedeni ile kapalıyım!
-nasılsın?
+o kadar iyiyim ki ne ben anlıyorum ne de anlatsam sen anlarsın.
-nasıl yani.
+dedim ya sende anlamazsın.
biten bir masaldan sonra görülen kahramana zorlanarak sorulan sorudur. soran kişi için derin anlamı olması olasıdır.
+ nasılsın
- cenin gibiyim, saf ve temiz..

+ nasılsın
- dünyaya yeni gelmiş uzaylı gibiyim, dost ama garip..

*Polat Labar'ın Sıradan Söylemlere Karizmatik Cevaplar adlı kitabından..